Doğu Akdeniz'de yaşanan gerilim Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin öncelikli gündemi olmaya devam ediyor. Zira Birlik üyesi Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi başta olmak üzere bölgedeki hidrokarbon kaynaklarda gözü olan Fransa gibi diğer AB üyesi ülkeler, Avrupa'yı Türkiye'nin karşısına Doğu Akdeniz'de yek vücut olarak dikebilmek için büyük gayret gösteriyorlar. Bu bağlamda Doğu Akdeniz'deki gerilimle ilgili Avrupa cephesinde dün iki önemli gelişme yaşandı. AB Dışişleri Bakanları'nın Berlin'deki gayriresmi toplantısı sona erdi ve Almanya Başbakanı Angela Merkel, her yıl geleneksel olarak yaptığı yaz sezonu basın konferansında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Hem dışişleri bakanlarının hem de Şansölye Merkel'in öncelikli gündeminde Doğu Akdeniz vardı.

Yaptırım çağrıları karşılık bulmadı

Berlin'de 27 Ağustos'ta bir araya gelerek konuyu masaya yatıran AB üyesi ülkelerin dışişleri bakanlarının söz konusu toplantısı 28 Ağustos'ta (dün) sona erdi. Toplantıda konuşulan tek konu Türkiye'ye yaptırım uygulanmasıydı dersek yanılmış olmayız. Zira Yunanistan ve Güney Kıbrıs heyetleri mevkidaşlarını markaja alarak Türkiye'ye yaptırım uygulanmasına 'evet' demeleri için iknaya çalıştı. Yunanistan birlik yetkililerine Türkiye'ye Doğu Akdeniz'de sondaj çalışmaları nedeniyle yaptırım çağrısını resmi olarak da iletti. Akdeniz'de gerilimi azalatmak için Türkiye'ye yaptırım uygulanmasının bir zorunluluk olduğunu iddia eden Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias, 'Akdeniz'de gerilimi azaltmak için bunu mutlak bir zorunluluk olarak görüyoruz' ifadelerini kullandı. Ancak söz konusu toplantıdan Yunanistan ve Güney Kıbrıs'ın istedikleri yaptırım kararı alınmadı. Almanya'nın konuya ihtiyatlı yaklaşması nedeniyle Türkiye'ye yaptırım kararının alınamadığı ifade ediliyor.

Merkel de Macron'laştı

Ancak yaptırım kararına karşı çıkması Almanya'nın Türkiye'ye yakın durduğu anlamına gelmiyor. Doğu Akdeniz'de yaşanan gerilimde iplerin kopmasını istemeyen Berlin, Ankara'nın ikna edilmesi çabalarını baltalayabileceği gerekçesiyle yaptırımlara karşı çıkıyor. Ayrıca Doğu Akdeniz'de Türkiye ile Yunanistan arasında yaşanan gerilimde bugüne kadar diğer Avrupa ülkelerine nispeten daha tarafsız bir politika izlediği izlenimi veren Almanya, Şansölye Merkel'in son açıklamalarıyla safını net bir şekilde ortaya koydu. Her yıl geleneksel olarak yaptığı yaz sezonu basın konferansında yaptığı açıklamalarında Doğu Akdeniz gündemine değinen Almanya Başbakanı Angela Merkel, "Yunanistan'ı desteklemekle yükümlüyüz" dedi. Yunanistan'ın haklarını ve söylediklerini tüm Avrupa Birliği ülkeleri olarak ciddiye alma ve haklı oldukları yerde destekleme görevleri bulunduğunu söyleyen Merkel, "Ancak ben gerilimin artmaması için çaba sarf ettim. Bu bazen sadece her iki tarafın tekrar tekrar konuşmasıyla mümkündür. Ekonomik bölgelerin pay edilmesine ilişkin oradaki tartışmalar ancak birlikte çözülebilir. Almanya, bunun için çaba sarf ediyor" ifadelerini kullandı. Fransa lideri Macron'la Türkiye ile ilişkileri 'yoğun bir şekilde' masaya yatırdıklarını ifade eden Merkel, "Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile yoğun olarak Türkiye ilişkilerini ele aldık. Bu ilişkiler çok yönlü. Türkiye, NATO müttefikidir. İhtilaf, iki NATO üyesi arasında. Bu bizi kayıtsız bırakamaz. Bu nedenle bile ittifak içindeki bu şeyleri açıklığa kavuşturmak lazım" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'la görüşüp görüşmeyeceğiyle ilgili olarak yöneltilen bir soruya ise Almanya Başbakanı Merkel şu yanıtı verdi: "Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bugün bir görüşme öngörmüyoruz. Ancak onunla çok sık konuşuyoruz. Her zaman olduğu gibi bir görüşme olduğunda ivedilikle sizi bilgilendireceğiz."

Bize karşı tek vücut oldular

Merkel'in açıklamaları ve Avrupa cephesinde yaşanan gelişmeler, Doğu akdeniz geriliminde AB ülkelerinin Yunanistan ve Güney Kıbrıs safında Türkiye'nin karşısına dikildiklerini gösteriyor. Üstelik Türkiye'nin karşısındaki blok AB ülkeleriyle de sınırlı değil. Doğu Akdeniz'deki krizde Türkiye'nin karşısında olan devletler arasında Mısır, Birleşik arap Emirlikleri (BAE), İsrail ve Suudi Arabistan da sayılabilir. Doğu Akdeniz krizinde Türkiye'ye karşı olduğunu net bir şekilde ortaya koymasa da ABD ise hem Yunanistan'ı destekliyor hem de Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile Yunanistan'ın istediği şekilde ikili askeri işbirliği anlaşması imzalıyor. ABD'nin Türkiye sınırı Dedeağaç'ta aktif bir üssü bulunuyor. Bu gerçekler Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin karşısındaki cephenin çok geniş olduğunu gösteriyor. Tabiri caizse şu anda Doğu akdeniz'de Türkiye'nin karşısında Katar hariç, neredeyse bütün ülkeler var denilebilir.