Türkiye ekonomisi küçüldükçe küçülüyor. Ekonomide birbiri ardına yaşanan iki kriz ve talepteki azalma, büyüme hızını da derinden sarstı. Türkiye ekonomisi yılın ikinci çeyreğinde tarihi bir rekor olan yüzde 11.8 oranında küçülme gösterdi. Bu rakam, İkinci Dünya Savaşı'nda yaşanan küçülmeden sonra en büyüğü. 1945 yılında yüzde 15.3 oranında küçülen Türkiye ekonomisi, 2001 yılının ikinci çeyreğinde yüzde 11.8 küçülerek son yılların en ciddi ekonomik krizini de bu iş ve istihdam kaybıyla belgelemiş oldu. Türkiye ekonomisi, 1994 krizinde bile bu oranda küçülmemişti. 1994'ün ikinci çeyreğinde ekonomi yüzde 9.7 oranında daralmıştı. Gayrisafi milli hasıla, yılın ikinci çeyreğinde, geçen yılın aynı dönemine göre, yüzde 11.8 geriledi. 2001 yılının ikinci üç aylık döneminde GSMH, geçici hesaplamaya göre cari fiyatlarla 38 katrilyon 472 trilyon 148 milyar lira olarak hesaplandı. Aynı dönemde gayrisafi yurtiçi hasıla, yüzde 9.3 düşüş gösterdi. İlk altı aylık dönem itibariyle gayri safi milli hasıla, yüzde 8.5, gayri safi yurtiçi hasıla ise yüzde 6.1 düştü. Alt kalemler itibariyle ikinci çeyrekte en yüksek oranlı düşüş, yüzde 32 ile ithalat vergisinde oldu. İnşaat ve ticaret sektörlerinde küçülme oranı da yüzde 10'u geçti.
Faiz ve devalüasyonun darbesi
Büyüme oranındaki hızlı düşüşü rekor yüksek faizler, devalüasyon ve sonrasında gelen talep düşüşü körükledi. Şubat ayındaki devalüasyonun bankalarda olduğu gibi reel sektördeki pozisyonları da etkiledi düşünüldüğünde, kredilerde yaşanan sorunlar ve faizlerin iş yapmayı ve üretimi olumsuz yönde etkilediği görülüyor. Buna ek olarak tüketici talebinin de kesilmesi rekor daralmayı kaçınılmaz kıldı. Uzmanlar, yılın ikinci yarısından itibaren beklenen toparlanmayla ilgili net bir işaret bulunmadığını ifade ediyor.