Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Başkanı ve eski ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş, siyasete girme gibi bir iddiasının olmadığına dikkat çekerek, Türkiye'ye TÜSİAD'ın daveti üzerine geldiğini, siyasi bir düşüncesi olmadığını savundu.
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Başkanı ve Eski Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş, siyasete girme gibi bir iddiasının olmadığına dikkat çekerek, Türkiye'ye TÜSİAD'ın daveti üzerine geldiğini, siyasi bir düşüncesi olmadığını söyledi. Kemal Derviş, siyasete girme gibi bir iddiası olmadığını ifade ederek, Türkiye'ye geliş nedeninin TÜSİAD'ın daveti olduğunu kaydetti. Dünya ekonomisinin önemli bir anında Türkiye'ye geldiğini vurgulayan Derviş, "Hem küresel ekonomideki zorluklar hem de Türkiye'nin kısmen ona bağlı bir ortamda yatırım yapanlar ve iş sahası yaratanlar ile görüş alışverişinde bulunmak için geldim. Benim perspektifimi onlarla paylaşmak için geldim. Tamamen ekonomiye odaklı, hiçbir siyasi boyutu olmayan, 'olamaz da zaten' bir toplantıydı, bir konuşmaydı" diye konuştu.
Derviş iyimserDünyada yaşanan finans krizlerinin dünya ekonomisine pahalıya mal olduğunu belirten Derviş, finans krizlerin hafife alınmaması gerektiğini söyledi. Son yaşanan finansal krizin uzun sürmemesine rağmen dünyayı sarstığının altını çizen Derviş, ancak dünyada uzun vadeli bir büyüme olduğunu kaydetti. Derviş, "Ekonomide bir yavaşlama olur ama ciddi bir durgunluk olacağını sanmıyorum. Uzun vadeli büyüme süreci var. Dünya ekonomisinde yükselen Asya'nın ABD'ye yakın bir paya sahip olduğunu unutmayalım" dedi. Türkiye'nin IMF'ye ihtiyacı yokTürkiye'de IMF programlarının uzun sürdüğüne dikkat çeken Derviş, "Bir ülke 10 yıl, 15 yıl IMF programıyla devam etmemeli. IMF programı, olağanüstü finans kaynağı sağlayan geçici program olmalıdır. Krizden çıkış finansmanıdır. Büyüme sürecini sürdüren ekonomide IMF çıpası tuhaf olur. Normal süreçte IMF programı gerekli değil" dedi. AB çıpasının da önemi de değinen Derviş, AB sürecinin IMF'ye kıyasla çok daha uzun süreli, devam etmesi gereken süreç olduğunu söyledi. "Bu sürecin iyi gitmemesine çok üzülüyorum" diyen Derviş, AB sürecinin Türkiye nedeniyle değil, Avrupa'nın kendi içinde yaşadığı sorurlar nedeniyle aksadığını dile getirdi.
Yatırımcı karıyla ilgileniyorPolitik gerilimlerin ve dış politika ile ilgili olayların ciddi boyut kazanmadıkça küresel dünyada yatırımları ve finans ilişkilerini çok fazla etkilemediğinin altını çizen Derviş, gerilimlere rağmen ekonominin devam ettiğini söyledi. Yatırımcının siyasi gerilimlerle çok da fazla ilgilenmediğini kaydeden Derviş, "Ancak, ciddi istikrarsızlık varsa o zaman olay değişiyor. Finansal güven, yatırım güveni azalıyor" dedi.
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Başkanı ve Eski Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş, siyasete girme gibi bir iddiasının olmadığına dikkat çekerek, Türkiye'ye TÜSİAD'ın daveti üzerine geldiğini, siyasi bir düşüncesi olmadığını söyledi. Kemal Derviş, siyasete girme gibi bir iddiası olmadığını ifade ederek, Türkiye'ye geliş nedeninin TÜSİAD'ın daveti olduğunu kaydetti. Dünya ekonomisinin önemli bir anında Türkiye'ye geldiğini vurgulayan Derviş, "Hem küresel ekonomideki zorluklar hem de Türkiye'nin kısmen ona bağlı bir ortamda yatırım yapanlar ve iş sahası yaratanlar ile görüş alışverişinde bulunmak için geldim. Benim perspektifimi onlarla paylaşmak için geldim. Tamamen ekonomiye odaklı, hiçbir siyasi boyutu olmayan, 'olamaz da zaten' bir toplantıydı, bir konuşmaydı" diye konuştu.
Derviş iyimserDünyada yaşanan finans krizlerinin dünya ekonomisine pahalıya mal olduğunu belirten Derviş, finans krizlerin hafife alınmaması gerektiğini söyledi. Son yaşanan finansal krizin uzun sürmemesine rağmen dünyayı sarstığının altını çizen Derviş, ancak dünyada uzun vadeli bir büyüme olduğunu kaydetti. Derviş, "Ekonomide bir yavaşlama olur ama ciddi bir durgunluk olacağını sanmıyorum. Uzun vadeli büyüme süreci var. Dünya ekonomisinde yükselen Asya'nın ABD'ye yakın bir paya sahip olduğunu unutmayalım" dedi. Türkiye'nin IMF'ye ihtiyacı yokTürkiye'de IMF programlarının uzun sürdüğüne dikkat çeken Derviş, "Bir ülke 10 yıl, 15 yıl IMF programıyla devam etmemeli. IMF programı, olağanüstü finans kaynağı sağlayan geçici program olmalıdır. Krizden çıkış finansmanıdır. Büyüme sürecini sürdüren ekonomide IMF çıpası tuhaf olur. Normal süreçte IMF programı gerekli değil" dedi. AB çıpasının da önemi de değinen Derviş, AB sürecinin IMF'ye kıyasla çok daha uzun süreli, devam etmesi gereken süreç olduğunu söyledi. "Bu sürecin iyi gitmemesine çok üzülüyorum" diyen Derviş, AB sürecinin Türkiye nedeniyle değil, Avrupa'nın kendi içinde yaşadığı sorurlar nedeniyle aksadığını dile getirdi.
Yatırımcı karıyla ilgileniyorPolitik gerilimlerin ve dış politika ile ilgili olayların ciddi boyut kazanmadıkça küresel dünyada yatırımları ve finans ilişkilerini çok fazla etkilemediğinin altını çizen Derviş, gerilimlere rağmen ekonominin devam ettiğini söyledi. Yatırımcının siyasi gerilimlerle çok da fazla ilgilenmediğini kaydeden Derviş, "Ancak, ciddi istikrarsızlık varsa o zaman olay değişiyor. Finansal güven, yatırım güveni azalıyor" dedi.