Biz, aile olarak, "Yemek yemeyi" yer sofrasından kalkıp masaya oturduktan ve demir kaşık ve çatala geçtikten sonra öğrendik.Ağaç kaşıkla ne yersek yiyelim adı "EKMEK YEMEK"ti bizim için. Sabah, öğle, akşam öğünleri aile "EKMEK YEMEK" için bir araya gelirdi.Sofrada güveç, yağ, bal, hoşaf, turşu, kavurma olsa bile. Biz "EKMEK YEMEK" için toplanırdık.* * * Gelen misafire "Aç mısın?" diye asla sorulmaz, hiç bir şey yoksa yağda yumurta yapılır, yoğurt ve pekmez konulur, "Yoldan geldiniz, açsınızdır, sofraya buyurun, Allah ne verdiyse, ekmeğimizi yiyelim" derdik.* * * Başımız mı döndü, nedir?O aziz EKMEK günah keçisi oldu çıktı.Obezite mi? Suçlusu EKMEK'ti. Peki, Türk halkı obez mi?Değil.Oysa dünya nüfusunun yüzde biri olmamıza rağmen ekmeğin yüzde 5.5'ini tüketen bir milletiz. EKMEK obez yapacaksa en obez bizim insanımız olmalıydı.* * *Kalbinden mi hastasın, damarların mı tıkalı? Doktor reçetesini, "EKMEĞİ kes" yahut "AZALT" diye mühürledi. EKMEĞİN günahını aldık.EKMEĞE hor bakmaya başladık. EKMEĞİN sayısız iyiliğine karşı bu yaptığımız EKMEĞE nankörlüktü. Bunun bazı neticeleri oldu.Mesela EKMEK israfı EKMEĞE nankörlüğümüzün neticesi. Korkuyorum: EKMEĞE nankörlük başımıza daha çok işler açacak.* * *EKMEKSİZLİĞİN ne demek olduğunu Balkan Savaşlarındaki ceddimiz, Yemen çöllerindeki Mehmetçiğimiz, Medine'de Hz. Muhammed (s.a.v)'ini çekirge yiyerek savunan Fahrettin Paşa ve evlatları bilir; biz bilmeyiz.On küsur yıl önceydi.Cebinde Kur'an taşıyan, şeriatçı olmakla övünen ve Türkiye'nin çok iyi tanıdığı bir insan, pek çok sivil toplum örgütlerinde kurucu ve başkan olarak bulunmuş bir kişi bize 'yemek' ısmarladı.Yedik, elhamdülillah.O kişi, artan 'EKMEK' ile ağzını sildi ve o EKMEĞİ yemek artıklarının arasına bıraktı. Daha sonra aynı çirkinliğe bir zamanlar çok popüler olan bir siyasetçi ile yemek yediğimde şahit oldum.Düğünde bayramda mesaj çeker.O günü hatırlar, cevap yazamam.Bende "EKMEĞİN hatırı" o meşhur kişiden de, o siyasetçiden de fazladır çünkü.* * *Durup dururken EKMEK yazmak da nereden çıktı derseniz, sevincimden, derim.Birkaç gün önce bir televizyon kanalında bir beslenme uzmanı, "EKMEK yiyin" dedi; sanki vatanım düşman işgalinden kurtulmuş gibi sevindim.Çünkü EKMEK bizim için azizdi.VATAN gibi bir şeydi.Çünkü EKMEK yoksa vatan terk edilebiliyordu. Biz Almanın tuvaletini EKMEKSİZLİK yüzünden süpürmedik mi?Evet, EKMEK vatan gibiydi. Vatan da EKMEK gibi. Onun için EKMEK yere düştü mü hemen alır, üfler, afiyetle yerdik, hâlâ da yeriz.Çünkü EKMEĞİN yere Düşmesi VATAN'ın VATAN'la öpüşmesi gibidir.EKMEK topraktan değil mi?Biz topraktan yaratılmadık mı?* * *Düşen EKMEĞİ yemeden önce de?Öpüp başımıza koyduğumuz olur.Çünkü bizim için EKMEK azizdir.Yaratılanı yaratandan ötürü sevdiğimiz gibi EKMEK nimetini de o nimeti VEREN'den ötürü sever, sayarız.EKMEK yoksa açlık vardır.AÇLIK ise, küfür gibi tehlikelidir. 'Fakirlik suç sayılacak" diyen dil, EKMEK'sizliğin o tehlikesini bilen dildir.* * *Ekmeğe laf etmeyin."EKMEK bozuldu mu!" her şey bozulur. Oktay Akbal'ın, "Önce EKMEKLER Bozuldu" demesinin üzerinden neredeyse 65 yıl geçti.EKMEK bozuldu.İnsan bozuldu.Aile bozuldu.Devlet bozuldu.Din bozuldu.* * *Biz Türk milletiyiz.EKMEK yeriz.Günlük enerjimizin yüzde 40 ilâ 50'sini ekmekten alıyormuşuz.Ekmekte mineral mi dersiniz? Protein mi dersiniz, faydalı yağlar mı dersiniz, B vitamini mi dersiniz, hazmı kolaylaştıran lif mi dersiniz?İşte onların hepsi var.Yeter ki EKMEK, EKMEK olsun.Buğdayı hibrit değil, doğal EKMEK.Katkı maddeleri ile şişirilmiş değil, ekşi mayalı EKMEK?Dedik ya biz TÜRK milletiyiz.EKMEK yeriz.EKMEK yiyemiyorsak birbirimizi yeriz.EKMEĞİ çöpe atmaya başlayalı kavganın envai çeşidi bizde.* * *Oysa EKMEK dendi mi, akan sular dururdu.Oğlana kız mı istendi?İlk soru, "Eline EKMEĞİNİ aldı mı?" olurdu.Helâl-haram bilen becerikli insan bizim için, "EKMEĞİNİ taştan çıkartan insan"dı.Tasavvuf ehlinin bir kısmı, "Nefis ekmeğin yanında katık istediği takdirde aç kalmış sayılmaz" görüşündedir.Acıkmadan yemek ise, sünnete muhalefet etmektir.* * *İstanbul'un son devir evliyalarından Şeyh Fahreddin Efendi, "Ekmek azizdir" der.Bir de der ki:"-Düşün! Her gün aynı yemeği yesen beş altı gün sonra o yemeği görmek istemezsin. Ama her gün ekmek yesen bıkmazsın. İşte bu Cenâb-ı Hakk'ın bir sırrıdır."Rabbim bu "sırra" agâh olanlardan eylesin. Âmin.
Hasan Demir / diğer yazıları
- Artık yeter! / 02.11.2015
- Artık yeter! / 28.09.2015
- Sandıktan ne çıkacak! / 21.09.2015
- Böyle milliyetçilik olur mu? / 12.09.2015
- AKP başımıza neler getirecek! / 11.09.2015
- Şehit ve gaziden korkanlar! / 07.09.2015
- Kripto Ermeniler! / 29.08.2015
- Atatürk sandıktan çıkmadı! / 24.08.2015
- Bu ne biçim üslup böyle! / 22.08.2015
- Asalet nerede? / 16.08.2015
- Artık yeter! / 28.09.2015
- Sandıktan ne çıkacak! / 21.09.2015
- Böyle milliyetçilik olur mu? / 12.09.2015
- AKP başımıza neler getirecek! / 11.09.2015
- Şehit ve gaziden korkanlar! / 07.09.2015
- Kripto Ermeniler! / 29.08.2015
- Atatürk sandıktan çıkmadı! / 24.08.2015
- Bu ne biçim üslup böyle! / 22.08.2015
- Asalet nerede? / 16.08.2015