logo
26 NİSAN 2024

Ekonomi diken üstünde korku dağları aştı

04.01.2006 00:00:00
2005 yılında Türkiye sözde yolunda giden ekonomi söylemiyle geçiştirilmeye çalışılsa da, başta hükümet üyeleri olmak üzere tüm Türkiye her an patlak verebilecek ekonomik kriz korkusuyla yaşadı. Şüphesiz 2005'e damgasını vuran en önemli olay, 26- 27 Kasım'da gerçekleştirilen Uluslar arası Milli Ekonomi Modeli Kongresi oldu Yolsuzlukla Mücadelede hayal kırıklığı! Batık banka sahipleri Ali Balkaner, Hayyam Garipoğlu ve Dinç Bilgin davaları sonuçlanarak ağır ceza alan isimlerdi.... Yurtdışı yasağı olan Murat Demirel Bulgaristan'da yakalandı, şartlı olarak serbest bırakıldı. Yargıya intikal eden bir diğer konu da SSK'ya ilaç satımındaki usulsüzlük nedeniyle yabancı bir ilaç şirketi hakkında yürütülen soruşturmaydı. Dava halen devam ediyor...Sonuçta toplam yolsuzluğun çok azına ulaşılabilirken, yolsuzluklara yenileri eklendi! Çocuk yuvalarında yaşanan üzücü olaylar 2005 devlete ait çocuk yuvalarında meydana gelen olaylarla hatırlanmaya aday bir yıl oldu. Yılda 8 bin kadar çocuğun koruma altına alındığı Türkiye'de, önce Urla Barbaros Çocuk Köyü'ndeki tecavüz skandalı, ardından Bornova Erkek Yetiştirme Yurdu'ndaki isyan, Ağrı Yetiştirme Yurdu'ndaki iddialar "nerede hata yapılıyor?" sorusunu hep canlı tuttu. Ama Malatya'daki çocuk yuvasında yaşanan işkence Türkiye'yi adeta ayağa kaldırdı. Nazi kamplarını hatırlatan sahneler, 2005'e damgasını vuran görüntülerdi. Ekonomi?Korku dağları aştı!Ekonomide enflasyon 2005 yılında gündemdeki yerini, yüksek rakamlarıyla değil; "Bu düşüş vatandaşın cebine niçin yansımıyor? Yoksa düşen başka bir şey mi" boyutuyla korudu. Soru anlamlı idi ama bir başka anlamlı nokta reel faizlerdeki yüksek oranların Türkiye'yi sıcak parayı davet eder hale getirmesi idi. Merkez Bankası'nın müdahalelerine rağmen YTL yılı fazla değerli kapadı. IMF'nin 3 yıllık stand-by anlaşması için gönderilen niyet mektubunu onaylaması, birinci ve ikinci gözden geçirme görüşmelerinde mutabakat sağlanarak 1 nokta 6 milyar dolarlık kredi diliminin serbest bırakılması, Ekonomideki IMF hakimiyetinin ve aynı kötü günlerin devam edeceğinin de işaretlerini taşıyordu.İhracatta nitelik tartışmaları yaşanırken ithalat aldı başını gitti dış satım ise iyice azaldı. Dış ticaretteki açılan makas 2001 krizi rakamlarını çoktan aştı! Ekonominin 2006 yılına bıraktığı somut başlıklar; Türkiye'de dış ticaretini her gün biraz daha tehdit eden Çin rekabeti, büyümedeki gerileme, işsizlik, sosyal güvenlik kuruluşlarının kronik açığı ve kredi kartlarında milyar YTL'yi aşan batık borç miktarı? Sonuç?Eller yürek üstünde, korku kapıda! Ekonomi?MEM Kongresi yapıldı, Tarihi Günler!Yılın sonuna doğru 26-27 Kasım tarihlerinde İstanbul, tarih günlere tanıklık etti. BTP Genel başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın kaleme aldığı "milli Ekonomi Modeli" yurt içi ve yurt dışından gelen 50 akademisyen tarafından masaya yatırıldı. Sonuç? Liberal ekonomi dışında bir model olarak MEM, kabul edilerek iktisat tarihindeki yerini aldı.Dünyanın sayılı uzmanlarının model ve müellifi hakkındaki görüşleri Türkiye adına gurur verici idi.BTP Genel başkanı Prof. Dr. Haydar Baş ise kongrenin kapanış konuşmasında modeli anlatırken ayakta alkışlanıyor