Suriye’ydi, terör gündemiydi derken arada kaçan önemli bir gündem maddesi vardı. Ne zamandır yazmayı planlıyordum ama yaşanan sıcak gelişmelerden dolayı ancak bugüne fırsat bulabildim.
Gürcistan’da parlamento seçimleri yapıldı ve batı yanlısı Mihail Saakaşvili’nin Birleşik Ulusal Partisi yüzde 40’ta kalarak seçimi kaybetti.
Seçimin galibi, Rusya’nın desteklediği, lideri Bidzina Ivanişvili’nin olduğu “Gürcistan Hayali” oldu. Gürcistan Hayali, yüzde 54 oy aldı. Yeni Gürcü lider, yaptığı ilk açıklamada, Rusya ile normalleşme dönemine gireceğini belirtti.
Saakaşvili’nin partisi, 2003 yılında ABD’nin desteğiyle gerçekleşen “Gül Devrimi” ile iktidar koltuğuna oturmuş ve o günden bu yana ABD yanlısı, Rus karşıtı bir politika sergilenmişti.
Geçtiğimiz yıllarda batının gazıyla Rusya’ya kafa tutan Gürcistan, Rusya’nın Gürcistan’a girmesi ve sert müdahalesi sonucunda geri adım atmak durumunda kalmıştı.
Yıllardır batı karşısında ciddi bir varlık ortaya koyamayan Rusya, Gürcistan konusunda batı ile yapılan bilek güreşini kazanarak dünyanın artık tek kutuplu bir dünya olmadığını ispatlamıştı.
Gerek Gürcistan’da Rus yanlı siyasi hareketin iktidar koltuğuna oturması, gerekse Rusya’nın ve Çin’in desteğini alan Suriye’nin batılı ülkeler tarafından işgal edilememesi, Rusya’nın sadece askeri konularda değil, diplomatik konularda da başarılı olduğunu göstermektedir.
Artık ABD’nin, İsrail’in, İngiltere’nin, Fransa’nın, Almanya’nın ve diğer batılı ülkelerin ayak oyunlarına, kirli tezgahlarına cevap verebilen, yeni hamleler geliştirebilen, hatta birçok konularda da onlardan bir adım önde olan bir Rusya var.
Peki, bu aktarmaya çalıştıklarımın Türkiye ile alakası nedir?
Dünya, artık tek kutuplu değil. Sözü geçen tek ülke ABD değil. Rusya özellikle de Putin’in iktidarından sonra, askeri sahada, ekonomide, siyasette, diplomaside, hukukta, uluslar arası kuruluşlarda kısaca her sahada “ben de varım” diyor.
Dünyanın önemli güçlerinden Çin de Rusya’yla beraber hareket ediyor.
Birçok ülke ise bu ülkelerden aldıkları cesaretle ABD hegemonyasına dur demeye hazırlanıyor.
Zaten ABD’nin BOP işgallerine devam etmesini engelleyen en büyük gelişmede budur.
ABD, düşmanlarının eski düşmanlar olmadığını gayet iyi biliyor ve her noktada tedirginlik yaşıyor.
İşte bu noktada Türk siyasilere uyarımız, bugüne kadar güttükleri ABD ve AB yanlı politikaların bundan sonra pek fayda sağlamayacağıdır.
Türkiye tek kutuplu dünyanın yok olduğunu çok kutuplu bir dünyaya geçiş sağlandığını kavramalıdır ve bütün iç ve dış politikasını bu yeni gelişmelere göre yeniden dizayn etmelidir.
Bundan sonra BOP’ta ABD’nin yanında yer almak tehlikeli olacaktır.
Hatta Suriye gibi ülkelere ABD’nin çıkarları uğruna savaş ilan edilmesi tedavisi mümkün olmayacak çok büyük sıkıntılara yol açacaktır.
Türkiye’nin bu dönemde yapacağı en doğru siyaset, milli çıkarlar doğrultusunda hareket etmesi, milli projeler hayata geçirmesi ve çok kutuplu dünyanın avantajlarından istifade ederek, kutuplardan biri hatta en üstünü olmanın gayretini göstermesidir.
Rusya Milli Ekonomi Modeli’ni baz alarak bunu başarabildiyse, binlerce yıllık geçmişi olan, dünyaya adaletle hükmetme tecrübesine sahip Türk milleti neden bunu başarmasın.
Gürcistan’da parlamento seçimleri yapıldı ve batı yanlısı Mihail Saakaşvili’nin Birleşik Ulusal Partisi yüzde 40’ta kalarak seçimi kaybetti.
Seçimin galibi, Rusya’nın desteklediği, lideri Bidzina Ivanişvili’nin olduğu “Gürcistan Hayali” oldu. Gürcistan Hayali, yüzde 54 oy aldı. Yeni Gürcü lider, yaptığı ilk açıklamada, Rusya ile normalleşme dönemine gireceğini belirtti.
