Demokratik cilveler

Abdullah Gül, nihayet Cumhurbaşkanı oldu. Çankaya'ya çıktı.Vatan ve devlet adına bir şey diyemem; ama Türk demokrasisi adına hayırlı olsun, yarasın?Demokrasinin cilvesi bu? Demokratik cilve bu? Hepinizin eseri; "demokrasi bayramı" geçmeden kına yakabilirsiniz?Ancak bu bağlamda çok önemli bir gerçek var; atlamayalım: Halk ile alakası kalmayan "halkçı"ların, devlet ile bağı kalmayan "devletçi"lerin, millet ile "ilintisi" pörsümüş milliyetçilerin hatırı sayılır katkıları var bu işte.Bu başarı, sadece AKP'nin başarısı değildir. Bu demokrasi cilvesi, hepinizin mahsulüdür? Yeşil kına yakabilirsiniz; biz zaman sonra kızıla dönüşür zaten?Amerikan NED'den ve AB fonlarından semiren "meydan Cumhuriyetçileri", "sokak ulusalcıları", "başörtüsü ve irtica karşıtı 8 eyaletçi ve İkiz Yasacı Atatürkçüler" ve "ılımlı milliyetçiler", elbirlik çalıştılar bu "demokratik cilve"nin tecelli etmesi için.Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde güya Deniz Baykal ve CHP grubu, TBMM Genel Kurul'una girmedi.Gül'ün Meclis'teki yemin törenine güya Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanları katılmadı.Sonra?! Sonrası malum?Baykal, "ılımlı" bir beyanat ile sıyırdı. Mesafeli ve düzeyli bir ilişkimiz olacak, açıklaması yaptı? Eyvallah. Gül ve komutanlar GATA'da buluştu? O kadar.Halk, doğal olarak şunu sorguluyor demokrasi adına: Madem bu kadar "ılımlı" olacaktınız, bu kadar "süt dökmüş kedi" gibi davranacaktınız, neden güya meydanlarda aslan kesilip ortalığı velveleye verdiniz?! Bahçeli'nin "ip atma" seremonisi gibi, har vurup acı beyanat savurdunuz?.Hangi yerel veya küresel mühendisler sizi meydanlara döktü, bağırıp çığırttı?! Devleti ile halkının, devleti ile milletinin arasını, kimlerin ekmeğine yağ sürmek için bu derece açtınız?Milletten ve milletin değerlerinden, duruşundan ve demokratik vaziyetinden kopuk bu "müflis halkçılılık" politikalarınızı, "müflis devletçilik" ilkelerinizi, müflis "siyaset"inizi son kez olsun gözden geçirmeyecek misiniz?!Baykal, bu Meclis'te artık bana göre iş yok, ben vazifemi yaptım, deyip istifasını vermeyecek mi?!Bu müflis pozisyonunuz sayesinde AB, ABD ve küresel sömürgeciler, demokrasi oyunlarıyla bu vatan topraklarında ayak ediniyor, "milli devlet" çarkımız içinde yer kapıyor? Görmüyor musunuz!?AB "ılımlı" ılımlı geliyor. ABD "ılımlı" ılımlı geliyor. Vatikan "ılımlı" ılımlı geliyor. IMF ve sömürgeci sermaye "ılımlı" ılımlı geliyor.Ertuğrul Özkök, güya şakayla karışık "içindeki"ni servis ediyor dün: "İkinci Cumhuriyet'in birinci Cumhurbaşkanı..."Gül, "ılımlı" bir duruş sergileyecek.Hayrünnisa hanımın "başörtüsü" davasını vekil ve Bakan olduğu zaman nasıl geri çekti ise, Çankaya'ya çıktığında benzer "ılımlı" duruş sergileyecek? Nitekim ilk resepsiyonunda konuklara limonata, meyve suyu ve şampanya ikram edildi; lakin şampanya kadehlerine rağbet gösterilmediği gözlendi.Siz de memnun kalacaksınız, AB de, ABD de?  ABD ve BOP Başkanı G. W. Bush, Gül'ü telefonla arayarak kutladı, "özel memnuniyet"ini ifade etti. Türkiye ile ABD'nin güçlü bir dostluğu olduğunu hatırlattı. Almanya Başbakanı A. Merkel "İlişkilerimizin derinleşmesine ve Avrupa'nın ve Atlantik Birliği'nin esenliğine önem vereceğinize inanıyorum" dileğinde bulundu.Meşhur Joost Lagendijk, Gül, Türkiye'nin AB'ye üyelik süreci açısından mükemmel bir büyükelçi olabilir, dedi.  Jan Marinus Wiersma (Avrupa Parlamentosu Sosyalist Grup Başkan Yardımcısı) "Sonuca ordu da dahil herkes saygı duymalıdır; Gül'ün ülkenin İslamlaştırılmasına destek vereceği yönündeki endişeler abartılı?" cümleleriyle açık konuştu.Anlayana sivri sinek saz, derler.AB, ABD, IMF ve dünya sevindi bu "demokratik cilve"ye, Gül gibi "ılımlı cumhurbaşkanı"nın Çankaya'ya konuşlandırılmasına? Türk milleti de sevinsin sevinebileceği kadar.Lakin iş bu raddeye gelinceye kadar mangalda kül bırakmaz iken, şimdi "sayım suyum yok" diyenler; ya külahlarını önlerine koysunlar, ya da Başbakan R. T. Erdoğan'ın işaret ettiği üzere kendilerine bir yer bulsunlar? Daha çok demokratik cilvelere şahit olacağız.Ne demiş atalarımız; kendi düşen ağlamaz.