ve "IMF' ye mahkumuz" zinciri kırılıyordu! Özelleştirmeler (Yabancılaştırma) Yılı Oldu 2005 2005 özelleştirmelerde de bir dönüm noktası oldu. 1986 yılından bugüne sadece 10 milyar dolarlık özelleştirme yapan Türkiye 2005 'de neyi var neyi yoksa elinden çıkardı. Dahası bir peşkeşe dönen satışlar dişimizin kovuğuna dahi yetmekten uzaktı! Satışlar ciddi tartışmalara yol açarken yolsuzluk iddiaları hükumetin içindende yüksek sesle ifade edilmeye başlandı!Televizyonlarda canlı yayınlanan satışlarda, Telekom, Erdemir, Tüpraş, Star Televizyonu, Galataport gibi özelleştirmeler gerçekleştirdi. Galataport'u satın alan Ofer ismi ve Dubai sermayesinin planladığı sarmal kuleler büyük tartışmalar yarattı. Ekümenik Tartışması 2005'de iyice alevlendi! AB çerçevesinde yürütülen kritik tartışma başlıklarından en önemlisi Fener Rum Patrikhanesi üzerindeydi. Ekümenik sıfatının kullanımı, Patrikhane'nin Kudüs Patriği'yle ilgili iddiaları tartışmak üzere düzenlediği zirve gemin iyice azıya alındığı andı. Patrik İsatanbul'un göbeğinde kendi mahkemesini kurdu! Hem de sorumluluların onayı ile! Hatta aynı Patrik Papa'yı da Ayasofya da ayine çağırdı. ABD büyükelçisi Edelman "Ekümenik Patrik" sıfatı ile  Ankara'da resepsiyon verirken hükumet yine suskun kalmayı tercih etti.AB politikaları çerçevesinde  Ordunun konumu  tartışma konusuydu AB yalanına boğulmuş Türkiye'de ordunun konumu, yine Türkiye'nin gözde konusu olmayı sürdürdü. Ordu, MGK eski genel Sekreteri Orgeneral Tuncer Kılınç ve Deniz Kuvvetleri eski Komutanı Oramiral İlhami Erdil davalarının yanısıra Kara Kuvvetleri Komutanlığı brövesinden 'Atatürk Kocatepe'de' simgesinin çıkarılması tartışmalarıyla da gündeme geldi. Ama yılın son çeyreğinde Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Büyükanıt'ın emekli edilerek, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Özkök'ün görev süresinin uzatılacağı ve kendisine Cumhurbaşkanlığı önerildiği senaryosu kulis fısıltılarından manşetlere taşınınca konu iyice alevlendi. Tartışma, Genelkurmay Başkanlığı'nın "Orgeneral Özkök'ün görev süresinin uzatılması yönünde bir düşünce ve beklentisi yoktur" açıklamasıyla sona erdi. Tüm bu tartışmalara rağmen 2005 yılında da Ordu, tüm diğer yıllarda olduğu gibi "en güvenilen kurum " anketlerinde birinciliği kimselere bırakmadı. Sözde Ermeni Soykırımı tartışmaları senenin manşetinden inmediSözde Ermeni soykırımı tartışmaları senenin manşetlerden inmeyen başlığı idi. Türkiye hemen her dış politika alanında olduğu gibi sahte bir soykırım gündemi ile sürekli kan kaybettirildi. Başbakan Erdoğan'ın "arşivlerimiz açık, siz de kendi arşivlerinizi açın" çağrısı ile ülke temel tezlerinden iyice uzaklaşarak AB standartlarına yükseldi! Ve ilk kez Türkiye soykırımcı akademisyen ve gazetecilere kapılarını açtı. İstanbul'daki Ermeni Soykırım konferansını yargı durdurdu ama işin içine bir kez daha siyaset karıştı ve konferans bulunan bir hile-i şeriyye ile yapıldı. Konferansta gazeteci Cengiz Çandar'ın yediği yumurta konferans kadar ilgi topladı! Sözde soykırımla ilgili olarak İsviçre'nin Tarih Kurumu Başkanı Halaçoğlu hakkındaki tutuklama kararı ve İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in yine İsviçre'de gözaltına alınması hatırlanması gereken diğer