‘İkiyüzlü olan ne kötü kuldur!’

OKAN EGESEL

İmam Seccad (a.s), Allah'ın şöyle buyurduğunu buyurmuştur: "Ey Âdemoğlu! Sana farz kıldığım şeylerle amel et ki insanların en âbidi olasın."
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Her kim Allah'ın kendisine farz kıldığı şeyi yerine getirirse, insanların en âbid olanı sayılır."
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "İnsanların en âbid olanı farzları yerine getirendir."
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Allah'ın farzlarıyla amel ediniz ki insanların en takvalısı olasınız."
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Farzları yerine getirmek gibi hiçbir ibadet yoktur."
İmam Rıza (a.s) şöyle buyurmuştur: "İbadet; oruç ve namazın çokluğuyla değil, Allah'ın işi hususunda çok düşünmekledir."
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Bil ki, Allah katında kulların en efdali; hidayete ermiş hidayete çağıran adil imamdır."
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "İkiyüzlü olan kul ne de kötü bir kuldur! Bir yüzle bakar, bir yüzle sırt döner. Eğer Müslüman kardeşine bir nimet verilirse ona hased eder, eğer müptela olursa onu yalnız bırakır."
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Başlangıcı nutfe, sonu leş ve bu arada kendisine nasıl davranılacağını bilmeyen kul, ne de kötü bir kuldur."
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "İbadet için yaratıldığı halde dünya kendisini ahiretten gafil kılmış, dünyevî geçici arzulara ulaşmış ve neticede mutsuz olmuş kul, ne de kötü bir kuldur."
İmam Bâkır (a.s) şöyle buyurmuştur: "İnsan, haramdan bir mal edinirse, ne bir haccı kabul edilir, ne bir umresi ve ne de sıla-i rahimde bulunması... Hatta nutfe üzerinde bile kötü etkisi vardır."
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Tekebbür ve gurura kapılan ve büyük ve yüce mertebe sahibi Allah'ı unutan kul, ne de kötü bir kuldur."
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "İsyan ve tuğyan eden, Cebbar ve en üstün Allah'ı unutan kul ne de kötü bir kuldur."
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Eğer kul haram bir mal elde eder ve onu sadaka verirse kendisine bir ecir verilmez. Eğer onu infak ederse, Allah onun için kendisine bereket vermez ve kendisinden sonra sevk edicinin (yol azığının) kendisini ateşe davet etmesi dışında bir hak geride bırakmaz."
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Saptırıcı bir hevesi ve hor kılıcı nefsi olan kul ne de kötü bir kuldur."
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Allah'ın her gece Beyt'ül Mukaddes'in üzerinden, 'Her kim haram bir mal yerse Allah onun ne bir müstehabını ve ne de farzını kabul eder' diye feryat eden meleği vardır."
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Haram yemekle iç içe olan bir ibadet, kum üzere kurulu bir bina gibidir."
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Kendisini utanç ve aşağılığa sürükleyen tamaha sahip olan kul ne de kötü bir kuldur."
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Kulun alacaklılarına bir dirhem geri çevirmesi, bin yıl ibadet etmekten, bin köle azad etmekten, bin hac ve umre yerine getirmekten daha üstündür." (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).