Yine "Sessiz Bir Ses" öğreniyoruz. Ekrem Hakkı Bey, Bosna seyahati sırasında konuşma yaparken, Türkiye'nin adı geçtikçe hasret ifadeleri işitiyormuş. Bir gün, "Öyleyse gelsenize Türkiye'ye" deyince Bosnalı muhatabı, hüzünle, fakat büyük bir azim ve iradeyle cevap vermiş: "Kat'iyyen. Bunu yapamayız. Çünkü biz burada İslamın serhaddiyiz. Türkiye'ye gidersek serhad geri çekilmiş olur. Hudutların Hakimi
Yine "Sessiz Bir Ses" öğreniyoruz. Ekrem Hakkı Bey, Bosna seyahati sırasında konuşma yaparken, Türkiye'nin adı geçtikçe hasret ifadeleri işitiyormuş. Bir gün, "Öyleyse gelsenize Türkiye'ye" deyince Bosnalı muhatabı, hüzünle, fakat büyük bir azim ve iradeyle cevap vermiş: "Kat'iyyen. Bunu yapamayız. Çünkü biz burada İslamın serhaddiyiz. Türkiye'ye gidersek serhad geri çekilmiş olur."
Telefondaki Sır
Eskiden telefon hizmetleri bugünkü gibi yaygın ve süratli değildi. Bir kişinin, aradığı insana ulaşabilmesi epeyce zahmetli ve zor bir meseleydi. Ekrem Hakkı Ayverdi, Ahmet Kabaklı'yı telefonla arar ama bir türlü çıkaramaz. Uzun çabalara rağmen sonuç alamayınca kayınvalidesi Pakize Hanım'dan rica eder ve telefonunu başına oturutur. Ne hikmettir bilinmez, kayınvalide telefınu çaldırır çaldırmaz Kabaklı Hoca cevap verir. Bunun üzerine Ekrem Hakkı Bey, Hocaya takılır: "Ahmet Bey, yarım saattir sizi arıyordum, çıkaramadım. Bizim kaynana telefonunu eline alır almaz hemen çıktınız, hayret"
Muzlu mu patates püresi mi?
Rahmetli Ekrem Hakkı Ayverdi çık neşeli ve nüktedan bir insan.. Bir gün çok sevdiği ve şakalaşmakktan zevk aldığı yaşlı kayınvalidesine bir sürpriz yapmak ister. Yediği bir muzun boş kabuğuna mutfaktaki patates püresini doldurur. Ardından buzdolabına koyarak dondurur. Pakize Hanım'a bu meyveyi dolaptan çıkartp yedirir. Kadıncağız meyvenin tadında bir tuhaflık sezer ama, sesini çıkarmaz. Herhalde "Nerde eski meyveler, ahirzaman muzlarının tadı patates püresini andırıyor" diye düşünmş olmalı. Hakk'a yürüyen her iki değerimize Allah'tan rahmet diliyorum.
Tartılı Elbise
Mimarimize yaptığı büyük hizmetlerle anılan Ekrem Hakkı Ayverdi, sıcağa dayanamazdı. Yazın çok ince elbize giyer ve sıcaktan korunurdu. Onun yakın çevresinde bulunmuş olan büyük kitap dostu İdris Alhanlıoğlu'ndan duyduğuma göre, Ekrem Hakkı Bey, bunaltıcı sıcak yaz aylarında elbislerini tartarak satın alır, öylece giyermiş
Yine "Sessiz Bir Ses" öğreniyoruz. Ekrem Hakkı Bey, Bosna seyahati sırasında konuşma yaparken, Türkiye'nin adı geçtikçe hasret ifadeleri işitiyormuş. Bir gün, "Öyleyse gelsenize Türkiye'ye" deyince Bosnalı muhatabı, hüzünle, fakat büyük bir azim ve iradeyle cevap vermiş: "Kat'iyyen. Bunu yapamayız. Çünkü biz burada İslamın serhaddiyiz. Türkiye'ye gidersek serhad geri çekilmiş olur."
Telefondaki Sır
Eskiden telefon hizmetleri bugünkü gibi yaygın ve süratli değildi. Bir kişinin, aradığı insana ulaşabilmesi epeyce zahmetli ve zor bir meseleydi. Ekrem Hakkı Ayverdi, Ahmet Kabaklı'yı telefonla arar ama bir türlü çıkaramaz. Uzun çabalara rağmen sonuç alamayınca kayınvalidesi Pakize Hanım'dan rica eder ve telefonunu başına oturutur. Ne hikmettir bilinmez, kayınvalide telefınu çaldırır çaldırmaz Kabaklı Hoca cevap verir. Bunun üzerine Ekrem Hakkı Bey, Hocaya takılır: "Ahmet Bey, yarım saattir sizi arıyordum, çıkaramadım. Bizim kaynana telefonunu eline alır almaz hemen çıktınız, hayret"
Muzlu mu patates püresi mi?
Rahmetli Ekrem Hakkı Ayverdi çık neşeli ve nüktedan bir insan.. Bir gün çok sevdiği ve şakalaşmakktan zevk aldığı yaşlı kayınvalidesine bir sürpriz yapmak ister. Yediği bir muzun boş kabuğuna mutfaktaki patates püresini doldurur. Ardından buzdolabına koyarak dondurur. Pakize Hanım'a bu meyveyi dolaptan çıkartp yedirir. Kadıncağız meyvenin tadında bir tuhaflık sezer ama, sesini çıkarmaz. Herhalde "Nerde eski meyveler, ahirzaman muzlarının tadı patates püresini andırıyor" diye düşünmş olmalı. Hakk'a yürüyen her iki değerimize Allah'tan rahmet diliyorum.
Tartılı Elbise
Mimarimize yaptığı büyük hizmetlerle anılan Ekrem Hakkı Ayverdi, sıcağa dayanamazdı. Yazın çok ince elbize giyer ve sıcaktan korunurdu. Onun yakın çevresinde bulunmuş olan büyük kitap dostu İdris Alhanlıoğlu'ndan duyduğuma göre, Ekrem Hakkı Bey, bunaltıcı sıcak yaz aylarında elbislerini tartarak satın alır, öylece giyermiş
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.