Irak'ın kuzeyinde kurulan yapının Suriye'deki parçası hızla inşa ediliyor.
Bu kapsamda herkes işin içinde.
Başta ABD olmak üzere Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya ve Danimarka çeşitli unsurlarıyla terör örgütü PKK uzantısı YPG-PYD'yle ortak operasyonlar düzenliyor Suriye'de.
Çok ön planda olmasa da asıl oyun kurucu ise elbette İsrail.
Çünkü her gelişme İsrail'i vaat edilmiş topraklar (Arz-ı Mevud) emellerine bir adım daha yakınlaştırıyor.
Üstelik bu hedeflerine ulaşmak için imkân ve kabiliyetlerinden en fazla istifade ettikleri ülke ise maalesef Türkiye. Maalesef diyorum çünkü Yahudilerin Arz-ı Mevud hedefleri Türkiye topraklarının bir kısmını da kapsıyor.
Yani Irak ile başlayan şimdi Suriye ile devam eden Arz-ı Mevud planları görünen o ki Türkiye ve İran ile tamamlanacak.
Bugün Irak ve Suriye'de yaşanan gelişmelerin temelleri yıllardır Türkiye'de de atıldı ve Güneydoğu'da bugünkü vahim manzara ortaya çıktı.
21 Mayıs'ta Emniyet Genel Müdürlüğü iki il valiliğine gönderdiği 'gizli' ibareli yazıda IŞİD terör örgütü tarafından Türkiye'ye atılan füzelerin amacının insanların bu bölgeyi terk etmesini sağlamak olduğu belirtiliyordu.
Yazıda, Halkın burayı boşaltması halinde sınır hattında bekleyen örgüt üyeleri buralara sızacak deniliyordu.
Emniyet'in kısa süre önce gönderdiği uyarı yazısında ifade edilenleri Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş yıllardır söylüyor.
Geçtiğimiz yıl Aralık ayındaki bir konuşmasında ise Prof. Dr. Haydar Baş şunları söylemişti:
"Farklı bir işgal yöntemi yaşıyoruz. Adı Arap Baharına dahil olmuş ülkeler arasına girmese de Anadolu'nun güneydoğusunda vatandaşlar çıkan olaylar nedeniyle sessizce ilçeleri terk ediyor ve buralara Peşmerge yerleşiyor. Kısaca Güneydoğu parçalanıyor.
Arz-ı Mevud içinde yer alan Güneydoğu, Türk vatandaşlarından arındırılıyor. Kısa bir süre sonra elimizden çıkan yerlerin gösterildiği haritalar önümüze konacak. Tıpkı üçe bölünmüş Irak'ın, aşiretlere ayrılmış Libya'nın ya da şu anda belki onlarca farklı gurubun pay kavgasına girdiği Suriye topraklarının yer aldığı haritalar gibi..."
Emniyet'in 'gizli' ibareli gönderdiği yazıyla uyardığı bu konuyu ve daha fazlasını yazılarında ve konuşmalarında aylar öncesinden dile getiren Prof. Dr. Haydar Baş'ın öngörüleri dikkate alınsaydı bugün Türkiye içinde bulunduğu acziyeti yaşamak zorunda kalmayacaktı.
2015 yılının son günü katıldığı bir programda ise Prof. Dr. Baş, "Öyle oyunlar oynanıyor ki, Kobani'de Büyük İsrail'in temelleri atıldı. Şimdi genişliyor. Bunu görmedinse; körsün, sağırsın" demişti.
11 Kasım 2010'daki bir başka konuşmasında "Eğer bu gaflet devam ederse Türkiye'nin yarını Filistin gibi olur" temel tespitini yapan Prof. Dr. Haydar Baş şu kritik uyarıda bulunmuştu:
"Eğer bu gaflet devam ederse Türkiye'nin yarını yeminle konuşuyorum bir Filistin olur. Bizi hiç kimse de kurtarmaz. Niye? Çünkü bu coğrafya üzerinde çok ama çok millet ve devletlerin hesabı var."
Yaşadığımız her şey Prof. Dr. Haydar Baş'ı haklı çıkarıyor.
Haçlı planları hızla hedeflerine doğru ilerlerken hedefteki ülkelerden biri olan Türkiye'nin bir Irak, bir Filistin olmasını istemiyorsak, Bağımsız Türkiye Partisi'ni iktidar etmeye ve Türkiye'yi Prof. Dr. Haydar Baş'a teslim etmeye mecburuz.
Bu kapsamda herkes işin içinde.
