Dini bilmeyen Rusya Ehl-i Beyt İslam’ını kimden öğrendi?

Her konuda olduğu gibi, Ehl-i Beyt konusunda da Prof. Dr. Haydar Baş gerçeğinin üstü örtülmeye çalışılıyor. 

Milli Ekonomi Modeli, Milli Para ve Milli Paralarla Ticaret konusunda bunu yapmaya çalıştılar ama muvaffak olamadılar, komik duruma düştüler. 

Kopya çektiler, olmadı; Rusya ve Çin'in ürettiği bir projeymiş gibi lanse ettiler; bizzat Rus profesörler, BRICS temsilcileri gerek Milli Ekonomi Modeli kongrelerinde, gerekse 27 Şubat 2013'te Rusya Duma'sında gerçekleşen MEM oturumunda tüm dünyaya ilan ettiler ki, "Milli Para ve Milli Paralarla Ticaret'in mucidi Prof. Dr. Haydar Baş'tır."

Güneşin balçıkla sıvanamayacağını gayet iyi biliyorlar, peki, duruyorlar mı? Elbette ki hayır… 

Rusya'nın ve Çin'in buluştuğu Prof. Dr. Baş gerçeğiyle ola ki Türkiye de, Türk milleti de buluşur diye ödleri kopuyor.

Bugünlerde, özellikle de Putin'in, Ankara'da gerçekleşen Türkiye-İran-Rusya üçlü zirvesinde bir ayetle birlik çağrısı yapmasından sonra, yine Prof. Dr. Baş'ın üstünü örtme çabalarına şahit olduk. Özellikle vitrinde ulusalcı görünen ama gerçekte mandacılardan hiç farkı olmayanlara bunu yaptırıyorlar ki, bu da tezgâhın farklı bir yönü… Prof. Dr. Baş'ın büyük gayretlerle ortaya koyduğu Ehl-i Beyt merkezli birlik ve beraberlik mayasını ve de bu konudaki dünya genelindeki tarihi başarılarını milletten gizlemeye çalışıyorlar. 

Malum Putin, üçlü zirvede Al-i İmran Suresi'nin 103'üncü ayetinin mealini okudu. Bu ayet-i kerimede Cenab-ı Hak şöyle buyuruyor: "Hep birlikte Allah'ın ipine sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin. Allah'ın size olan nimetini hatırlayın. Hani sizler birbirinize düşmanlar idiniz de O, kalplerinizi birleştirmişti. İşte O'nun bu nimeti sayesinde kardeşler olmuştunuz. Yine siz, bir ateş çukurunun tam kenarında idiniz de O sizi oradan kurtarmıştı. İşte Allah size ayetlerini böyle apaçık bildiriyor ki doğru yola eresiniz."

Bu ayet Şii ve Sünni dünyanın temsilcilerinin bulunduğu bir zirvede söylenmişti. Peki, Putin bu bakış açısını nereden, nasıl ve kimden öğrendi?

Batılı ülkelerin Şii ve Sünni çatışması çıkarma projesi yüzyıllardır devam ediyor. 

Bu projeyle İslam medeniyeti içinde kutuplaştırmalar oluşturmak ve bunu bir çatışmaya dönüştürerek İslam ülkeleri üzerindeki işgal projelerini hayata geçirmek istiyorlar.

Bu oyunu yıllar öncesinden göre Prof. Dr. Haydar Baş, önce Dini ve Milli Bütünlüğümüze Yönelik Tehditler kitabını kaleme aldı. Bu eserinde, İngiliz ajanlarının özellikle Şii-Sünni çatışması çıkarmak için küçük yaşlarda Osmanlı ve diğer İslam ülkelerine gönderildiği, Ajan Humpher gibi örneklerle anlatıldı.

Şii ve Sünni dünyanın Müslüman ve kardeş olduğu vurgulandı. Prof. Dr. Baş, 2001 yılında devreye sokulan Büyük Ortadoğu Projesi'nin de Şii-Sünni çatışması üzerinden bir işgal projesi olduğunu belirtti. Yazdığı 14 ciltlik Ehl-i Beyt Külliyatı, Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt kitapçığı ile, onlarca Ehl-i Beyt sempozyumu, Türkiye'nin her ilinde, ilçesinde düzenlenen binlerce Ehl-i Beyt paneliyle, milletimize "Birlik ve beraberliğin tek adresi ortak payda Ehl-i Beyt" anlatıldı.

