Fransa MEM bloğuna girmek üzere

Bir medya kuruluşunun görevi sabahtan akşama kadar yorumsuz olarak bir terörist kovalama görüntüsü vermek olmamalı, ya da bir siyaset adamının görevi yaşanan olaylar hakkında hiçbir mantıklı değerlendirme yapmadan, diğer insanların yaptığı gibi sadece terör protesto eylemlerine göstermelik olarak katılmak olmamalı?Nasıl bir siyaset adamı olmalı sorusunun cevabını geçtiğimiz Cumartesi günü canlı yayına çıkarak Fransa'da yaşanan terör eyleminin perde arkasını, asıl maksadını bütün gerçekleriyle beraber ortaya koyan Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın şahsında bulmaktayız.Nasıl bir medya sorusunun cevabını ise bu doğru yorum ve analizlere ekranlarını ayıran, yalan yanlış haberlere yer vermeyen Meltem TV, Mesaj TV, Kadırga ve Köy TV gibi diyebiliriz.Prof. Dr. Baş, yaptığı değerlendirmede Fransa'da yaşanan terör eylemlerinin çizilen karikatürlerle ya da İslam'la ve Müslüman'la alakası olmadığını belirtti.Sayın Baş olayın perde arkasında askeri, ekonomik ve de siyasi konularda bağımsız bir karaktere bürünen Fransa'nın, Milli Ekonomi Modeli'ni uygulayan ve gerçek bir milli devlet haline gelen Rusya ile işbirliğini geliştirmesinden duyulan rahatsızlık olduğunu ifade etti.Gerçekten de Fransa özellikle Avrupa Parlamentosu seçimlerinden sonra Rusya ile yakınlaşmaya başladı. Çünkü seçim sonuçlarında Parlamento'daki çoğunluğu "dünyada ABD'nin dayattığı kapitalizmle, Rusya'nın uyguladığı vatansever model arasında bir mücadele yaşanıyor" diyen Le Pen elde etmişti ve bunun üzerine mevcut Cumhurbaşkanı Hollande, "Fransız halkının verdiği mesajı aldık" demişti.Normal şartlarda bu terör eylemi eskiden olduğu gibi BOP kapsamında yeni bir hedefe yönelik bir saldırı olsaydı Fransa Cumhurbaşkanı terörü kınar ve adından bunu hangi hedef isteniyorsa ona yönelik olarak "bunu falanca İslami grup yaptı" diyerek kamuoyunu yönlendirirdi.Fakat dikkat ederseniz bu sefer böyle olmadı; Hollande, "Bu saldırının İslam'la, Müslüman'la bir alakası yok" dedi. Aynen geçtiğimiz yıllarda Rusya'da gerçekleştirilen Arap Baharı amaçlı terör eyleminde de Rusya Devlet Başkanı Putin'in açıkladığı gibi? Putin ülkesindeki dini liderleri toplayıp "bu saldırının İslam diniyle, Müslümanlarla bir alakası yoktur" demişti.Fransa ile Rusya'nın yakınlaşmasını, İslam görünümlü terör eylemlerine karşı ortaya koydukları bu duruştan da net olarak görebiliyoruz.Sayın Baş'ın dikkat çektiği bir önemli konu da, Fransa'daki terör eylemiyle Hindistan'da 2008 yılında gerçekleşen terör eylemlerinin benzerliği?Hatırlarsanız, 2008 yılının Kasım ayında teknelerle gelen silahlı kişiler lüks otellerde, bir restoranda, hastanelerde, tren istasyonunda otomatik silahlarla rasgele taramışlar ve bombalı eylemler yapmışlardı. Bu terör eylemlerinde 125 kişi ölmüş 300'ü aşkın kişi de yaralanmıştı.Tabi, saldırının zamanlaması çok ilginçti; Rusya'nın Milli Ekonomi Modeli'nin bir projesi olan "milli paralarla ticaret" projesini Çin ile uygulamaya başlamasından hemen sonra?Hindistan da bu şekilde ticaret yapmaya meyletmiş ve bu terör eylemine maruz kalmıştı. Milli paralarla ticaretin yaygınlaşmasının hangi ülkelere hangi global odaklara zarar verdiği belli?Bugün de Fransa'nın MEM bloğuna dahil olma konusunda adımlar attığını ve bunun ABD'de bulunan küresel sermayedarları rahatsız ettiği ortada?Ama nasıl bu global güçler Hindistan'ın Rusya ile ilişkilerine engel koyamadı ve Hindistan yaşadığı terör eyleminden çok kısa bir zaman sonra milli paralarla ticaret kervanına katıldıysa, ardından da Rusya ile 19 milyar dolarlık silah anlaşması, 10 milyon tonluk petrol anlaşması yaptıysa; yaşanan bu son terör saldırısı da Fransa'da aynı etkiyi yapacaktır.Bu terör eylemi Fransa'yı çıktığı bağımsızlık ve milli devlet olma yolundaki yolculuğunu asla engellemeyecektir. Fransa, Rusya'nın başını çektiği Avrasya Birliği'ne sıcak bakmaktadır ve Milli Ekonomi Modeli'ni tüm yönleriyle uygulamaya aday ülkedir. Fransa bu adımı attıktan sonra Sayın Baş'ın da altını çizdiği gibi Almanya, İtalya ve diğer bütün AB ülkeleri de bu kapıdan gireceklerdir.Bir Rus bilim adamının da ifade ettiği gibi dünya Prof. Dr. Haydar Baş'ın modeline kendiliğinden gelecektir, gelmeye de mecburdur.