başlıklardı. Konuyla gündeme sıkça gelen bir diğer isim de yazar Orhan Pamuk oldu. Pamuk'un "1 Milyon Ermeni'yi Türkler katletmiştir" açıklamaları üzerine başlayan protestolar, bir kaymakamın "kitaplarını imha edin" talimatı ile AB'cileri kızdırdı.. Pamuk, AB koridorlarında Türkiye üzerindeki tartışma konularından biriydi. Alman Yayıncılar Birliği'nin geleneksel 'Barış Ödülü' gibi bazı ödülleri alan Orhan Pamuk, bu açıklamalarına rağmen yine Nobel'i alamadı. Geçmişe dair polemikler konusunda en verimli yıldı 2005 yılı herhalde geçmişe dair polemikler alanında bugüne kadarki en verimli yıl oldu. İlk konu, Ulu önder Atatürk'ün 2.5 yıl evli kaldığı Latife Hanım'ın günlükleri ve mektuplarıydı. Yayın yasağı Şubat ayında dolan evraklara ilişkin tahmin ve açıklamalar uzun süre manşetleri süsledi... Sonunda Latife Hanım'ın ailesi "Özel evrakın açıklanmaması ve Tarih Kurumu'nda saklanması'' talebinde bulundu ve konu kapandı....Türk Tarih Kurumu'na göre bu kapamanın 100 yıla kadar müddeti var. Geçmişe dönük diğer tartışmaların kaynağındaki isimse Bülent Ecevit'ti. Ecevit'in; İsmet İnönü'nün kendisine 'Musul'u al' şeklinde bir vasiyeti olduğu, Vahdettin'in hain olmadığı gibi açıklamaları gündemi uzun sürelerle meşgul etti. Doğal afetler yine can yaktı Doğal afetler  yine çok can yaktı. Sivas'ta ve Karadeniz'in çeşitli bölgelerindeki sel ve heyelanlar, İzmir'de arka arkaya yaşanan depremler bunlar arasında en önemlilerdi. Bingöl'de 5.9'luk sarsıntıyla afet evlerinin yıkılması büyük tepki topladı. Kütahya'da yaşanan grizu patlaması 18 madencinin hayatına maloldu. Her 10 ocaktan 9'unun ruhsatsız olduğu Türkiye bu konuyu kısa zamanda gündeminden düşürdü. Afetler konusunda Bayındırlık eski Bakanı Zeki Ergezen'in, "Kırsal kesimdeki bir ilimizde olabilecek 5.9'luk depremde binaların yüzde 72'si yıkılacak" açıklaması da trajik Türkiye gerçeğinin 2005'te ortaya çıkan bir yansımasıydı. Eğitim İmam Hatip tartışmaları ile gündeme gelebildi Eğitim konusu yine imam hatip tartışmalarıyla gündeme gelebildi. Bu yıl Orta Öğretim Kurumları sınavında 65 bin, ÖSS'de 57 bin öğrenci sıfır çekti, doğu illeri yine başarı sıralamasının altından kurtulamadı. Liselerin 4 yıla çıkarılması,öğrenci merkezli müfredatın Türkiye geneline yayılması, ÖSS sisteminin yenilenmesi gibi yapısal bazı değişiklikler Hükümetle YÖK arasındaki meslek liseleri katsayı tartışmalarının gölgesinde kaldı. ABD ile ilişkiler her zamanki gibi gündemdeydi Amerika Birleşik Devletleri'yle ilişkiler bu yıl da gündemdeki yerini korudu. İngiltere'de yayınlanan bir ankette, Türk halkının yüzde 82'sinin Amerikan Başkanı Bush'u dünya için tehlikeli bulduğu sonucunun çıkması, Türklerin gözündeki Amerika imajının sorgulanmasına yol açtı. Konu, Erdoğan - Bush görüşmesinin Irak'la birlikte temel gündemi oldu. Bu çerçevede en önemli olay, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in, üstü kapalı eleştirilere rağmen ertelemediği Şam ziyaretiydi. Sezer, burada "Hoşgeldiniz onurlu cumhurbaşkanı" pankartlarıyla karşılandı. Yılın son günlerinde önce FBI, ardından CIA başkanlarının Ankara ziyareti ciddi sorulara yol açtı. Alman DPA ajansı ziyaretin sebebini İran'a yapılacak ABD saldırılarına, Türkiye'nin öncülük etmesi olarak duyurdu. Aynı günlerde İsrail'in Türkiye'den