İmam Kazım’ın, İmam Mehdî hakkındaki hadisleri
İmamet makamındaki İmamların tamamının Hz. Mehdî (a.s.) hakkında buyurduğu hadisler mevcuttur
14.12.2023 17:49:00
Hasan Parlak
Hasan Parlak





İmamet makamındaki İmamların tamamının Hz. Mehdî (a.s.) hakkında buyurduğu hadisler mevcuttur.
İmam Mûsâ Kâzım (a.s.) şöyle buyurmuştur: Ali b. Ca'fer, kardeşi Mûsâ b. Ca'fer'den (aleyhisselâm) şöyle rivâyet etmiştir:
"Yedincinin (burada İmam kendini kastediyor) beşinci oğlu (İmam Mehdî) kaybolduğu zaman Allah için dininize sarılın, hiç kimse sizi, ondan ayırmayı başaramasın.
Oğulcuğum! Bu işin sahibi, mutlaka ortadan kaybolacaktır. Öyle ki, imamlık kurumuna inananlar bile bu inançlarından döneceklerdir.
Bilin ki, İmam'ın kaybolması, bir sınama aracıdır. Allah Azze ve Celle, bununla kullarını sınar. Eğer babalarınız ve atalarınız bundan daha doğru bir din bilselerdi, mutlaka ona uyarlardı.'
Dedim ki: 'Efendim, yedincinin beşinci oğlu kimdir?'
'Oğulcuğum! Akıllarınız bunu anlama hususunda yetersiz kalır, düşleriniz bunu taşıyamayacak kadar dar ve sınırlıdır. Fakat yaşarsanız, ona yetişirsiniz' buyurdu."
Ali b. Hamza anlatıyor:
"İmam Ca'fer es-Sâdık ve İmam Mûsâ Kâzım (üzerlerine selâm olsun) buyurmuşlardır ki:
Kâim Mehdî (a.s.) zuhûr ettiği zaman, daha önce yürürlükte olmayan üç hükmü yürürlüğe koyar: Zina eden yaşlı adamın ve zekâtı vermeyenin öldürülmesine hükmeder ve gölgesi olan her şeyde kardeşi kardeşe mirasçı yapar."
Yûnus b. Abdurrahmân rivâyet ediyor: "Mûsâ b. Ca'fer'in (a.s.) yanına gittim ve ona dedim ki: 'Ey Resûlullah'ın oğlu! Sen hak ile kâim olan mısın?'
Buyurdu ki: 'Ben hak ile kâimim. Ama yeryüzünü Allah düşmanlarından temizleyecek, daha önce zulüm ve zorbalıkla dolan dünyayı adaletle dolduracak Kâim, benim beşinci (kuşaktan) çocuğumdur.
Canından endişe ettiği için uzun bir süre kaybolacaktır. Ondan dolayı bazı topluluklar bu davadan dönecek, bazıları ise sebat edeceklerdir.
Bizden olan Kâim'in kayboluşu sırasında bizim ipimize sarılan, bizim velâyetimizde sebat eden, düşmanlarımızdan teberrî eden sevenlerimize ne mutlu!
Onlar bizden, biz de onlardanız. Onlar İmam olarak bizden râzıdırlar, biz de sevenlerimiz olarak onlardan râzıyız.
Ne mutlu onlara! Ne mutlu onlara! Allah'a yemin ederim ki, onlar kıyamet günü bizimle beraber aynı derecelerdedirler.'"
İMAM ALİ'YE OLAN HÜRMETİ
Râvi diyor ki: "İmam Mûsâ bin Ca'fer (a.s.) Emîrü'l-Mü'minîn Ali'nin (a.s.) kabrinin yanında şöyle diyordu: Selâm olsun sana ey Allah'ın velisi! Şehâdet ediyorum ki, şüphesiz sen ilk mazlum ve hakkı gasp edilen ilk şahıssın."
