Fırsat bulur bulmaz İstiklâl Marşımızdan en az bir iki kıta okuyan Erdoğan'ın icraatları ile İstiklâl Marşımızın gösterdiği hedefler acaba ne kadar uyuşuyor? Biliyorsunuz rahmetli Akif İstiklal Marşımızı, "Kahraman Ordumuza" adamıştı. Erdoğan'ın Türkiye'sinde aralarında Genelkurmay Başkanlarının da bulunduğu 400'den fazla emekli ve muvazzaf asker Silivri'de tutuklu bulunuyor. "Gemilere atayacak amiral bulunamıyor!" Askere reva görülen bu yaklaşım sonucu son üç yılda istifa eden subay sayısı 13 bin 751. Bu rakam Türk ordu tarihinde görülmemiş bir rakam! Buna sözleşmesini yenilemeyen 4 bin 967 uzman erbaşı da eklediğinizde Erdoğan döneminde ordudan bir an önce kurtulmak isteyenlerin sayısı 18 bini geçiyor. Siz buna bir de 965 intiharı ekleyin ve Mehmet Akif'in İstiklâl Marşı'nı ithaf ettiği "Kahraman Ordumuz"la Erdoğan'ın yönettiği Türkiye'deki Kahraman Ordumu gözünüzün önünde canlandırmaya çalışın. Akif Ordu ile milleti birleştirirken Erdoğan milletle ordunun arasındaki bağları örselemekle övündü durdu. Şimdi söyleyiniz lütfen: Her fırsatta İstiklâl Marşı'ndan mısralar döktüren Erdoğan mı Akif'i daha iyi anlamıştır yoksa "Türk milleti Asakirullahtır" diyen Prof. Dr. Haydar Baş mı? Akif, şiirin daha ilk kıtasında ordumuza ve milletimize "Korkma!" der ve niçin korkulmaması gerektiğini, "…, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak/Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak" diye izah eder. Akif'e göre "Her ocak, yani her hane bir siperdir ve o siperde her türlü düşmanla baş edebilecek anne-baba, gelin, çocuk ve torunlardan oluşan bir ordu vardır. Yani bu millet "ordu millet"tir. Nitekim, "O benim milletimin yıldızıdır" ve ".. o benim milletimindir ancak!" diyerek, tüten her ocakla "milleti" özdeşleştirir, Akif. Evet, Akif'e göre de bu millet "Asakirullah"tır. Lâkin her fırsatta Akif'ten ve İstiklâl Marşı'ndan dizeler okuyan Erdoğan, "Millet" kelimesinden rahatsızdır. Türkiye'yi Akif gibi "tek millet" değil 36 etnik guruptan oluşan bir "ırklar konfederasyonu" olarak takdim eder. Akif bayrağımıza, "Kahraman ırkıma bir gül… ne bu şiddet bu celal!" diye niyaz ederken, Erdoğan, Türkiye'de Öcalan'la görüşme sürecine karşı çıkan şehit yakınları ve gazileri yani gerçek Akifçileri "ırkçılıkla" suçlar. Yine Akif: Bastığın yerleri 'toprak' diyerek geçme, tanı!/Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı./Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı./Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı." derken, fırsat buldukça İstiklâl Marşı'ndan kıtalar döktüren Sayın Erdoğan bir yandan bu topraklar için "NATO toprağı" der. Yani aklı sıra vatanı çoktan vermiş, kimsenin haberi yoktur. Yetmemiş, parayı bastıran dünkü müstevlilere ve bugünün Haçlılarına vatanın en mutena köşelerini satmaya başlamıştır. Bütün bunlar zatı muhteremlerini kesmiyor olmalı ki, vatanın bütünlüğü için şehit olmayı, "Analar ağlamasın" edebiyatı ile fuzuli ölüm derekesine düşürmeye çalışmakta… Yine Akif, "Şühedâ fışkıracak toprağı sıksan, şühedâ!" diyerek, vatanın ancak şehitlerle vatan olduğunu vurguluyor ve şehitlikle gurur duyuyor. Bir millet şehitliği göze almazsa o milletin tarih sahnesinde varlığını sürdürmesi mümkün müdür? Elbette değildir ve Akif de, milletimiz de bunu çok iyi bilmektedir. Ne yazıktır ki, Erdoğan'ın gözünde en itibarlı kuruluşlardan biri "Şehitlik ve gazilik kavramlarının kaldırılması için çalışan" bir işadamları örgütüdür. Sözün özü, İstiklâl Marşı'nın ruh ve hedefindeki Türkiye ile yaklaşan ölümcül tehlikeleri İstiklâl Marşı ile perdelemeye çalışan Erdoğan'ın mevcut Türkiye'si ve hedefindeki Türkiye taban tabana zıt bir Türkiye'dir. İşte böyle kritik bir zaman diliminde "Samsun'a Çıkmak", Ay-Yıldız'a ortak yeni bayrak üretmek hayali kuran ve "Kahraman Türk Ordusuna" paralel yeni bir ordu kurup Asakirullah Türk milletinin kurtardığı vatandan parça koparmak isteyenlere çok ciddi ve çok kat'i bir cevap olacaktır.
Hasan Demir / diğer yazıları
- Artık yeter! / 02.11.2015
- Artık yeter! / 28.09.2015
- Sandıktan ne çıkacak! / 21.09.2015
- Böyle milliyetçilik olur mu? / 12.09.2015
- AKP başımıza neler getirecek! / 11.09.2015
- Şehit ve gaziden korkanlar! / 07.09.2015
- Kripto Ermeniler! / 29.08.2015
- Atatürk sandıktan çıkmadı! / 24.08.2015
- Bu ne biçim üslup böyle! / 22.08.2015
- Asalet nerede? / 16.08.2015
- Artık yeter! / 28.09.2015
- Sandıktan ne çıkacak! / 21.09.2015
- Böyle milliyetçilik olur mu? / 12.09.2015
- AKP başımıza neler getirecek! / 11.09.2015
- Şehit ve gaziden korkanlar! / 07.09.2015
- Kripto Ermeniler! / 29.08.2015
- Atatürk sandıktan çıkmadı! / 24.08.2015
- Bu ne biçim üslup böyle! / 22.08.2015
- Asalet nerede? / 16.08.2015