üs istediği ortaya çıktı!2005'te sağlık çok tartışıldıŞubat ayındaki hastane devirleri sırasında yaşanan olumsuzluklar, Edirne ve Kayseri'de yoğun bakım ünitelerinde şok etkisi yaratan bebek ölümleri, piyasada bulunan 5 milyon şişenin toplatılmasına neden olan sahte rakı skandalı, tarım ilacı var diye Avrupa'nın almadığı ürünlerin iç piyasaya sürülmesi, sahte bal tartışması, Rusya'ya ihracata darbe vuran 'Akdeniz Sinekli" ürünlerin yine iç piyasaya verildiği iddiaları ve tabii beyaz et sektörünün yumuşak karnı haline gelen kuş gribi bu konudaki temel tartışmalardı. Tabii Malatya'daki ishal salgınını da unutmamak lazım. Trafik terörü bu yıl yine yollardaydı. Yol kenarlarındaki mıcırlar özellikle TV spikeri Mehmet Tacettinoğlu'nun hayatını kaybetmesinden sonra sıkça gündeme geldi. Yine yıl boyunca nice canlar yakan LPG'li araçlar konusunda, Adana'da 9 kişinin yanarak hayatını kaybettiği olay, 2005'in en büyük trajedilerinden biriydi. Sonuç yollar yetersiz, araç sayımız hızla artıyor ve her gün canavara 25 kişi vermeye devam ediyoruz.
Aslan şampiyonluk virajını kayıpsız döndü
Galatasaray derbide Fenerbahçe'nin kaybını beklemeye başladı
KKTC Başbakanı sanık avukatı ile tartıştı
'Yalan söylüyorsun, sözlerini geri al'
Bazı yorumcular 'kesin olacak' demişti
Erdoğan ters köşe yaptı
Görenleri kahreden kaza
Birinden kaçtılar diğeri çarptı
Erdoğan'dan Rutte'ye AB mesajı
'Hollanda'nın desteğini bekliyoruz'
'Birilerinin bitmiş olan kredilerini...'
Kılıçdaroğlu'na imalı yanıt
Haftalar sonra yeniden başlamıştı
Aramalarda yeni bulgu
İstiklal Caddesi bombacısının cezası belli oldu
7 kez ağırlaştırılmış müebbet
ABD Dışişleri Bakanlığı'nda kritik istifa
Ülkesinin Gazze politikasına tepki olarak
KKTC Başbakanı İsias Otel davası için Adıyaman'da
'Bu artık KKTC'nin davasıdır"
Kurulan şirket sayısı azaldı
Mart ayında 1678 şirket kapandı
Son operasyon Hakkı Saral çetesine
10 ayda 454 suç örgütü çökertildi
Özgür Özel disiplin için harekete geçiyor
Partiden kesin ihraç edilecekler
323 gayrimenkul için ihale yapılacak
Kızılay taşınmazlarını satıyor
'Katliamınıza dikkat çekmek antisemitizm değildir'
Sanders'tan Netanyahu'ya sert yanıt
Aslan şampiyonluk virajını kayıpsız döndü
Galatasaray derbide Fenerbahçe'nin kaybını beklemeye başladı
KKTC Başbakanı sanık avukatı ile tartıştı
'Yalan söylüyorsun, sözlerini geri al'
Bazı yorumcular 'kesin olacak' demişti
Erdoğan ters köşe yaptı
Görenleri kahreden kaza
Birinden kaçtılar diğeri çarptı
Erdoğan'dan Rutte'ye AB mesajı
'Hollanda'nın desteğini bekliyoruz'
'Birilerinin bitmiş olan kredilerini...'
Kılıçdaroğlu'na imalı yanıt
Haftalar sonra yeniden başlamıştı
Aramalarda yeni bulgu
İstiklal Caddesi bombacısının cezası belli oldu
7 kez ağırlaştırılmış müebbet
ABD Dışişleri Bakanlığı'nda kritik istifa
Ülkesinin Gazze politikasına tepki olarak
KKTC Başbakanı İsias Otel davası için Adıyaman'da
'Bu artık KKTC'nin davasıdır"
Kurulan şirket sayısı azaldı
Mart ayında 1678 şirket kapandı
Son operasyon Hakkı Saral çetesine
10 ayda 454 suç örgütü çökertildi
Özgür Özel disiplin için harekete geçiyor
Partiden kesin ihraç edilecekler
323 gayrimenkul için ihale yapılacak
Kızılay taşınmazlarını satıyor
'Katliamınıza dikkat çekmek antisemitizm değildir'
Sanders'tan Netanyahu'ya sert yanıt

