logo
29 MART 2024

Dijital ebeveynlik... Çocuklar internetin yerlisi, aileler ise göçmen

İnternet ve dijital araçların kullanımının giderek arttığı günümüzde, internet dünyasının içine doğan çocukları bu dünyadaki tehlikelerden korumak önemli bir konu haline geldi
13.02.2022 10:45:00
Dijital ebeveynlik... Çocuklar internetin yerlisi, aileler ise göçmen
Dijital ebeveynlik... Çocuklar internetin yerlisi, aileler ise göçmen
İnternet ve dijital araçların kullanımının giderek arttığı günümüzde, internet dünyasının içine doğan çocukları bu dünyadaki tehlikelerden korumak önemli bir konu haline geldi. Yaşar Üniversitesi akademisyenleri, anne babaların çocuklarına rol model olup onları koruması için artık 'dijital ebeveyn' olmaları gerektiğini belirterek, bunun için yapılması gerekenleri anlattı.

Türkiye İstatistik Kurumunun 2021 yılında yayınladığı Çocuklarda Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması'na göre internet kullanımı 6-15 yaş grubundaki çocuklar için 2013 yılında yüzde 50,8 iken, 2021 yılında yüzde 82,7'ye yükseldi.

Bilgisayar, akıllı telefon, televizyon, akıllı saat ve oyun konsolu teknoloji ürünlerinden en az birinin sadece kendi kullanımında olduğunu beyan eden 6-15 yaş grubundaki çocukların oranı ise yüzde 66,6 oldu. Dijital oyun oynadığını belirten bu yaş grubundaki çocukların yüzde 94,7'si hemen her gün veya haftada en az bir defa olmak üzere düzenli olarak dijital oyun oynadığını beyan etti.

Dijital ebeveynlik sorumluluk yüklüyor



Yaşar Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Koltuksuz ve Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ferah Onat, internetin içine doğan çocukların artık anne babalarından daha fazla bilgi sahibi olduğu günümüzde ebeveynlere de büyük bir görev düştüğünü söyledi.

'Siber ya da dijital ebeveyn' kavramının son yıllardaki teknolojik gelişmelerin anne babalara yüklediği sorumluluktan ortaya çıktığını ifade eden akademisyenler, bu kavramın dijital ortamlarda çocukların eylemlerini anlama, destekleme ve düzenlemeyle ilgili ailesel çabaları tanımladığını belirtti.

Çocuklarına rol model olabilmek, onları bu dünyadaki tehlikelerden koruyabilmek için öncelikle ailelerinin medya okur yazarlığının yüksek olması gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Ferah Onat, 'Dijital ebeveynlikle ilgili yaklaşımlar geleneksel ebeveynlik alışkanlıklarından farklı. Bu yaklaşımlar dijital teknolojilerle çocukların yaptıkları eylemler arasında aracılık etmeye izin verir.

Yani aileler, çocukların internet ve dijital medyayla olan bağlantısını düzenlemek için farklı davranışlar takınır. Bunlar geleneksel ebeveynlik davranışlarından farklıdır. Burada amaç sadece kısıtlamak ve sınırlamak değildir.

Amaç, belki de çocukların yardımıyla ailenin bu dijital ortamı anlaması, bazı sosyal ağlar üzerinden çocukla etkileşim kurabilmesi, çocuğun başına gelebilecek tehlikelerin farkına varması ve onu bu konularda bilinçlendirmesidir. Çocuk büyürken telefon, tablet vb. dijital araçları 'oyalansın' diye çocuğa verip sanki bir dadı gibi kullanmamak gerekir' dedi.

'Çocuklar internetin yerlisi, aileler ise göçmeni'



'Çocuklar internetin yerlisi, biz aileler ise göçmeniz' diyen Doç. Dr. Onat, 'Anne-babalar olarak internetin yerlilerden bir şeyler öğrenirken riskleri keşfedebilir, çocuklarımızla dijital dünya hakkında iletişim kurabiliriz. Öncelikle onlardan bir şeyler öğrenmeye çalışmamız gerekiyor. Çocuklarla konuşmak çok önemli. Riskler ve tehlikeler eğlenceli bir şekilde anlatılmalı. Aslında en önemlilerinden biri de ebeveynlerin kendisini eğitmesi.

Çocukların kullandığı sosyal medya uygulamalarına ilgileri olmasa da ortamı anlayabilmek adına üye olup bakmalılar, kullanımını öğrenmeliler. Sosyal ağlarda çocukla arkadaş olmak iyi bir seçenek olabilir. Bunları yaparken kesinlikle dedektif gibi ya da taciz edercesine bir takiple değil de çocuğa dijital araçların kullanımı konusunda rol model olarak gerçekleştirmeliler.

