Muhammed Çelebi Sultan
Muhammed Çelebi Sultan'ın meşhur hallerinden biri de, Hızır aleyhisselamla çok görüşüp, sohbet etmesidir. Bâzan evinde otururken karşıda bulunan Eğridir Gölüne dikkatle bakar ve birini bekler gibi dururdu. Hızır aleyhisselam göl üzerinden yürüyerek yanına gelirdi. Görüşüp sohbet ederler, sonra yine geldiği gibi su üzerinden giderdi. Bu hâli çok görülmüştür. Halîfelerinden Âlimi Rabbânî Dâvûd Efendi; "Hızır aleyhisselamla böyle görüştüklerine defâlarca şâhid oldum" diye anlatmıştır.
Şeyh Hazretlerinin çiftliğinde değirmeni olan bir ortağı vardı. Köyünde bu değirmeni çalıştırarak geçimini temin ederdi. Köyün ileri gelenlerinden birinin de değirmeni vardı. Bu kimse sâdece benim değirmenim çalışsın diye o kimsenin değirmeninin oluğuna taş bırakır çalışmasına mani olurdu. Bu durumu Muhammed Çelebi Sultan Hazretlerine birkaç defâ açıp zulme uğradığını söyledi. Adam da bu işinden bir türlü vazgeçmedi. Bir gün gene şikâyet etti. Muhammed Çelebi Sultan Hazretleri; "Ayruk (gayn) etmesün" buyurdu ve başka söz söylemedi. Şikâyette bulunan kimse bu sözden pek bir şey anlayamadı. Hattâ talebelere şeyh hazretleri fazla bir şey söylemedi ve kâdıya (hâkime) gödermedi diye yakındı. Talebeler şeyh hazretleri sana ne buyurdu diye sordular. O da; "Ayruk etmesün" dediğini söyledi. Talebeler bu sözü duyunca; "Öyleyse söz tamam oldu. Artık kurtuldun. Var git sen artık işin sonunu gözle" diye teselli etti. O kimse değirmenine gidip baktığında, değirmenin suyunun taştığını ve dışarı aktığını gördü.
Muhammed Çelebi Sultan'ın meşhur hallerinden biri de, Hızır aleyhisselamla çok görüşüp, sohbet etmesidir. Bâzan evinde otururken karşıda bulunan Eğridir Gölüne dikkatle bakar ve birini bekler gibi dururdu. Hızır aleyhisselam göl üzerinden yürüyerek yanına gelirdi. Görüşüp sohbet ederler, sonra yine geldiği gibi su üzerinden giderdi. Bu hâli çok görülmüştür. Halîfelerinden Âlimi Rabbânî Dâvûd Efendi; "Hızır aleyhisselamla böyle görüştüklerine defâlarca şâhid oldum" diye anlatmıştır.
Şeyh Hazretlerinin çiftliğinde değirmeni olan bir ortağı vardı. Köyünde bu değirmeni çalıştırarak geçimini temin ederdi. Köyün ileri gelenlerinden birinin de değirmeni vardı. Bu kimse sâdece benim değirmenim çalışsın diye o kimsenin değirmeninin oluğuna taş bırakır çalışmasına mani olurdu. Bu durumu Muhammed Çelebi Sultan Hazretlerine birkaç defâ açıp zulme uğradığını söyledi. Adam da bu işinden bir türlü vazgeçmedi. Bir gün gene şikâyet etti. Muhammed Çelebi Sultan Hazretleri; "Ayruk (gayn) etmesün" buyurdu ve başka söz söylemedi. Şikâyette bulunan kimse bu sözden pek bir şey anlayamadı. Hattâ talebelere şeyh hazretleri fazla bir şey söylemedi ve kâdıya (hâkime) gödermedi diye yakındı. Talebeler şeyh hazretleri sana ne buyurdu diye sordular. O da; "Ayruk etmesün" dediğini söyledi. Talebeler bu sözü duyunca; "Öyleyse söz tamam oldu. Artık kurtuldun. Var git sen artık işin sonunu gözle" diye teselli etti. O kimse değirmenine gidip baktığında, değirmenin suyunun taştığını ve dışarı aktığını gördü.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.