KKTC Başbakanı Üstel, İsias Otel Davası'nda sanık avukatı ile tartıştı

İsias Otel davasının 2. duruşmasın yeni bilirkişi raporu istenmesine karar verildi. Duruşma sırasında KKTC Başbakanı Ünal Üstel ile sanık avukatı arasında tartışma yaşanırken Üstel, bazı iddialarda bulunan sanık avukatına 'yalan söylüyorsun' diyerek tepki gösterdi.
26.04.2024 21:45:00 / Güncelleme: 26.04.2024 21:50:31
İhlas Haber Ajansı
KKTC Başbakanı Üstel, İsias Otel Davası'nda sanık avukatı ile tartıştı
KKTC Başbakanı Üstel, İsias Otel Davası'nda sanık avukatı ile tartıştı
Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, saat 10.00'da başlayan ve saat 18.15'de sona eren duruşmada mahkeme heyetinin ara kararıyla, tutuklu sanıklar Ahmet Bozkurt, Mehmet Fatih Bozkurt ve Erdem Yıldız'ın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Tutuksuz sanıklar Efe B., Halil B., Hasan A., Mehmet G., Şule Ö. ve Ulviye B.'nin adli kontrollerin devam etmesine karar verildi. Mahkeme ayrıca, dosyayı yeniden bilir kişi heyetine tebliği edildi. Davanın bundan sonraki duruşmasının 12 Haziran 2024 tarihinde saat 09.00'da görülmesine karar verildi.

KKTC Başbakanı Ünal Üstel, sanık avukatına 'yalan söylüyorsun' tepkisi

6 Şubat depreminde yıkılan ve 72 kişiye mezar olan İsias Otel davasıyla ilgili duruşmada, KKTC Başbakanı Ünal Üstel ve Sanık Avukatı Fuat Göktaş arasında gerginlik yaşandı. Sanık avukatları savunmasında, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Gazi Üniversitesi raporlarına itiraz ederek, usule uygun alınmadığı ve laboratuvarlarda testin düzgün yapılmadığını söyledi.
Otel sahibi tutuklu sanık Ahmet Bozkurt'un Avukat Fuat Göktaş, Gazi Üniversitesi'ne gönderilen numunelerin gitmesinden iki gün sonra KKTC'de bulunan Doğu Akdeniz Üniversitesi'yle Gazi Üniversitesi'nin 'kardeş üniversite' olduğunu yönünde haberler çıktığını belirtti. Göktaş, bunun yanında Gazi Üniversitesi heyetinin Kıbrıs başbakanıyla görüştüğü yönünde haberlerin servis edildiğini ancak bu görüşmelerin rutin olabileceğini düşündüklerini söyledi.