Örneğin uyku dönemi çok önemli, dijital araçların yatağa girmemesi gerekir. Bunun için de rol model olunması lazım. Anne, baba telefonu yatakta kullanıyorsa, yemek yerken, tuvalete gittiğinde bile sürekli elindeyse çocuk da bunu kopyalar. Çocuk gece oyun oynuyor veya mesajlaşıyorsa uyku kalitesi etkilenir ve bu da çocuğun okulda geçirdiği zamanı kötü etkileyebilir. Özetle, önce anne, baba, ağabey, abla düzenlemeyi kendisine uygulayacak, sonra çocuktan bekleyecek' diye konuştu.

'Denetlemek, yasaklamak değildir'

Özellikle 6-12 yaş grubundaki çocukların en çok vakit geçirdiği ortamların oyun programları ve video içerikli web siteleri olduğunu söyleyen Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Koltuksuz ise, 'Ebeveynler, çocuklarını yasaklamadan da kontrol edebilir. Denetlemek, yasaklamak değildir. Bu yanlış anlaşılıyor. Yasakladığınızda başka problemler doğar. Aileler, çocuğuyla sitelere girip neden zararlı olabileceklerini örnek vermeli.

Veliler daha bilgili olmalı. Şimdi doğan çocuk, interneti olan bir eve doğuyor. Dijital dönüşüm ani olduğu ve bir anda ortaya çıktığı için nesiller arasındaki fark bazen dramatik biçimde açılıyor. 50-60 yaş grubuna dijital dünyayı anlatmak zor ama 25-45 yaş aralığındaki anne babalar daha kolay öğrenebilir. Çocuklarıyla dijital ortamda arkadaş olmalı, sadece anne baba olarak değil siber ortamda çocuklarıyla iletişim içinde olmaları lazım' ifadelerini kullandı.

'Aileler çocukların oynadığı bilgisayar oyunlarını öğrenmeli'



Doç. Dr. Koltuksuz, birçok ailenin oyun programlarında çocuğunu bekleyen tehlikelerin farkında olmadığının altını çizerek, 'Anne babanın çocuğunun oynadığı oyun programına bakması, tanıması lazım. Bunun için de vakit ayırmaları, ilgilenmeleri gerekiyor. İnternette dolaşan çocuk tacizcileri çok büyük problem. Oyunda aktif kullanıcılar yazı gönderiyor ve bilgi alıyorlar.

Anne, baba ile ilgili bilgi toplanmaya başlıyor. Bu şekilde de çocuk tacizcilerine altyapı sağlanıyor. Bunlara çok dikkat edilmeli. Aynı zamanda çocuğun eline tableti verip tek başına video izlemeye bıraktığınızda çocuk küfür ve şiddet içerikli görüntülere denk gelebilir. Bazı oyunlarda oyun kurucular virüs yüklüyor, çocuğun fotoğrafını çekebiliyorlar. Her oyunun masum olmadığı unutulmamalı' dedi.
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
"Siyasetten bağımsız bir araştırma enstitüsü kuracağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
"Siyasetten bağımsız bir araştırma enstitüsü kuracağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz

Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu

Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği, CHP Genel Başkanı Özgür Özel hakkında "Kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler' sözleri nedeniyle suç duyurusunda bulundu.
28.03.2024 16:32:00
İhlas Haber Ajansı
Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu
Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu
Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel'in bir mitingde 'Tayyip Bey çağırınca oraya dizilen kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler değil, dedesi Çanakkale'de kefensiz yatanlar kurtarır bu memleketi" ifadelerini kullanması üzerine hakkında suç duyurusunda bulundu.

Konuya ilişkin açıklamada bulunan Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği Başkanı Cafer Akın, 'CHP Genel Başkanı Özgür Özel haddini aşan açıklamalarda bulunmuştur. Bunun üzerine Kahramankazan 15 Temmuz Şehit Aileleri ve Gaziler Derneği olarak suç duyurusunda bulunacağız. CHP Genel Başkanı hadsiz Özgür Özel, 15 Temmuz darbe girişimine karşı koyan vatandaşlarımıza utanmadan, sıkılmadan 'zibidi' dedi. 'Tayyip Bey'in çağrısına oraya dizilen kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler değil, dedesi Çanakkale'de kefensiz yatanlar kurtarır bu memleketi' ifadesini kullandı. CHP, Mustafa Kemal Atatürk'ün kemiklerini sızlatmaya devam ediyor. Özgür Özel'i kınıyoruz. 15 Temmuz şehit ve gazilerine zibidi diyemezsin, haddini bil' diye konuştu.

