Termitler yaşadığımız çevrede görmeye alışık olmadığımız bir böcek türüdür. Yaşantı ve görünüş olarak kısmen karıncalara benzeseler de aslında onlardan çok farklı özelliklere sahiptirler. En önemli özelliklerinden biri mimaride gösterdikleri üstün yeteneklerdir. Termitler tahmin edemeyeceğiniz kadar kabiliyetli inşaat ustasıdırlar. Kör termitlere muazzam mimari eserler yapmalarını ilham eden ise Yüce Allah'tır.

Termit kolonilerindeki mimarlar beyaz, kanatsız ve kör olan işçi termitlerdir. Işığa karşı duyarlı olan termitler, içeriye ışık girebilecek tüm delikleri hemen fark edip onları kapatmakta ustadırlar. Salgıladıkları sıvıyı kum taneleri, toprak ve odun parçalarıyla karıştırıp, bacakları ve ağızlarıyla bu karışımı topak haline getirirler ve gerekli yerlere sıkıştırırlar. Bir süre sonra bu topaklar çimento gibi sert bir maddeye dönüşür. Bu sert madde ile yapılan yuvalar o kadar dayanıklıdır ki çoğu zaman bunları elle yıkmak oldukça zordur.

Mimari bilgi için uzun yıllar sürecek bir eğitim gerekir. Bir mimar, öğrendiği teorik bilgileri pratiğe dökerken her çalışma için proje yapmak zorundadır. Bu projelerin üzerinde günlerce düşünüp matematiksel hesaplar ve milimetrik çizimlerle bir tasarım yapar. Yapım aşamasına geçildiğinde ise inşaat mühendisleri, makina mühendisleri, harita mühendisleri, işçiler ve ustalar seferber olurlar. Bu kişilerin hepsi önceden belli bir eğitim almış, işinin uzmanı kişilerdir.

Kör işçilerden, kör mimarlardan ve kör mühendislerden oluşan mükemmel ekip

Termitlerle insanların mimari yeteneklerinin daha iyi karşılaştırılabilmesi için dikkat edilmesi gereken bir nokta daha vardır. Termitler, mimari eğitim alması mümkün olmayan küçücük böceklerdir ayrıca kördürler. Bütün bunlara rağmen termitler çok gelişmiş inşaatlar yapabilme kabiliyetine sahiptirler. Burada daha da şaşırtıcı olan nokta ise kör bir mimarın kendisinin 300 katı büyüklüğünde bir proje çizmesi, daha sonra bu projenin yapımını kör bir ustabaşına devretmesi ve ustabaşının da bu inşaatı kör işçilere yaptırmasıdır.

Şüphesiz, doğuştan kör insanların karmaşık matematiksel işlemler gerektiren, yapımı detaylı teknik bilgilere dayanan gökdelenleri yapabileceğini kimse iddia etmez. En basit bir inşaatta bile; binanın basıncı, mukavemeti, temelinin yapısı, havalandırma sistemleri, güvenlik çıkışları gibi düşünülmesi gereken onlarca detay vardır. Bu detayları yapacak kişiler de ancak gözleri görebilen ve işinin uzmanı olan kişilerdir.

Termitlerle insanların yaptığı inşaat işlerini karşılaştırmak için şöyle bir varsayımı kabul edelim. Kör işçilerden, kör mimarlardan ve kör mühendislerden oluşan bir ekip inşaatı eksiksiz bitirmiş olsunlar. Bu durumda akla gelebilecek ihtimaller neler olurdu? Herhangi biri çıkıp da bu inşaatın tesadüfen gerçekleştiğini mi iddia ederdi? Yoksa inşaatta görev alan kör kişilerin özel bir eğitimden geçtiğini, onları kontrol eden ve yöneten birilerinin olduğunu mu düşünürdü? Elbette ki kör insanlar böyle bir inşaatı yapamayacaklarına göre, bu kişileri eğiten, işin her aşamasında onlara yol gösteren ve denetleyen birileri var demektir.

İşte termitlere de, yüksek bir tasarım ürünü olan yuvalarını yapacak bilgiyi, alemlerin Rabbi olan Yüce Allah ilham etmektedir. Allah Kuran'da şöyle buyurmuştur:

"Göklerde ve yerde bulunanlar O'nundur; hepsi O'na gönülden boyun eğmiş bulunuyorlar. Yaratmayı başlatan, sonra onu iade edecek olan O'dur; bu O'na göre pek kolaydır. Göklerde ve yerde en yüce misal O'nundur. O, güçlü ve üstün olandır, hüküm ve hikmet sahibidir." (Rum Suresi, 26-27)

Harun YAHYAYaratılış Hakikatleri