Bunun üzerine salonda bulunan KKTC Başbakanı Ünal Üstel, ziyareti yalanlayarak avukata hitaben, 'Yalan söylüyorsun, sözlerini geri al' dedi. Başbakanın bu sözleri üzerine, avukat KKTC'de medyaya yansıyan ziyaret haberini gösterdi.

Sanık Avukatı Fuat Göktaş son olarak, çıkan bu haberleri kendisine gösteren müvekkil yakınlarına, 'Bu ziyaretlerle ilgili olumsuzluk düşünmeyin, bu rutin bir ziyaret olabilir. Bu tür haberlere itibar etmeyin' dediğini söyledi.

Mahkeme başkanı uyardı

Mahkeme Başkanı, salonda yaşanan sözlü sataşma nedeniyle tarafları sakin olmaya davet ederek, mahkemenin düzenini bozdurmayacağını vurguladı.

Mahkemede tutuklu sanık Ahmet Bozkurt savunmasında, 'Otelimin statiği 14 kata göre yapılmıştır. Otelim 9 kat olarak yapılmıştır. Statiğinde, taşıyıcısında herhangi bir eksiklik olduğunu düşünmüyorum. Ben burayı yap-sat için yapmadım, burayı kendime yaptım. Malzemelerin en iyisini kullandım. Benim buraya yaptığım para ile aynı şekilde iki bina yapabilirdim. Ben malzemeden çalmadım. Adıyaman dördüncü derece deprem bölgesindeyken, ikinci derece deprem bölgesinin şartlarını karşılayacak şekilde otel yaptım. Ben suçsuzum. Suçlamaları kabul etmiyorum. Tahliyemi talep ediyorum' dedi.

'Ben sadece dekorasyon yaptım'

Tutuklu sanık Mehmet Fatih Bozkurt ise savunmasında, 'Otelin yapıldığı yıllarda, 1993-1999 yılları arasında Kıbrıs'taydım. Benim mesleğim otomotiv sektörüdür. Ben suçlamaları kabul etmiyorum. Yüce mahkemenizden tahliyemi talep ediyorum' ifadelerini kullandı.

Diğer tutuklu sanık Erdem Yıldız ise, 'Ben sadece dekorasyon yaptım. Benden öncekini bilmem. Benden sonra yapılan şeylerle hiçbir ilgim yok. Benim yaptığım musluğun, asma tavanın binanın yıkımında etkisi yoktur' şeklinde konuştu.

Kazada şehit olan polis memuru son yolculuğuna uğurlandı

İstanbul'da görevi başındayken motosikletle kaza geçirerek şehit olan polis memuru Emrah Büke, memleketi Konya'nın Ereğli ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı.
26.04.2024 18:36:00 / Güncelleme: 26.04.2024 18:40:19
İhlas Haber Ajansı
Kazada şehit olan polis memuru son yolculuğuna uğurlandı
Kazada şehit olan polis memuru son yolculuğuna uğurlandı
İstanbul'un Ümraniye ilçesinde Atatürk Mahallesi Bağ Sokak üzerinde meydana gelen trafik kazasında polis memuru Emrah Büke, görevi esnasında motosikletle virajı alamayarak kaza yaptı.

Kazada ağır yaralanan polis memuru olay yerine ulaşan sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı.

Polis memuru Emrah Büke, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Görevi esnasında şehit olan polis memuru Emrah Büke'nin cenazesi düzenlenen törenin ardından uçakla memleketi Konya'ya gönderildi.