'Fetullahçı teröristlere inanç grubu güzellemesi yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i kınıyoruz'

Özel'den özür beklediklerini söyleyen Akın, 'Aziz Türk milleti evlatları, söz konusu vatan olduğunda canlarından geçerek darbecileri ve darbeciliğe alkış tutanları durdurmuşlardır. 15 Temmuz'da devletinin çağrısıyla milletle kol kola şehadete yürüyerek tanklara siper olan aziz şehitlerimizin aileleriyle birlikte şehitlere 'zibidi' deme hadsizliğini gösteren Fetullahçı teröristlere inanç grubu güzellemesi yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i kınıyoruz. Her halükarda ülkeyi sizin kurtarmayacağınız kesin. Tankların arasından sıvışıp giderken, televizyon karşısında kahvenizi yudumlayarak izlediğiniz 15 Temmuz'da meydanlarda can veren, kan veren o 'zibidi' dediğiniz korkusuz kahramanlardan öğrenecek çok şeyiniz var. Asıl zibidi kim biliyor musunuz' O gece darbe oluyor diye alkış tutanlar, o gece kadeh kaldıranlar, o gece tankların arasından sıvışanlar, o geceden sonra darbecileri savunanlar, kahpe teröristlerle iş birliği içerisinde olanlar; millet siz siyasi malzeme yapın diye kurtarmadı bu vatanı. Ne Çanakkale'de kefensiz yatan atalarımız ne de 15 Temmuz'da karşı koyarken şehit olan yiğitlerimiz. Kahraman gazilerimiz, bu ülke için zerre faydası olmayanlar, ülke yönetimine talip olmaktan utanmıyorlar. CHP Genel Başkanı Özgür Özel'den şehit ailelerimiz ve gazilerimizden acilen özür dilemesini bekliyor ve şiddetle kınıyoruz' dedi.

'Atatürk'ün kurduğu bir partide gazilere ve şehitlere bu söylem kabul edilemez niteliktedir'

Özel'in sözlerinin kabul edilemez olduğunu söyleyen Avukat Burakhan Çınar ise, 'Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve aziz milleti için bir an olsun gözünü kırpmadan şehit olan ve yine bu uğurda gazi olanlara CHP Genel Başkanı'nın TV kanallarında da görüleceği üzere açık bir şekilde 'zibidi' şeklindeki hakaretini derin bir üzüntü ile hep beraber izledik, takip ettik. DEM Parti ile kent uzantısı neticesinde PKK'lı kişileri ilçe yönetimlerine sokan bir partinin genel başkanının her mitingde, hatta kendi partisinin genel başkanlık seçimlerinde dahi Selahattin Demirtaş'a, Osman Kavala'ya selam gönderirken, gazi veya şehit gibi kelimelerin nasıl bir maneviyat oluşturduğunu anlaması bizler tarafından beklenemez. Türk Ceza Kanunu'nun belirli maddelerini ihlal etmesi ve gazilerimiz ile şehit ailelerimiz üzerinde nasıl bir etki uyandırdığı kamuoyunun takdirindedir. Bu nedenle Kahramankazan Cumhuriyet Başsavcılığımıza şikayetçi olmak için burada bulunuyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu bir partide gazilere ve şehitlere bu söylem kabul edilemez niteliktedir. Bu nedenle de Özgür Özel'i kınıyoruz ve kendisinden şikayetçiyiz. Yüce Türk adaleti gereğini yapacaktır' ifadelerini kullandı.

Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı

Adaylardan Mehmet Akarca 120, Ömer Kerkez 138 oy alırken, 9 boş oy, 71 de geçersiz oy kullanıldı. Salt çoğunluğun sağlanamaması nedeniyle seçime 11. tur oylamayla devam edilecek.
28.03.2024 16:24:00
Anadolu Ajansı
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılmaya başlanan başkanlık seçimlerinin onuncu turunda da hiçbir aday salt çoğunluğu sağlayamadı.

Mehmet Akarca, Yargıtay Başkanlığı görevine 24 Mart 2020'de seçilmiş, 4 yıllık görev süresi pazar günü itibarıyla dolmuştu.

Bu kapsamda Yüksek Mahkemenin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için Yargıtay'da pazartesi günü sandık kuruldu ve Yargıtay üyeleri sandık başına gitti.