Başta ABD olmak üzere Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya ve Danimarka çeşitli unsurlarıyla terör örgütü PKK uzantısı YPG-PYD'yle ortak operasyonlar düzenliyor Suriye'de.
Çok ön planda olmasa da asıl oyun kurucu ise elbette İsrail.
Çünkü her gelişme İsrail'i vaat edilmiş topraklar (Arz-ı Mevud) emellerine bir adım daha yakınlaştırıyor.
Üstelik bu hedeflerine ulaşmak için imkân ve kabiliyetlerinden en fazla istifade ettikleri ülke ise maalesef Türkiye. Maalesef diyorum çünkü Yahudilerin Arz-ı Mevud hedefleri Türkiye topraklarının bir kısmını da kapsıyor.
Yani Irak ile başlayan şimdi Suriye ile devam eden Arz-ı Mevud planları görünen o ki Türkiye ve İran ile tamamlanacak.
Bugün Irak ve Suriye'de yaşanan gelişmelerin temelleri yıllardır Türkiye'de de atıldı ve Güneydoğu'da bugünkü vahim manzara ortaya çıktı.
21 Mayıs'ta Emniyet Genel Müdürlüğü iki il valiliğine gönderdiği 'gizli' ibareli yazıda IŞİD terör örgütü tarafından Türkiye'ye atılan füzelerin amacının insanların bu bölgeyi terk etmesini sağlamak olduğu belirtiliyordu.
Yazıda, Halkın burayı boşaltması halinde sınır hattında bekleyen örgüt üyeleri buralara sızacak deniliyordu.
Emniyet'in kısa süre önce gönderdiği uyarı yazısında ifade edilenleri Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş yıllardır söylüyor.
Geçtiğimiz yıl Aralık ayındaki bir konuşmasında ise Prof. Dr. Haydar Baş şunları söylemişti:
"Farklı bir işgal yöntemi yaşıyoruz. Adı Arap Baharına dahil olmuş ülkeler arasına girmese de Anadolu'nun güneydoğusunda vatandaşlar çıkan olaylar nedeniyle sessizce ilçeleri terk ediyor ve buralara Peşmerge yerleşiyor. Kısaca Güneydoğu parçalanıyor.
Arz-ı Mevud içinde yer alan Güneydoğu, Türk vatandaşlarından arındırılıyor. Kısa bir süre sonra elimizden çıkan yerlerin gösterildiği haritalar önümüze konacak. Tıpkı üçe bölünmüş Irak'ın, aşiretlere ayrılmış Libya'nın ya da şu anda belki onlarca farklı gurubun pay kavgasına girdiği Suriye topraklarının yer aldığı haritalar gibi..."
Emniyet'in 'gizli' ibareli gönderdiği yazıyla uyardığı bu konuyu ve daha fazlasını yazılarında ve konuşmalarında aylar öncesinden dile getiren Prof. Dr. Haydar Baş'ın öngörüleri dikkate alınsaydı bugün Türkiye içinde bulunduğu acziyeti yaşamak zorunda kalmayacaktı.
2015 yılının son günü katıldığı bir programda ise Prof. Dr. Baş, "Öyle oyunlar oynanıyor ki, Kobani'de Büyük İsrail'in temelleri atıldı. Şimdi genişliyor. Bunu görmedinse; körsün, sağırsın" demişti.
11 Kasım 2010'daki bir başka konuşmasında "Eğer bu gaflet devam ederse Türkiye'nin yarını Filistin gibi olur" temel tespitini yapan Prof. Dr. Haydar Baş şu kritik uyarıda bulunmuştu:
"Eğer bu gaflet devam ederse Türkiye'nin yarını yeminle konuşuyorum bir Filistin olur. Bizi hiç kimse de kurtarmaz. Niye? Çünkü bu coğrafya üzerinde çok ama çok millet ve devletlerin hesabı var."
Yaşadığımız her şey Prof. Dr. Haydar Baş'ı haklı çıkarıyor.
Haçlı planları hızla hedeflerine doğru ilerlerken hedefteki ülkelerden biri olan Türkiye'nin bir Irak, bir Filistin olmasını istemiyorsak, Bağımsız Türkiye Partisi'ni iktidar etmeye ve Türkiye'yi Prof. Dr. Haydar Baş'a teslim etmeye mecburuz.
Orhan Dede / diğer yazıları
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Oylar AKP’ye zoraki gitmiş! / 12.08.2023
- Ya o rüzgâr hiç esmezse… / 11.08.2023
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Oylar AKP’ye zoraki gitmiş! / 12.08.2023
- Ya o rüzgâr hiç esmezse… / 11.08.2023