Prof. Dr. Baş'ın bu Ehl-i Beyt açılımı neticesinde gerek Türkiye-İran, Türkiye-Suriye gibi Şii-Sünni bazlı savaşların önü kesilmiş oldu, gerekse ülkemizdeki Alevi ve Caferi vatandaşlar kendilerini daha iyi ifade edebildiler. 

Birçok Ehl-i Beyt programında, Alevi ve Şii kanaat önderleri Prof. Dr. Baş'a şükranlarını ifade ettiler.

Rusya ise, Prof. Dr. Baş'tan sadece Milli Ekonomi Modeli konusunda istifade etmedi, dinin ilimle çatışmadığını, Ehl-i Beyt'in en önemli birlik unsuru olduğunu, kısaca Ehl-i Beyt İslamını öğrendiler. Yoksa dini bilmeyen Rusya, Ehl-i Beyt İslam'ını nereden bilsin?

Bursa'da gerçekleştirilen Ehl-i Beyt Sempozyumu'na katılan Putin'in danışmanlarından Prof. Dr. Victor Minin, kürsüde yaptığı konuşmada Prof. Dr. Baş'ın İmam Ali eserini eline alıp kaldırarak, "İşte İslam dünyasını bir ve beraber kılacak olan proje budur" demişti.

Yine 27 Şubat 2013 tarihinde Duma'daki MEM toplantısında Rusya'nın önemli bilim adamlarından Prof. Dr. Victor Volkonski şu önemli tespitleri yapmıştı: "Rusya'da ilimle din her zaman çatıştı. Hiç barışmadı. Haydar Baş dinle ilimi barıştırdı. Baş'ın tezinin uygulanması ile topluma huzur gelir."

Prof. Dr. Victor Minin ise Duma'daki konuşmasında şunları söylemişti: "ABD radikal İslam'ı ve radikal Hıristiyanlığı pompalıyor. İnsanlar iki kutba ayrıldı. Toplumda anarşi çıkacağı kesin görünüyor. Bu terörün önüne ancak Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli ile geçilebilir. Bunun için de Rusya'ya bu model şarttır."

Tunus'ta başlayan, ardından Mısır, Libya, Suriye ve diğer İslam ülkelerine hızla yayılan Arap Baharı'ndan kendi Müslüman halkı adına endişe eden Putin, danışmanları vasıtasıyla Prof. Dr. Baş'tan bir çözüm istedi. Prof. Dr. Baş, kurduğu bir ilim heyetiyle birlikte "Sosyal Barış Projesi" adında bir proje hazırladı ve Rusya'ya gönderdi.

Bu projede önerilen projelerin bir kısmı şöyledir:

* Müslümanların inancı gereği asimile edilmeleri söz konusu edilemez.

* Rusya'nın bu nüfusa hak ettiklerini diğer vatandaşları ile eşit miktarda vermesi pek çok tehlikeyi bertaraf edecektir.

* Yüzde 20 nüfusa sahip Müslüman kesimin temsili her ortamda sağlanmalıdır.

* İslami kesim temsilcilerinden oluşan devlete, belki de direkt Putin'e bağlı bir "İslam Danışmanları Kurulu" faaliyete başlamalıdır.

* Can, mal, namus emniyeti, din ve vicdan hürriyeti herkese tanınmalıdır.

* İslam'ı doğrudan anlatan, İslam'ın birleştirici ruhunu, merhamet ve hoşgörüsünü öne çıkaran samimi Müslümanların yetişmesine çalışmalıdır.

* İzlenecek metod, Ehl-i Beyt esasları üzerinde ve sünnet çizgisinde olmalıdır.

* Devlet eliyle yönlendirilen, korunan milli bir İslam dini politikası hazırlanırken, Kur'an kursları, lise düzeyinde eğitim veren okullar ve Ehl-i Beyt Üniversitesi bizzat Rusya devleti tarafından kurulmalıdır.

Şimdi anladınız mı? Dünyada kıtalar dolaşan sadece Prof. Dr. Baş'ın Milli Ekonomi Modeli değil, aynı zamanda Sayın Baş'ın "Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt" tezidir.