Seçimin ilk dokuz turunda hiçbir adayın, 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamaması üzerine bugün, Akarca ve Kerkez'in katıldığı onuncu tur oylama yapıldı.

Oylama sonucu Yargıtay Başkanı Akarca 120, 3. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Kerkez ise 138 oy aldı. Seçime katılım 338 olarak kayıtlara geçerken, kullanılan oylardan 9'u boş, 71'i ise geçersiz sayıldı.

Sekizinci tur oylamada diğer aday Muhsin Şentürk 96 oy almış, 3 oy geçersiz sayılmış, boş oy ise kullanılmamıştı.

Seçime 1 Nisan Pazartesi günü 11. tur oylamayla devam edilecek. Bu turda Muhsin Şentürk de oylamaya katılabilecek.

Seçimlerde üye tam sayısının salt çoğunluğunun hazır bulunması gerekiyor.

Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde

Geçen yıl yaşanan müsilaj tehlikesiyle büyük bir mücadele gerçekleştirmek zorunda kalan Marmara Denizi, atıkların denize boşaltılması devam ettiği için bu yıl da ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkacak. Marmara şimdiden alarm vermeye başladı
28.03.2024 14:55:00 / Güncelleme: 28.03.2024 15:00:59
Ahmet Haydar Tarhanlı
Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde
Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde
Müsilaj, kapalı denizlerde zaman zaman ortaya çıkan bir salgıdır. Fitoplankton adı verilen mikro alglerin aşırı çoğalması sonucu ortaya çıkar. Bu mukoza benzeri yapı, suyun içindeki mikroorganizmalar için uygun bir beslenme habitatı oluşturur ve zararlı canlılar da bu salgının üzerinde toplanır.

Denizin üstünde gördüğümüz beyaz, köpük benzeri yapı aslında "buzdağının görünen kısmıdır". Denizin altında ise bu salgı bir tül gibi uzanır.

Marmara Denizi, geçen yıl su yüzeyini ve derinlerini saran müsilajla boğuştu. Müsilajın yoğunluğu arttı ve çevresel kaygılara neden oldu. Bu sene de müsilaj tehlikesiin Marmara'yı tehdit edeceği ifade ediliyor.

Müsilajın temel sebebi, atıkların denize boşaltılması. Bu sebep temelden çözülmedikçe müsilaj sorunu artarak devam edecek.

Deniz biyoloğu Mert Gökalp, "Marmara Denizi feryat ediyor. Bu, Marmara Denizi'nin foseptik çukuru olabileceğinin bir sinyali" uyarısını yapıyor.

Profesör Mustafa Sarı, Marmara Denizi'ne arıtmadan atık boşaltımının acilen durması gerektiğini vurguluyor.

Hidrobiyolog Levent Artüz ise bu durumun bir zincir ve sonuç olduğunu ifade ediyor.

Gelecekte ne bekliyor?

Müsilajın yakın ve uzak gelecekte Marmara Denizi'ni, deniz canlılarını ve çevresinde yaşayan insanları nasıl etkileyeceği henüz net değil.

Ancak çözüm için atık yönetimi, arıtma tesislerinin etkin kullanımı ve bilinçli tüketim önemlidir.

Yargıtay Başkanlığı seçiminde dokuzuncu turda da sonuç çıkmadı

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılan başkanlık seçimlerinin dokuzuncu turunda da iki aday salt çoğunluğu sağlayamadı.
28.03.2024 11:15:00 / Güncelleme: 28.03.2024 16:31:51
İhlas Haber Ajansı
Yargıtay Başkanlığı seçiminde dokuzuncu turda da sonuç çıkmadı
Yargıtay Başkanlığı seçiminde dokuzuncu turda da sonuç çıkmadı
24 Mart 2020'de Yargıtay Başkanlığı görevine seçilen Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresi pazar günü itibarıyla dolmuştu.

Yüksek Mahkeme'nin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için Yargıtay'da sandık kuruldu ve pazartesi saat 08.00 itibarıyla Yargıtay üyeleri sandık başına gitti.

Seçimin ilk 8 turunda hiçbir aday, 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamadı.

Bugün gerçekleştirilen dokuzuncu tur da sonuçlandı.

Dokuzuncu turda adaylardan Mehmet Akarca 119, Ömer Kerkez ise 138 oy aldı.

Oylamada 11 oy boş, 68 oy ise geçersiz sayıldı. İki aday da salt çoğunluğu bu turda da sağlayamadı.

Oylama onuncu tur ile devam edecek.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.