AKP iktidarının devlet ve milletimizi sürüklediği “vahim vaziyet”i anlamak için her türlü emare ortaya çıkmıştır, apaçıktır.
Gökten taş yağmasından daha ayan alametleri yaşıyoruz hep beraber!
Toplumsal emarelere bakın:
Kimliksizlik,
Görgüsüzlük,
Tatminsizlik,
Huzursuzluk,
Ahlaksızlık,
Asayişsizlik,
Şehit üstüne şehit,
Cenaze üstüne cenaze,
Bölünme,
Parçalanma,
Kavga,
Terör,
İçeride dalaş, dışarıda savaş…
Tarımdan-sanayiye iktisadî hayatımıza
bakın:
Borç,
Batak,
Faiz,
İcra,
Parasızlık,
İşsizlik,
Yokluk,
Yoksulluk,
Perişanlık,
Bereketsizlik…
Devlet ve milletin en üst düzeyindeki erkan ve idare ahvaline bakın:
Atışma,
Dalaşma,
Sataşma,
Çözümsüz, kof ve kuru gürültü,
Birbirlerine adam muamelesini dahi çok görme…
Bir eli yağda bir eli balda iktidara yakın ve besleme çevreye atf-ı nazar edin:
Rant,
Hortumculuk,
İhale kapmaca,
Köşe dönmece,
Yolsuzluk,
Peşkeş…
Bunlardan başka hangi alametlerin zahir olması gerekiyor. Yetmez mi ayıkmak için?!
Dini hayatta istismar, batıla teslimiyet ve tam bir ölçüsüzlük,
Sağlıkta karmaşa,
Eğitimde keşmekeş,
Adalet, emniyet ve asayişte her an her şeyin olabildiği maalesef güvensiz-güvencesiz bir hayat yaşıyoruz.
Bölücülerin sırtı sıvazlanıyor, PKK teröristleriyle müzakere yapılıyor, komşularımızın evlerini-barklarını başlarına yıkan Amerikan ayartması darbeci eşkıyaya özel hizmet ve terör mühimmatı sağlanıyor; Türk işçisi-köylüsü ve çiftçine ise ananı al da git, gözünüzü toprak doyursun, devlet kapısı ekmek kapısı mı kardeşim restleri çekiliyor! Komşumuz Suriye’yi ateşe veren eşkıya türemelerine diledikleri Türk üniversitelerinden kontenjan ayarlanıyor, Türk milletinin evladı ise sınav engellemeleriyle ya kapıdan içeri sokulmuyor, yahut paran kadar okuyabilirsin deniliyor!
Sel olduğunda vatandaşın mezarı halini alabilen üç-beş beton yığını TOKİ konutuyla,
yağmur yağdığında veya güneş gördüğünde ikiye-üçe bölünen üç-beş km duble yolla,
seçim sandığı yaklaştığında kapıya bırakılan üç-beş paket makarna veya kömürle bütün bu vahim gidişatın üstünü örtebiliyor, görmezlikten gelebiliyor, bunca yanlış ve batılı hak görüyor, doğru gösteriyorsak; böyle bir toplumun defteri dürülmüş demektir.
Zerre kadar aklı, imanı ve iz’anı olanların, AKP iktidarı bağlamında ayıkmaları için her türlü alamet zuhur etmiştir.
CHP ve MHP’nin vaziyeti zaten malumdu, AKP’nin vaziyeti de artık sağır sultanlara bile malum oldu… Türk milleti, şayet dosdoğru bir çözüm ve birlik adresine yapışmazsa, bundan sonrası tufandır. Böyle bir adres var mı, neresi diye sormak bile abestir. 100’ü aşın dünya devleti, BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş’ın modeli ve kapısından çıkış ve çözüm devşirip kurtulurken; hala milletimizin çözüm mü var ki, aymazlığına düşme lüksü yoktur. Ecdadımız demiş ki, görene… Köre ne?!
Gökten taş yağmasından daha ayan alametleri yaşıyoruz hep beraber!
Toplumsal emarelere bakın:
Kimliksizlik,
Görgüsüzlük,
Tatminsizlik,
Huzursuzluk,
Ahlaksızlık,
Asayişsizlik,
Şehit üstüne şehit,
Cenaze üstüne cenaze,
Bölünme,
Parçalanma,
Kavga,
Terör,
İçeride dalaş, dışarıda savaş…
Tarımdan-sanayiye iktisadî hayatımıza
bakın:
Borç,
Batak,
Faiz,
İcra,
Parasızlık,
İşsizlik,
Yokluk,
Yoksulluk,
Perişanlık,
Bereketsizlik…
Devlet ve milletin en üst düzeyindeki erkan ve idare ahvaline bakın:
Atışma,
Dalaşma,
Sataşma,
Çözümsüz, kof ve kuru gürültü,
Birbirlerine adam muamelesini dahi çok görme…
Bir eli yağda bir eli balda iktidara yakın ve besleme çevreye atf-ı nazar edin:
Rant,
Hortumculuk,
İhale kapmaca,
Köşe dönmece,
Yolsuzluk,
Peşkeş…
Bunlardan başka hangi alametlerin zahir olması gerekiyor. Yetmez mi ayıkmak için?!
Dini hayatta istismar, batıla teslimiyet ve tam bir ölçüsüzlük,
Sağlıkta karmaşa,
Eğitimde keşmekeş,
Adalet, emniyet ve asayişte her an her şeyin olabildiği maalesef güvensiz-güvencesiz bir hayat yaşıyoruz.
Bölücülerin sırtı sıvazlanıyor, PKK teröristleriyle müzakere yapılıyor, komşularımızın evlerini-barklarını başlarına yıkan Amerikan ayartması darbeci eşkıyaya özel hizmet ve terör mühimmatı sağlanıyor; Türk işçisi-köylüsü ve çiftçine ise ananı al da git, gözünüzü toprak doyursun, devlet kapısı ekmek kapısı mı kardeşim restleri çekiliyor! Komşumuz Suriye’yi ateşe veren eşkıya türemelerine diledikleri Türk üniversitelerinden kontenjan ayarlanıyor, Türk milletinin evladı ise sınav engellemeleriyle ya kapıdan içeri sokulmuyor, yahut paran kadar okuyabilirsin deniliyor!
Sel olduğunda vatandaşın mezarı halini alabilen üç-beş beton yığını TOKİ konutuyla,
yağmur yağdığında veya güneş gördüğünde ikiye-üçe bölünen üç-beş km duble yolla,
seçim sandığı yaklaştığında kapıya bırakılan üç-beş paket makarna veya kömürle bütün bu vahim gidişatın üstünü örtebiliyor, görmezlikten gelebiliyor, bunca yanlış ve batılı hak görüyor, doğru gösteriyorsak; böyle bir toplumun defteri dürülmüş demektir.
Zerre kadar aklı, imanı ve iz’anı olanların, AKP iktidarı bağlamında ayıkmaları için her türlü alamet zuhur etmiştir.
CHP ve MHP’nin vaziyeti zaten malumdu, AKP’nin vaziyeti de artık sağır sultanlara bile malum oldu… Türk milleti, şayet dosdoğru bir çözüm ve birlik adresine yapışmazsa, bundan sonrası tufandır. Böyle bir adres var mı, neresi diye sormak bile abestir. 100’ü aşın dünya devleti, BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş’ın modeli ve kapısından çıkış ve çözüm devşirip kurtulurken; hala milletimizin çözüm mü var ki, aymazlığına düşme lüksü yoktur. Ecdadımız demiş ki, görene… Köre ne?!
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019