En büyük sorun, iş bilmez siyaset

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş, her gün ülkemizin ve milletimizin temel sorunlarına yönelik önemli açıklamalar yapmaya devam ediyor.

BTP lideri Baş, yaklaşan 2023 seçimlerinin kritik bir öneme sahip olduğunu şu cümlelerle özetliyor: "Ülkenin kurumlarının, yargı mekanizmasının ve denetim mekanizmalarının tehdit altına girdiği bir dönemdeyiz. Bu kurumların bir an önce eski haline getirilmesi ve daha fazla bozulmasının önüne geçilebilmesi için önümüzdeki seçim çok önemli. Yeniden Cumhuriyet ayarlarına, fabrika ayarlarına dönülmesi için bu seçim çok önemli."

Evet, AKP hükümeti, iktidarı boyunca uyguladığı politikalarla, gerçekleştirdiği sistem değişikliğiyle ülkemizdeki demokrasi kültürüne büyük zarar verdi.

Kuvvetler ayrılığı, yani yasama, yürütme ve yargı erklerinin bağımsız ve birbirini denetler mahiyette olması, demokrasinin ve Cumhuriyetin sigortasıydı. AKP hükümeti Partili Cumhurbaşkanlığı sistemiyle ülkeyi Prof. Dr. Haydar Baş'ın ifadesiyle, "demokratik bir krallığa götürerek", ülkemizi dengede tutan temel ayarlarıyla oynadı.

Şimdi de yeni anayasa değişiklikleriyle bu ayarları daha da bozacağının sinyallerini veriyor. Türk milleti, Osmanlı döneminde 'tek adamlık'tan çok çekti; yeni Osmanlıcılık hayaliyle son 20 yıldır iktidar koltuğunda oturan AKP hükümetinin 'tek adam' duruşundan da çok çekti. BTP lideri Hüseyin Baş'ın altını çizdiği gibi, bozulan ayarların tamiri ve yeniden fabrika ayarlarına dönülebilmesi için önümüzdeki seçimleri büyük bir fırsat olarak görmek gerekiyor.

"Türkiye'nin en önemli sorunu ne?" sorusuna BTP lideri Baş'ın verdiği cevap oldukça dikkat çekiciydi: "Türkiye'de tek cümle ile sorunlar tarif edilemez. Çünkü eğitim sistemi bozuk, sağlık sistemi bozuk, ekonomi sistemi bozuk, dış ve iç politika yanlış işletiliyor. Terör sorunumuz var. Türkiye'de biriken pek çok sorun var. Ne yazık ki mevcut iktidarın bunu çözebilmek için ne bir gayreti mevcut ne de bunu çözebilecek bir duygu dünyası mevcut. Bundan çok uzak bir durumdalar."

Ülkemizde hükümetin yanlış politikaları neticesinde ne yazık ki sorunsuz olan hiçbir saha yok. Ama Sayın Baş'ın ifade ettiği gibi en büyük sorun, bütün bu sorunları çözmekle mükellef olan siyasilerin bu sorunları çözmek gibi bir niyetlerinin ve gayretlerinin bulunmaması. 

Gerçi niyetleri olsa ne olacak, ellerinde bir çözüm yok; çözümü olanları da görmezden geliyorlar, üstünü örtüyorlar, karalama kampanyaları yürütüyorlar. Ben yapmam, başkasına da yaptırmam gibi garip bir anlayış söz konusu.

BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş, Bağımsız Türkiye Partisi'nin meselelere yaklaşımını şu cümlelerle ifade ediyor: "Bağımsız Türkiye Partisi şunu anlatmak istiyor: Türkiye'de insanlar yoksul olmasın, ekonomiyi düzeltelim, yolsuzluk olmasın, insanları kandırmayalım ve bu ülkeyi sen sağcısın, sen solcusun, sen Alevi'sin, sen Sünni'sin, sen Türk'sün, sen Kürt'sün diyerek bölmeyelim. Bu ülkenin bütün vatandaşları eşit haklara sahip ve kardeş gibi yaşayabilsinler, geçim dertleri olmasın. Böyle bir ülke sağlayalım istiyoruz."

BTP lideri Baş, BTP'nin diğer partilerden farkını şöyle özetliyor:

"Bizim farkımız şu: BTP ekonomide bir teze sahip, biz milli ekonomi modeli diyoruz. Sömürüye karşı çıkan, halkların kendi kaynaklarını kullanabildiği ve kendi para üretme kabiliyetini ortaya koyabildiği bir sistemimiz var."

Gördüğünüz gibi, BTP, kendisine hedef olarak Türk milletinin birliğini ve refahını belirlerken, bunu sadece bir vaat, bir hayal boyutunda bırakmıyor; aynı zamanda bütün bu hedeflere ulaşabileceği somut ve bilimsel bir çözüm modeline de sahip.

BTP'nin parti programında bulunan Prof. Dr. Haydar Baş'a ait Milli Ekonomi Modeli, 2005 yılında uluslararası bir kongreyle dünyaya tanıtıldı, bu noktada toplam 10 adet Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi yapıldı, bu kongrelerde tebliğ sunan 550'yi aşkın bilim insanı model için "tek çözüm" dediler.

Başta Rusya ve Çin olmak üzere BRICS devletleri modeli 2006'dan bugüne uyguluyorlar, Rusya 27 Şubat 2013 tarihinde modelin sahibi Prof. Dr. Baş'ı Duma'sına davet ederek tam 6 saat modelin anlatılmasını sağladı.

2008 krizinde başta ABD, Almanya, İngiltere gibi Batılı ülkeler dahil 120'yi aşkın ülke modelin bazı tüketimi teşvik projelerini hayata geçirdi ve daha niceleri…

Kısaca, Milli Ekonomi Modeli, uluslararası kongrelerde tartışılmış, çözüm olduğu ilan edilmiş, matematik modellemesi yapılmış, pratik olarak uygulanmış ve bu uygulamalar neticesinde birçok faydalar elde edilmiş, bilimsel bir modeldir.

BTP ve genç lideri, Milli Ekonomi Modeli'yle, somut çözümleriyle, vizyonuyla, kuşatıcılığıyla Türkiye'nin ve Türk milletinin tüm sorunlarını çözmeye hazır. Türk milleti de bu sorunlardan kurtulmaya hazır olduğunda, tercihini de buna göre yaptığında çok güzel günler göreceğiz.