Saakaşvili’nin partisi, 2003 yılında ABD’nin desteğiyle gerçekleşen “Gül Devrimi” ile iktidar koltuğuna oturmuş ve o günden bu yana ABD yanlısı, Rus karşıtı bir politika sergilenmişti.
Geçtiğimiz yıllarda batının gazıyla Rusya’ya kafa tutan Gürcistan, Rusya’nın Gürcistan’a girmesi ve sert müdahalesi sonucunda geri adım atmak durumunda kalmıştı.
Yıllardır batı karşısında ciddi bir varlık ortaya koyamayan Rusya, Gürcistan konusunda batı ile yapılan bilek güreşini kazanarak dünyanın artık tek kutuplu bir dünya olmadığını ispatlamıştı.
Gerek Gürcistan’da Rus yanlı siyasi hareketin iktidar koltuğuna oturması, gerekse Rusya’nın ve Çin’in desteğini alan Suriye’nin batılı ülkeler tarafından işgal edilememesi, Rusya’nın sadece askeri konularda değil, diplomatik konularda da başarılı olduğunu göstermektedir.
Artık ABD’nin, İsrail’in, İngiltere’nin, Fransa’nın, Almanya’nın ve diğer batılı ülkelerin ayak oyunlarına, kirli tezgahlarına cevap verebilen, yeni hamleler geliştirebilen, hatta birçok konularda da onlardan bir adım önde olan bir Rusya var.
Peki, bu aktarmaya çalıştıklarımın Türkiye ile alakası nedir?
Dünya, artık tek kutuplu değil. Sözü geçen tek ülke ABD değil. Rusya özellikle de Putin’in iktidarından sonra, askeri sahada, ekonomide, siyasette, diplomaside, hukukta, uluslar arası kuruluşlarda kısaca her sahada “ben de varım” diyor.
Dünyanın önemli güçlerinden Çin de Rusya’yla beraber hareket ediyor.
Birçok ülke ise bu ülkelerden aldıkları cesaretle ABD hegemonyasına dur demeye hazırlanıyor.
Zaten ABD’nin BOP işgallerine devam etmesini engelleyen en büyük gelişmede budur.
ABD, düşmanlarının eski düşmanlar olmadığını gayet iyi biliyor ve her noktada tedirginlik yaşıyor.
İşte bu noktada Türk siyasilere uyarımız, bugüne kadar güttükleri ABD ve AB yanlı politikaların bundan sonra pek fayda sağlamayacağıdır.
Türkiye tek kutuplu dünyanın yok olduğunu çok kutuplu bir dünyaya geçiş sağlandığını kavramalıdır ve bütün iç ve dış politikasını bu yeni gelişmelere göre yeniden dizayn etmelidir.
Bundan sonra BOP’ta ABD’nin yanında yer almak tehlikeli olacaktır.
Hatta Suriye gibi ülkelere ABD’nin çıkarları uğruna savaş ilan edilmesi tedavisi mümkün olmayacak çok büyük sıkıntılara yol açacaktır.
Türkiye’nin bu dönemde yapacağı en doğru siyaset, milli çıkarlar doğrultusunda hareket etmesi, milli projeler hayata geçirmesi ve çok kutuplu dünyanın avantajlarından istifade ederek, kutuplardan biri hatta en üstünü olmanın gayretini göstermesidir.
Rusya Milli Ekonomi Modeli’ni baz alarak bunu başarabildiyse, binlerce yıllık geçmişi olan, dünyaya adaletle hükmetme tecrübesine sahip Türk milleti neden bunu başarmasın.
Murat Çabas / diğer yazıları
- ‘AKP sebep, enflasyon sonuç’ / 04.05.2024
- Asgari ücret artmadı, enflasyon arttı! / 03.05.2024
- Taksim Meydanı, emekçilere neden kapalı? / 01.05.2024
- Vizesiz seyahat derken vizeyle hayal oldu! / 30.04.2024
- Bakan Şimşek’e göre sıkıntılar geride kalmış! / 27.04.2024
- Hükümetin enflasyonla mücadelesi millete zarar veriyor / 26.04.2024
- Vatandaşın refahı için maaşa zam yapmamak! / 24.04.2024
- Bugün ulusal egemenliği kazandığımız gün / 23.04.2024
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Asgari ücret artmadı, enflasyon arttı! / 03.05.2024
- Taksim Meydanı, emekçilere neden kapalı? / 01.05.2024
- Vizesiz seyahat derken vizeyle hayal oldu! / 30.04.2024
- Bakan Şimşek’e göre sıkıntılar geride kalmış! / 27.04.2024
- Hükümetin enflasyonla mücadelesi millete zarar veriyor / 26.04.2024
- Vatandaşın refahı için maaşa zam yapmamak! / 24.04.2024
- Bugün ulusal egemenliği kazandığımız gün / 23.04.2024
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024