Eski Bakan Ekinci Prof. Dr. Baş'ı anlattı

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın ani vefatı üzerine Baş Ailesine ve BTP Genel Merkezi'ne hem Türkiye'den hem de yurt dışından taziye mesajları yağdı. Üzüntülerini ifade etmek için mesaj gönderenlerden biri de Devlet ve Orman eski Bakanı Hasan Ekinci'ydi. Mesajında Prof. Dr. Haydar Baş'tan 'dostum ve kardeşim' diye bahseden Hasan Ekinci, yazılı taziye mesajında şunları kaydetti:

"Dostum ve kardeşimin ani vefatı beni derinden üzmüştür. Haydar Baş'ı cumhuriyetçi, Atatürkçü ve bağımsız Türkiye sevdalısı olarak 27 yıl önce Orman Bakanı olarak tanımıştım. Kendisi o zaman üçlü kararname ile Başbakan Çiller, Cumhurbaşkanı Demirel'in onayı ile Orman Bakanlığı müşaviri olarak devlete atanmıştı. Devlete yararlı hizmetleri olmuştur. O dönemden sonra da kendisiyle ilişkilerimiz devam etti.

Dört hükümette bakanlık yapmış, yarım asırlık bir siyasetçi olarak ben, ülke için projeleri olan, eserleri olan, böyle bir ufku olan başka bir insan tanımadım. Haydar Hoca'nın gerçekten çok değerli çalışmaları vardı. Son dönemlerde Atatürk aleyhinde karalamalar, iftiralar geliştiği bir dönemde Atatürk'le ilgili en kapsamlı ve en doğru bilgilerin yer aldığı Hoş Geldin Atatürk kitabını yazarak milletimizin gönlünde taht kurdu. Bu çok iyi bir zamanlamayla böyle bir kitap yayınladı. Sonra Haydar Baş Hoca çok iyi bir din adamıydı ve başta Ehl-i Beyt olmak üzere bu konuda çok eserler yazdı. Yani hem siyasi hem de dini böyle doğru yönde eserleri olan başka bir lider Türk siyasetinde yoktur."

Ani vefatı bizi derinden üzdü

Prof. Dr. Haydar Baş'ın ülkenin esas sorunları üzerine ayağı yere basan ve ufku olan tezlerinin olduğuna dikkat çeken Devlet ve Orman eski Bakanı Hasan Ekinci şöyle devam etti:

"O'nun karakteri olan milli duruşu bağımsızlık vurgusu gönüllere taht kurmuştur. Ayrıca ülkemizin içine düştüğü ekonomik çıkmazın çözümünün Milli Ekonomi Modeli olduğunu ortaya koymuştur. Bu tezi yalnızca Türkiye'ye değil, Rusya'ya ve Avrupa'ya bile kabul ettirdi. Rahmetli Haydar Baş, hem ilim adamıydı, hem bilim adamıydı, hem din adamıydı, hem de devlet adamıydı. Bu projelerini gerçekleştirmek için Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde söz sahibi olmak istemiştir. Bu hedeflerini gerçekleştirmek ve daha geniş kitlelere ulaşmak için parlamentoda olmayı arzu ediyordu. Ancak dünyanın hiçbir yerinde olmayan yüzde 10 barajı buna imkân vermemiştir.

Parlamentoya girmesi çok faydalı olurdu, bunu bildiğim için Demokrat Parti'yle beraber bir ittifak halinde girmesine yardımcı oldum. Demokrat Parti ile ittifak umut oldu. Fakat 28 Şubat atmosferi iki partinin birlikteliği barajı geçmeye yetmemiştir. Parlamentoya girebilseydi daha büyük hizmetleri olabilirdi.

Son dönemde ise parlamenter sistem değişmiştir, Millet İttifakı ve Cumhur İttifakı oluşmuştur. Yüzde 10 barajı ittifaklar için kalmamıştır. Prof. Dr. Haydar Baş ise Millet İttifakı'ndan davet edilmiştir. Listelere konacağına da söz verilmişti. Ancak sonradan nereden konmuşsa takoz konmuş ve ittifaka dâhil edilmemiştir. O ittifak engellenmese belki bugün Haydar Hoca parlamentoda olacaktı ve Türkiye siyasetine yeni bir ufuk çizebilecekti.

Bu olay O'nu derinden üzmüştü. Ben de çok üzüldüm. Her şeyi de bir ağabey ve bakan olarak benimle paylaşırdı. Millet İttifakı içine girebilseydi kendisi ve partisi Meclis'te olacaktı. Bugünkü Meclis aritmetiği değişmiş olacaktı. Sayın Prof. Dr. Haydar Baş'ın böyle ani vefatına ben  de çok üzüldüm, milletimiz de üzüldü. Rahmetliyi herkes seviyordu, çünkü dolu dolu bir siyasetçiydi. Milletimizin, ailesinin ve sevdiklerinin başı sağ olsun. Mekânı cennet olsun."