Şehidin cenazesi defnedilmek üzere Konya'dan Ereğli ilçesine bağlı Kamışlıkuyu Mahallesine götürüldü. Şehit olan polis memuru Emrah Büke için ikindi namazını müteakip Kamışlıkuyu Mahallesinde cenaze namazı kılındı.

Şehit Büke'nin cenazesi namazın ardından Kamışlıkuyu Mezarlığında dualarla defnedildi. Şehit Emrah Büke'nin 4 ay önce göreve başladığı öğrenildi.

Şehidin cenaze namazına ailesi, yakınları, Konya Valisi Vahdettin Özkan, askeri ve mülki erkan ile vatandaşlar katıldı.

Korhan Berzeg'i arama çalışmalarında yeni bir bulgu

Kayıp Ekonomist Korhan Berzeg'i arama çalışmaları kapsamında bir kemik parçası daha bulundu.
26.04.2024 17:24:00 / Güncelleme: 26.04.2024 19:29:34
İhlas Haber Ajansı
Korhan Berzeg'i arama çalışmalarında yeni bir bulgu
Korhan Berzeg'i arama çalışmalarında yeni bir bulgu
Balıkesir'in Gönen ilçesine bağlı Armutlu Kırsal Mahallesi'ndeki dere yatağında bulunan kemik parçalarının Ekonomist Korhan Berzeg'e (83) ait olma ihtimali üzerine yoğunlaşan arama çalışmalarında 3'üncü gün geride kalırken bölgede bir kemik parçası daha bulundu.

JASAT, asayiş jandarma ekipleri, komando timleri ile beraber 3 kadavra arama köpeği eşliğinde devam eden Fındıklı Deresi mevkiindeki arama çalışmalarında, henüz insan veya bir hayvana ait olduğu belirlenemeyen yaklaşık 10 santimetre büyüklüğünde bir kemik daha bulundu.



Jandarma ekiplerinin tırmıklarla yaptıkları aramalar sonucu bulunan kemik parçası, diğer kemik parçaları gibi incelenmek üzere İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü'ne gönderildi.

Bakanlıktan 'IBAN kiralama' uyarısı

Ticaret Bakanlığı, vatandaşları IBAN kiralama ilanlarına karşı uyararak, bu tür eylemlerin 'Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Kanunu' kapsamında suç teşkil ettiğini bildirdi. Peki, 'IBAN kiralama' nedir ve dolandırıcılar bunu nasıl fırsata çeviriyor?
26.04.2024 11:26:00 / Güncelleme: 26.04.2024 11:29:42
Fahri Fatih Özcan
Bakanlıktan 'IBAN kiralama' uyarısı
Bakanlıktan 'IBAN kiralama' uyarısı
Ticaret Bakanlığı, vatandaşları IBAN kiralama ilanlarına karşı uyararak, bu tür eylemlerin 'Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Kanunu' kapsamında suç teşkil ettiğini bildirdi. Bakanlık, sosyal mühendislik dolandırıcılığına karşı dikkatli olunması gerektiğini vurguladı.

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, banka hesaplarının maddi menfaat karşılığında başkaları tarafından kullanılmasına izin vermenin yasalara aykırı olduğu belirtildi. Ayrıca, dolandırıcıların özellikle öğrenci, ev hanımı gibi gelir kaynağı kısıtlı olan veya yaşlı, engelli gibi daha hassas tüketicileri hedef aldığına dikkat çekildi.

Ticaret Bakanlığı ve Türkiye Bankalar Birliği iş birliğiyle gerçekleştirilen 'Sosyal Mühendislik Dolandırıcılığını Önleme Çalıştayı'nda konuyla ilgili aksiyon almak için iş birliği yapma yönünde anlaşmaya varıldı. Çalıştayda, ilgili bakanlıklar, kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, dolandırıcılık yöntemleri ve önleme stratejileri üzerine görüş alışverişinde bulundu.

