AK Parti ile ilgili yazılarımızda devamlı olarak şunu vurguluyorduk: "AKP'nin ve Tayyip Erdoğan'ın tek bir projesi dahi yok." Ama yanıldığımızı daha yeni anladım. Galiba AKP'ye biraz haksızlık ediyormuşuz, adamların hakkını yemişiz bugüne kadar. Meğer AK Parti'nin ne projeleri varmış da bizim haberimiz yokmuş.
AK Parti seçim bildirgesini bugün açıklıyor. Seçim bildirgesinde AKP'nin özellikle ekonomi ile ilgili birbirinden âlâ projeleri sıralanıyor.
Uzun bir uğraş sonucu hazırlanan AKP projelerinin yer aldığı AK Parti'nin, "Her şey Türkiye İçin" başlıklı seçim bildirgesinin en önemli ve en göze batan iki projesi şu: "Dalgalı kur devam edecek, Merkez Bankası'nın bağımsızlığı devam ettirilecek."
Çıktığı her televizyon programında "kem küm" edip hiçbir somut proje sunamadığı için eleştirdiğimiz Recep Tayyip Erdoğan nihayet devrim gibi (!) projelerle karşımıza çıkıyor. Bu projeler çok konuşulacak. Çünkü CHP'ye geçen Kemal Derviş bile artık halk tepkisinden çekindiği için bu icraatları ağzına almamaya özen gösteriyordu. Ama Tayyip Erdoğan, bir gecede Türk Lirası'nı pula çevirip Amerikan Dolarını âbâd eden dalgalı kur sistemini epey özümsemiş görünüyor.
Erdoğan'ın bildirgesinde yer alan şu cümleler ile 17 ay boyunca Türk ekonomisini batırmak için ABD tarafından görevlendirilen Kemal Derviş'in cümleleri ve vaatleri arasında bir fark var mı kararı siz verin. Biz bir fark göremedik:
"Dalgalı kur politikasına devam edilecektir. Ancak, Merkez Bankası, döviz piyasalarındaki makro ekonomik temellerle bağlantısı olmayan ve spekülatif nitelikli dalgalanmalara daha duyarlı bir biçimde müdahale edecektir."
IMF'ye olan bağlılığını gizlediği raporda AKP, IMF ile kıyılan gizli nikahın ilanını seçim sonrasına bırakmayı arzulayor.
Bildirgede dikkat çeken başka önemli (!) projeler ve hedefler de var. Mesela AKP'nin en öncelikli ve önemli hedefinin Avrupa Birliği'ne girmek olduğu belirtiliyor. Tıpkı Mesut Yılmaz, Tansu Çiller ve diğerleri gibi.
"Vergide Ak sayfa" başlığı altında verilen kısım da ise, AKP vergide sadece demirbaş affı getireceğini vaadederken, "vergi adedini artırıp, miktarını düşürerek sürümden kazanacağız" şeklinde hiçbir mantıki ve iktisadi temele dayanmayan bir mantığın hakim olduğu dikkatlerden kaçmıyor.
Demek ki bugüne kadar Tayyip Erdoğan'ı "hiçbir projesi yok" diye eleştirirken yanılıyormuşuz. Meğer adamın öyle projeleri varmış ki,hem de Kemal Derviş'i bile mumla aratacak cinsten.
AK Parti seçim bildirgesini bugün açıklıyor. Seçim bildirgesinde AKP'nin özellikle ekonomi ile ilgili birbirinden âlâ projeleri sıralanıyor.
Uzun bir uğraş sonucu hazırlanan AKP projelerinin yer aldığı AK Parti'nin, "Her şey Türkiye İçin" başlıklı seçim bildirgesinin en önemli ve en göze batan iki projesi şu: "Dalgalı kur devam edecek, Merkez Bankası'nın bağımsızlığı devam ettirilecek."
Çıktığı her televizyon programında "kem küm" edip hiçbir somut proje sunamadığı için eleştirdiğimiz Recep Tayyip Erdoğan nihayet devrim gibi (!) projelerle karşımıza çıkıyor. Bu projeler çok konuşulacak. Çünkü CHP'ye geçen Kemal Derviş bile artık halk tepkisinden çekindiği için bu icraatları ağzına almamaya özen gösteriyordu. Ama Tayyip Erdoğan, bir gecede Türk Lirası'nı pula çevirip Amerikan Dolarını âbâd eden dalgalı kur sistemini epey özümsemiş görünüyor.
Erdoğan'ın bildirgesinde yer alan şu cümleler ile 17 ay boyunca Türk ekonomisini batırmak için ABD tarafından görevlendirilen Kemal Derviş'in cümleleri ve vaatleri arasında bir fark var mı kararı siz verin. Biz bir fark göremedik:
"Dalgalı kur politikasına devam edilecektir. Ancak, Merkez Bankası, döviz piyasalarındaki makro ekonomik temellerle bağlantısı olmayan ve spekülatif nitelikli dalgalanmalara daha duyarlı bir biçimde müdahale edecektir."
IMF'ye olan bağlılığını gizlediği raporda AKP, IMF ile kıyılan gizli nikahın ilanını seçim sonrasına bırakmayı arzulayor.
Bildirgede dikkat çeken başka önemli (!) projeler ve hedefler de var. Mesela AKP'nin en öncelikli ve önemli hedefinin Avrupa Birliği'ne girmek olduğu belirtiliyor. Tıpkı Mesut Yılmaz, Tansu Çiller ve diğerleri gibi.
"Vergide Ak sayfa" başlığı altında verilen kısım da ise, AKP vergide sadece demirbaş affı getireceğini vaadederken, "vergi adedini artırıp, miktarını düşürerek sürümden kazanacağız" şeklinde hiçbir mantıki ve iktisadi temele dayanmayan bir mantığın hakim olduğu dikkatlerden kaçmıyor.
Demek ki bugüne kadar Tayyip Erdoğan'ı "hiçbir projesi yok" diye eleştirirken yanılıyormuşuz. Meğer adamın öyle projeleri varmış ki,hem de Kemal Derviş'i bile mumla aratacak cinsten.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Alperen Polat / diğer yazıları
- Sadaka sosyalizmi / 17.04.2013
- Namusumuza dokunan yanar / 14.04.2013
- MHP'nin misyonu / 26.03.2013
- Tarihe şahitlik ettim / 04.03.2013
- Teröre teslim olduk / 15.01.2013
- Atatürk’e sahip çıkana sahip çıkmak / 12.01.2013
- Talabani miadını doldurdu, sıradaki gelsin! / 21.12.2012
- Arınç misyonu / 20.12.2012
- 1962’den 2012’ye ‘satılık müttefik’ Türkiye! / 19.12.2012
- ‘NATO toprağı Türkiye’den dünya savaşının fitilini ateşlemek / 18.12.2012
- Namusumuza dokunan yanar / 14.04.2013
- MHP'nin misyonu / 26.03.2013
- Tarihe şahitlik ettim / 04.03.2013
- Teröre teslim olduk / 15.01.2013
- Atatürk’e sahip çıkana sahip çıkmak / 12.01.2013
- Talabani miadını doldurdu, sıradaki gelsin! / 21.12.2012
- Arınç misyonu / 20.12.2012
- 1962’den 2012’ye ‘satılık müttefik’ Türkiye! / 19.12.2012
- ‘NATO toprağı Türkiye’den dünya savaşının fitilini ateşlemek / 18.12.2012