logo
02 MAYIS 2025

Çözüm sahibi olmak

05.03.2019 00:00:00
Sorun denilen şey ülkemizde bir kangren gibi büyüyor maalesef. Çünkü bu sorun her ne olursa olsun, hangi konuda olursa olsun çözülmek düşünülen bir şey değil.
Bencil insanın, kendi içerisinde bir kirli ruh barındıran insanın hiçbir mefhuma, varlığa faydalı olması mümkün olmadığı için bugün biz de bu hali yaşıyoruz.
Yani daha kendisine olmaktan daha büyük bir ahlaka, değere, inanca ram olmamış insanlar her yanımızı sardı. En fecisi de başımıza dikildiler.
Bence çözümsüzlük meselesini buradan da görmek gereklidir.
Çözüm üretemeyen oluşumların birincil meselesi daha "çözüm nedir?" sorusuna içlerinde bir yanıt bulmamış olmalarıdır.
Çözümün gerekliliğine inanmamalarıdır.
Zira gördüğümüz üzere, doymayan bir hırsla dünyaya sarılıyorlar.
İktidarıyla, muhalefetiyle gündeme koyduğumuz oluşumlar bizleri temsil ediyorlarsa bizlerin lehine bir şeyler yapmalılar. Biz, millet olarak onlara kendilerinden daha sevimli gelmeliyiz.
Ama bizim olan ne varsa satılırken herkes sus pus!
Bağımsız Türkiye derdinde olan bizlerin boğazı yırtıldı: "Madenlerimiz satıldı! Paramız kisvesinde emeğimiz dahi satılıyor! Madenler satılırken topraklarımız satılıyor! Ülke adım adım bölünmeye, iç karışıklığa gidiyor!" ve benzerinde her ne sorun varsa haykırdık. Bu milletin haberdar olmadığı tehlikeleri millete bağırdık.
Çünkü…
Prof. Dr. Haydar Baş Bey'le bir aradaydık.
O'nun elinin değdiği konudaki bakışını hiçbir insanın bakışıyla mukayese edemiyoruz.
Mesela ekonomi konusu çok çarpıcı bir örnektir.
Ekonomi, bir bilim dalı olarak işlenen, anlatılan, üzerinde akademik faaliyetler yapılan bir ciddi kavram olarak görünse de baştan aşağı yanlıştı ama bir kişi bile görememişti!
Kimse sorgulamıyordu: Bu temel varsayımlar acaba doğru mu diye. "Kaynaklar kıt mı? Nüfus problem mi? İşsizlik doğal mı? Yoksulluk makul mu? Biri kazanırken diğeri kazanamaz mı?" Ve bir ton benzeri soruyu kimse sormadı. Kimse binlerin, milyonların, milyarların kabul ettiği varsayımlara itiraz edemedi.
Ta ki… Haydar Baş diye bir insan çıkıp kavramları olması gereken yere koyana kadar, zulme bahane, kirli ağızlara sakız edilen "ekonomiyi" olması gerektiği temel yaklaşımları, bilimsel altyapısıyla açıklayana kadar…
Yani Prof. Dr. Baş, Milli Ekonomi Modeli'ni kaleme almasaydı biz de katliamlara bu kapitalizmi kabul etmekle ortak olabilirdik.
Ama Sayın Baş, böyle bir yaklaşımı doğurdu.
Bunun da zannediyorum ki en temel gerekliliği böyle bir derde sahip olmaktır.
İnsanları kazanmak, insanlara faydalı olmak, insanlara iyiliğinin dokunmasını arzulamaktır.
Çözüm sahibi olmanın en temel gerekliliği takdir edersiniz ki çözüm getirmeyi istemektir ki ülkemizde ne siyaset böyle bir dertte, ne toplumca böyle bir düşüncedeyiz.
Artık gözlerimizi açalım. Başımızı eğip görmeden geçmeye çalıştığımız gerçek bize mecbur gereken bir şeydir.
Prof. Dr. Haydar Baş'la olmak, başka hiçbir isimle benzemez, beka meselesidir. Çünkü bizi kemiren dertlerin dermanı Sayın Baş'ta!
Ülkemizin varlığını tehdit altına sokacak dertleri otuz yıl evvelinden haykırdığı yazıları hala arşivlerdedir!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Hüseyin Taşkın / diğer yazıları
Simav'da deprem
Depremin büyüklüğü 4,2
Borsa İstanbul'da manipülasyon soruşturması
13 şüpheli adliyeye sevk edildi
Toplamda 8 bin 658 yıla mahkum edilmişti
Adnan Oktar 2 suçtan beraat etti
Tuz çoktan kokmuştu... Su da koktu
2 ünlü su markasına ceza
Trump'tan İran'a kıskaç!
İran'dan petrol alanlara yaptırım
İsrail Gazze'ye ölüm yağdırıyor
10 Filistinli daha katledildi
Narin Güran cinayeti duruşması başladı
15 sanık yargılanıyor
Fenerbahçe - Beşiktaş derbisinin Kadıköy karnesi
Kadıköy'de 57. kez karşı karşıya gelecekler
Sağlıklı Bakanlığı 19 bin personel alacak
Resmi Gazetede yayımlandı
"Adil ve dengeli bir anlaşmada kararlıyız"
İran'dan "nükleer" müzakere mesajı
ABD'den Suriye yönetimine çağrı
"Çatışmaları sonlandırın"
İsrail, Şara'nın sarayının yakınlarını vurdu
"Suriye rejimine açık bir mesaj"
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Herkes yaptığının cezasını bulacak
1 Mayıs gösterilerinde 384 kişi gözaltına alındı
İstanbul Valiliği açıkladı
Hocalı'da bir toplu mezar daha!
Katledilenlerin tamamı sivil
Simav'da deprem
Depremin büyüklüğü 4,2
Borsa İstanbul'da manipülasyon soruşturması
13 şüpheli adliyeye sevk edildi
Toplamda 8 bin 658 yıla mahkum edilmişti
Adnan Oktar 2 suçtan beraat etti
Tuz çoktan kokmuştu... Su da koktu
2 ünlü su markasına ceza
Trump'tan İran'a kıskaç!
İran'dan petrol alanlara yaptırım
İsrail Gazze'ye ölüm yağdırıyor
10 Filistinli daha katledildi
Narin Güran cinayeti duruşması başladı
15 sanık yargılanıyor
Fenerbahçe - Beşiktaş derbisinin Kadıköy karnesi
Kadıköy'de 57. kez karşı karşıya gelecekler
Sağlıklı Bakanlığı 19 bin personel alacak
Resmi Gazetede yayımlandı
"Adil ve dengeli bir anlaşmada kararlıyız"
İran'dan "nükleer" müzakere mesajı
ABD'den Suriye yönetimine çağrı
"Çatışmaları sonlandırın"
İsrail, Şara'nın sarayının yakınlarını vurdu
"Suriye rejimine açık bir mesaj"
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Herkes yaptığının cezasını bulacak
1 Mayıs gösterilerinde 384 kişi gözaltına alındı
İstanbul Valiliği açıkladı
Hocalı'da bir toplu mezar daha!
Katledilenlerin tamamı sivil
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.