İlerleme raporunu birkaç gündür sürekli gündemde tutmamdan sıkılmış olan okurlar olabilir diye yazıyorum. Bu rapor zaten milletimizin gündeminden düşürülmek isteniyor. Bu oyuna gelmeyip, ilerleme raporunun bütün yönlerini milletimizin bilmesi gerektiği düşüncesindeyim.
İlerleme raporunun kalabalık sayfaları arasına gizlenmiş olan mayınlardan biri de, Patriğin Ekümenik sıfatını kamusal alanda kullanmasının önünün açılmasını açıkça talep ediyor. Ayrıca başka bir maddede papazların azınlık okullarında ve devlet okullarında ders verme uygulamalarının da başlatılması talimatı veriliyor.
Bu isteklerle AB'nin bizden talepleri bitiyor mu? Hayır devam ediyor.
* AB, kiliselere uygulanan idari kısıtlamaların kaldırılmasını ve yurtdışından papazların getirilip kiliselere atanabilmesini istiyor.
* Azınlıklara her türlü serbestiyet getirilsin. Azınlıklar istedikleri gibi mülk edinsin, istedikleri gibi kendi okullarını, vakıflarını kursunlar.
* Katolikler ve Protestanlar da azınlık olarak kabul edilsin.
* Heybeliada papaz okulu açılsın.
* Bahailer de azınlık olarak kabul edilsin.
* Türkiye, Ermeni soykırım iddialarını tanısın. Ermeni sınırı açılsın. Türkiye, Ermenistan ile diplomatik ilişki kursun.
* Fırat ve Dicle suları ile bölgedeki barajlar AB yönetimine devredilsin.
* 500 bin Çingene'nin Türkiye'ye dönmesi sağlansın.
* Kürtlerin azınlık olduğu kabul edilsin. Kürtçe eğitim ve yayın alanlarındaki tüm tahditler kaldırılsın.
* Askerin etkisi savunma bütçesi dahil olmak üzere kısıtlansın. Askerler halka açık mekanlarda konuşma yapmasın, basına demeç vermesin ve dış politika, sosyal ve siyasi konularda açıklama yapmasınlar.
Bu şartlar gözönüne alındığında AB'nin bizden istemediği taviz kalmamış gibi görülüyor. Ama istemeyi unuttukları şartlar varsa bunları Aralık ayındaki toplantıda yeni şartlar olarak önümüze koyacaklardır.
Bu noktada medyamız ilerleme raporu konusunda sınıfta kalmıştır. Meltem Televizyonu Görsel medyada takdir edilmesi gereken bir gazetecilik olayına imza atmış ve 6 Ekim'de saat 14:00 sularında açıklanmaya başlayan ilerleme raporunu, 4-5 saat gibi bir süre sonra, raporun içinde bulunan mayınlı maddeler bütün açıklığıyla Türk halkının önüne sermiştir.
Bu ve benzeri gerçekleri milletimizin bütün çıplaklığıyla bilmesi gerekmektedir. Bu sayede milletimiz daha doğru tahlillerde bulunacak ve kararları daha doğru olacaktır.
Hükümetimiz bu şartları elinin tersiyle itip, silkinip kendine gelmesi, Türk'e ve Türk tarihine yaraşır politikalar belirlemesi milletimizin beklediğidir.
Ama üzülerek belirtiyorum ki, böyle olmaması çok muhtemeldir. Çünkü, AKP hükümetini içinden çıkaran hareket bir Kuvay-ı Milliye hareketi değildir ve bu hareketin başındaki lider de Kuvay- ı milliye'nin lideri değildir.
İlerleme raporunun kalabalık sayfaları arasına gizlenmiş olan mayınlardan biri de, Patriğin Ekümenik sıfatını kamusal alanda kullanmasının önünün açılmasını açıkça talep ediyor. Ayrıca başka bir maddede papazların azınlık okullarında ve devlet okullarında ders verme uygulamalarının da başlatılması talimatı veriliyor.
Bu isteklerle AB'nin bizden talepleri bitiyor mu? Hayır devam ediyor.
* AB, kiliselere uygulanan idari kısıtlamaların kaldırılmasını ve yurtdışından papazların getirilip kiliselere atanabilmesini istiyor.
* Azınlıklara her türlü serbestiyet getirilsin. Azınlıklar istedikleri gibi mülk edinsin, istedikleri gibi kendi okullarını, vakıflarını kursunlar.
* Katolikler ve Protestanlar da azınlık olarak kabul edilsin.
* Heybeliada papaz okulu açılsın.
* Bahailer de azınlık olarak kabul edilsin.
* Türkiye, Ermeni soykırım iddialarını tanısın. Ermeni sınırı açılsın. Türkiye, Ermenistan ile diplomatik ilişki kursun.
* Fırat ve Dicle suları ile bölgedeki barajlar AB yönetimine devredilsin.
* 500 bin Çingene'nin Türkiye'ye dönmesi sağlansın.
* Kürtlerin azınlık olduğu kabul edilsin. Kürtçe eğitim ve yayın alanlarındaki tüm tahditler kaldırılsın.
* Askerin etkisi savunma bütçesi dahil olmak üzere kısıtlansın. Askerler halka açık mekanlarda konuşma yapmasın, basına demeç vermesin ve dış politika, sosyal ve siyasi konularda açıklama yapmasınlar.
Bu şartlar gözönüne alındığında AB'nin bizden istemediği taviz kalmamış gibi görülüyor. Ama istemeyi unuttukları şartlar varsa bunları Aralık ayındaki toplantıda yeni şartlar olarak önümüze koyacaklardır.
Bu noktada medyamız ilerleme raporu konusunda sınıfta kalmıştır. Meltem Televizyonu Görsel medyada takdir edilmesi gereken bir gazetecilik olayına imza atmış ve 6 Ekim'de saat 14:00 sularında açıklanmaya başlayan ilerleme raporunu, 4-5 saat gibi bir süre sonra, raporun içinde bulunan mayınlı maddeler bütün açıklığıyla Türk halkının önüne sermiştir.
Bu ve benzeri gerçekleri milletimizin bütün çıplaklığıyla bilmesi gerekmektedir. Bu sayede milletimiz daha doğru tahlillerde bulunacak ve kararları daha doğru olacaktır.
Hükümetimiz bu şartları elinin tersiyle itip, silkinip kendine gelmesi, Türk'e ve Türk tarihine yaraşır politikalar belirlemesi milletimizin beklediğidir.
Ama üzülerek belirtiyorum ki, böyle olmaması çok muhtemeldir. Çünkü, AKP hükümetini içinden çıkaran hareket bir Kuvay-ı Milliye hareketi değildir ve bu hareketin başındaki lider de Kuvay- ı milliye'nin lideri değildir.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Oyları hunharca bölün… / 23.03.2024
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023