Emekliler ters köşe oldu

Türkiye şartlarında geçinmek için yeterli olmasa da memur maaşlarına, asgari ücrete zam yapıldı ama SSK, Bağ-Kur ve memur emeklileri ise büyük bir mağduriyet yaşadı. Halbuki hükümet ortağından ve bazı hükümet yetkililerinden yapılan açıklamalar emeklileri bir nebze de olsa umutlandırmıştı ama bu umutlar fos çıktı.

Malum, TBMM Genel Kurulunda en düşük memur maaşının 22 bin 17 liraya çıkarılmasını, emekli aylıklarına yüzde 25 oranında zam yapılmasını ve bazı vergilerde artış öngören kanun teklifinin ikinci bölümü üzerindeki görüşmeler önceki gün tamamlandı.

Emekliler aynen memurlar gibi maaşlarında seyyanen bir zam bekliyorlardı, fakat ilgili kanun teklifi hiçbir değişiklik yapılmadan kabul edildi.

Emeklilerin umutlanmasının nedeni hükümetin ittifak ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin TBMM grup toplantısında yaptığı şu konuşmaydı:

"Sayıları 15.9 milyona ulaşmış emeklilerimize yapılan yüzde 25'lik maaş artışı, gördüğümüz kadarıyla makul bulunmamıştır. MHP olarak açık ve samimi teklifimiz şudur: Memur maaşlarına yapılan 8 bin 77 liralık seyyanen artışın kök ücrete ve aynı şekilde emekli maaşlarına yansıtılması beklenti ve talebimizdir."

Hükümet kanadından bu beklenti ve talebe de olumsuz bir cevap gelmemiş, hatta en üst düzeyde olabileceği yönünde açıklamalar yapılmıştı.

AKP Grup Başkanı Abdullah Güler, "Bize de çok sayıda itirazlar ve talepler geldi. Oransal manada beklentinin daha fazla olduğunu söylediler. Mümkündür, bu manada çalışanlarımızın özellikle enflasyona ezdirilmesi, özlük haklarının artırılması noktasında çabamız olacaktır" demişti. 

Önceki gün kanun teklifi oylanmadan önce Meclis'te söz alan MHP Kayseri Milletvekili Baki Ersoy, Bahçeli'nin sözlerini tekrar hatırlatarak, "Bu iyileştirmeler yapıldığı takdirde emeklilerimizin yüreğine su serpeceğini ve ferahlatacağını düşünmekteyiz" diye konuşmuştu.

Emeklileri umutlandıran bu açıklamalar muhalefet partilerinden yapılmadı, bizzat hükümet ortağı ve hükümetten yapıldı. 

Doğal olarak emekliler de dediler ki, "Tamam bu iş, en düşük emekli maaşı belki memurlara yapılan seyyanen zam kadar olmaz ama en azından 10 bin liraya yükseltilir."

Kanun teklifi, değiştirilmeden, seyyanen zam eklenmeden oylandı ve AKP ve MHP'nin oylarıyla kabul edildi. Emekliler ters köşe oldu. 

Bildiğiniz gibi, yüzde 25'lik zam, kök aylıklara yapılıyor. Dolayısıyla kök aylığı 6 bin liradan aşağı olanlar yapılan zamdan istifade edemiyorlar, yine en düşük emekli maaşını almaya, yani 7 bin 500 liraya devam ediyorlar.

 İşin garip tarafı, özellikle seçim sonrası, dolar ata binmiş süvari gibi dörtnala koşmaya başladı, tepeden tırnağa her şeye zam üstüne zam geldi, devlet bile harçlara yüzde 50 zam yaptı, KDV oranlarını yüzde 8'den yüzde 20'ye çıkarttı, MTV'yi iki kez alma kararı aldı. 

Ama emeklilerin 7 bin 500 liralık maaşında bir artış olmadı. Bu 7 bin 500 lira da eridikçe eridi.

Şöyle izah edelim: En düşük emekli maaşı bu yılın mart ayında 7 bin 500 liraya yükseltildi. Bu artış kök aylığın artışı şeklinde değil, Hazine'nin desteği şeklinde oldu. O günlerde bu konu çok tartışılmıştı, neden kök aylığa yapılmıyor diye… İşte sebebini bugün öğrenmiş bulunuyoruz. Görünüşte zam var ama aslında yok; sanal zam!

Mart ayında Euro kuru 20.89 liraydı. Dolayısıyla 7 bin 500 lira 359 Euro'ya karşılık geliyordu. Bugün Euro kuru 29.38 lira ve 255.3 Euro'ya karşılık geliyor.

Emeklinin maaşı mart ayından bugüne 103.7 Euro erimiş vaziyette. Bugün bunun Türkçe karşılığı 3 bin 46.7 lira… Diğer ifadeyle 7 bin 500 liranın alım gücü bugün 4 bin 453.3 liraya düşmüş vaziyette…

Bazen diyoruz, bunlar size kaşıkla verseler kepçeyle geri alırlar diye, bugün görülüyor ki, kaşıkla vermeden emeklilerden kepçeyle alıyorlar.

Milyonlarca emekli artık bu tür mağduriyetleri yaşamak istemiyorsa, beklentilerini karşılamayanları değil, beklentilerinden çok daha fazlasını, gerçek hakkını kendisine verecek olanı tercih etmelidir.

Bunun modeli Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'dir, adresi Bağımsız Türkiye Partisi'dir, fırsat verdiğimizde uygulayacak olan lider de BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş'tır.