Haydin Bursa'ya Cem olmaya

Tarihin kırılma noktasında yön arayan özelde ülkemiz genelde Türk-İslam dünyası dün Bursa'da başlayan ''Uluslararası Ehl-i Beyt Sempozyumu"nun diriltici nefesine ne kadar da muhtaç. Evet, sevgili okurlar bu diriltici nefesten pay alabilme adına iki gündür Bursa'dayız... Ehl-i Beyt nefesini yudumlamaya, dirilmeye, bir olmaya, diri olmaya geldik Bursa'ya. Dünyanın dört bir ülkesinden 400'e yakın bilim adamının teşrif edip tebliğ sunduğu sempozyum, aydınlık günlerin habercisi olacak inşallah.

Ne zaman Ehl-i Beyt sözünü duysam hep Cemal Safi'nin aşağıdaki dörtlüğü gelir aklıma:

Aşkıyla tutuştum nur cemalinin Muhammed sevenin can eviyim ben.

Hasan Hüseyin'in ¡mam Ali'nin Yandığı ateşin aleviyim ben!..

Ya Ali'yiz, ya Fatıma

Ehl-i Beyt sevgisi kanımızda var sevgili okurlar. Bakınız Türk milletinin aile yapısına; her aile ya Ali, ya Fatıma, ya Hasan, ya Hüseyin adları muhakkak vardır. Onlara binlerce can feda. Onlardır bizim yaşam kaynağımız, tadımız, lezzetimiz. Onlarsız hayat koskocaman bir hiçten ibarettir. Türk milleti Ehl-i Beyt'in nefesi ile İslam oldu, şeref buldu. Medeniyetimizin hamurkârı Ehl-i Beyt sevgisi ve himmetiyle kardeş olduk, bir olduk, can olduk, tek millet olduk. Bugün bu birlik ve dirliğe dünkünden daha fazla muhtaç olduğumuz gün gibi aşikârdır. Mayamız bu sevda, hamurkârımız bu kutlu eller.

Bu diriltici nefesi bizlere ve milletimize aşılayan sevgili, baş tacı hocamız Prof. Dr. HAYDAR BAŞ Bey'e buradan binlerce selam.

İzmirli şairimiz Şerif Mengütemür Bey'in Ehl-i Beyt şiiriyle bitirelim:

EHL-İ BEYT

Muhammed Mustafa'nın olmazsa olmazıdır,

Ali ile Fatıma Hasan ile Hüseyin.

Daim Levhi Mahfuzda silinmez bir yazıdır,

Ali ile Fatıma Hasan ile Hüseyin.

Üç ayetlik sure-i Kevser Hakk'tan kanıttır,

Epter diyen eptere Kuran'daki yanıttır.

Ehli Beyt'e meyilli kalplerdeki anıttır,

Ali ile Fatıma Hasan ile Hüseyin.

Ezelden ebede dek feyz membaı himmete,

Veda Hutbesiyle bir geçirildi zimmete.

Bin dört kusur yıllık emanettir ümmete,

Ali ile Fatıma Hasan ile Hüseyin.

Şerif şefaatine vuslat olsun telaşın,

Muhtaç olmayan mahlûk mevcut mu düşün-taşın Bekasına vesile muhterem HAYDAR BAŞ'ın,

Ali ile Fatıma Hasan ile Hüseyin.