Vatandaşlara, aldatıcı tekliflere karşı tedbirli olmaları ve bu tür ilanlara itibar etmemeleri çağrısında bulunuldu. Bakanlık, bu tür dolandırıcılık faaliyetlerinin hem bireylerin hem de ülkenin ekonomik güvenliğine zarar verdiğini ve kayıt dışı ekonomiyle mücadelenin önemine vurgu yaptı.


IBAN kiralama nedir?


IBAN kiralama, kişilerin maddi menfaat karşılığında kendi banka hesaplarını başkalarına geçici olarak kiralaması işlemidir. Bu süreçte, hesap sahibi kişi, hesabını belirli bir süre veya işlem için başka bir kişiye devretmekte, para yatırılmasına ve çekilmesine izin vermektedir. Ancak, bu işlem genellikle dolandırıcılar için bir fırsat haline gelmektedir ve yasal olmayan faaliyetlerde kullanılabilir.

Dolandırıcılar, "Hesap açma kotamız doldu, tamamen yasal, hiçbir risk yok, hesaplarınızı geçici olarak kullanacağız sadece" gibi bahaneler kullanarak, asıl dolandırıcılar tarafından bir bankadan hesap açmanızı ve o hesaba ait kartı ve internet bankacılığını kendilerine teslim etmenizi isteyebilir. Bu tür dolandırıcılık faaliyetleri, 'Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Kanunu' kapsamında suç teşkil etmektedir ve ciddi yasal sonuçlar doğurabilir.


Dolandırıcılara karşı dikkatli olun


Dolandırıcılar haksız çıkar elde etmek için her türlü yöntemi kullanmaktan çekinmiyor. Bu yöntemlere karşı vatandaşın bilinçli ve çok dikkatli olması gerekiyor. Dolandırıcılardan korunmak için alabileceğiniz bazı önlemleri sıraladık.

1. Bilinmeyen numaralardan gelen mesajları dikkatlice inceleyin ve bu mesajlara tepki vermeden önce gönderenin gerçekten güvenilir olduğundan emin olun.

2. SMS yoluyla gelen mesajlarda veya aramalarda kişisel bilgilerinizi paylaşmaktan kaçının. Banka bilgileri, şifreler veya diğer hassas bilgilerinizi asla paylaşmamaya özen gösterin.

3. Eğer bir kurum, banka veya diğer resmi bir kaynak sizi SMS ile bilgilendiriyorsa, bu bilgiyi doğrulamak için kendi web sitelerini veya müşteri hizmetlerini arayarak kontrol edin.

4. Mobil cihazınıza güvenlik uygulamaları yükleyerek, kötü amaçlı yazılımlara ve SMS dolandırıcılığına karşı ek koruma sağlayabilirsiniz.

5. Bilinmeyen veya güvensiz kaynaklardan gelen bağlantılara tıklamaktan kaçının. Bu bağlantılar, zararlı yazılımları indirebilir veya dolandırıcılık amaçlı olabilir.

6. İki aşamalı doğrulama, hesaplarınızın güvenliğini artırmak için etkili bir yöntemdir. Bu, hesabınıza erişim sağlamak için sadece şifrenizin yanı sıra başka bir doğrulama adımının daha geçilmesini gerektirir.

7. Mobil operatörünüzün sunduğu güvenlik hizmetlerini kullanın. Örneğin, spam mesajları filtreleme veya güvenlik duvarı hizmetleri gibi seçeneklerle telefonunuzu koruyabilirsiniz.

8. Eğer dolandırıcılar tarafından gelen bir SMS aldıysanız, bunu operatörünüze ve yetkili kuruluşlara bildirin. Bu sayede diğer kullanıcıların da bu tür dolandırıcılıklardan haberdar olmalarına yardımcı olabilirsiniz.

Bu öneriler, dolandırıcılık ve dolandırıcılıktan korunma yöntemleri konusunda uzman kaynaklar tarafından sağlanmıştır. Her zaman şüpheli durumlarda resmi kurumlarla iletişime geçmek ve güncel güvenlik uygulamalarını takip etmek önemlidir.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.