İMAM KÂZIM'IN, İMAM HÜSEYİN'E HÜRMETİ
İmam Rızâ (a.s.) buyurmuştur ki: "Babamın -Allah'ın selâmı üzerine olsun- Muharrem ayı girdiğinde güldüğü görülmezdi. On güne kadar sürekli gamlı ve mahzundu. Onuncu gün yani Aşura Günü olduğunda, o gün onun musibet, hüzün ve ağlama günü olurdu ve buyururdu ki: Bugün, öyle bir gündür ki, İmam Hüseyin bugünde şehâdete erişmiştir."
İmam Mûsâ Kâzım (a.s.) şöyle buyurmuştur: "İmam Hüseyin'in (a.s.) Fırat kıyısındaki mezarını, hakkını, hürmetini ve velâyetini bilerek ziyaret eden kimsenin alacağı en küçük sevap, geçmiş ve gelecek tüm günahlarının bağışlanmasıdır."
ALLAH'A HAKKIYLA KUL OLMA GAYRETİ
Tarihçi Ya'kubî, İmam Kâzım'ı anlatırken şunu yazar: "Mûsâ b. Ca'fer, kendi zamanının halkı arasında en çok ibâdet eden kimseydi."
Sa'd b. Ebû Halef, rivâyet eder: "Ebû'l-Hasan Mûsâ (aleyhisselâm), oğullarından bazısına dedi ki: Ey oğul! Dâima ciddi bir şekilde çalış. Sakın nefsinin Allah Azze ve Celle'ye ibâdet ve itaat hususunda eksik olduğunu aklından çıkarma. Çünkü hiç kimse Allah'a hakkıyla kulluk edemez." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Musa Kazım eserinden)
İmam Mûsâ Kâzım (a.s.) şöyle buyurmuştur: Ali b. Ca'fer, kardeşi Mûsâ b. Ca'fer'den (aleyhisselâm) şöyle rivâyet etmiştir:
"Yedincinin (burada İmam kendini kastediyor) beşinci oğlu (İmam Mehdî) kaybolduğu zaman Allah için dininize sarılın, hiç kimse sizi, ondan ayırmayı başaramasın.
Oğulcuğum! Bu işin sahibi, mutlaka ortadan kaybolacaktır. Öyle ki, imamlık kurumuna inananlar bile bu inançlarından döneceklerdir.
Bilin ki, İmam'ın kaybolması, bir sınama aracıdır. Allah Azze ve Celle, bununla kullarını sınar. Eğer babalarınız ve atalarınız bundan daha doğru bir din bilselerdi, mutlaka ona uyarlardı.'
Dedim ki: 'Efendim, yedincinin beşinci oğlu kimdir?'
'Oğulcuğum! Akıllarınız bunu anlama hususunda yetersiz kalır, düşleriniz bunu taşıyamayacak kadar dar ve sınırlıdır. Fakat yaşarsanız, ona yetişirsiniz' buyurdu."
Ali b. Hamza anlatıyor:
"İmam Ca'fer es-Sâdık ve İmam Mûsâ Kâzım (üzerlerine selâm olsun) buyurmuşlardır ki:
Kâim Mehdî (a.s.) zuhûr ettiği zaman, daha önce yürürlükte olmayan üç hükmü yürürlüğe koyar: Zina eden yaşlı adamın ve zekâtı vermeyenin öldürülmesine hükmeder ve gölgesi olan her şeyde kardeşi kardeşe mirasçı yapar."
Yûnus b. Abdurrahmân rivâyet ediyor: "Mûsâ b. Ca'fer'in (a.s.) yanına gittim ve ona dedim ki: 'Ey Resûlullah'ın oğlu! Sen hak ile kâim olan mısın?'
Buyurdu ki: 'Ben hak ile kâimim. Ama yeryüzünü Allah düşmanlarından temizleyecek, daha önce zulüm ve zorbalıkla dolan dünyayı adaletle dolduracak Kâim, benim beşinci (kuşaktan) çocuğumdur.
Canından endişe ettiği için uzun bir süre kaybolacaktır. Ondan dolayı bazı topluluklar bu davadan dönecek, bazıları ise sebat edeceklerdir.
Bizden olan Kâim'in kayboluşu sırasında bizim ipimize sarılan, bizim velâyetimizde sebat eden, düşmanlarımızdan teberrî eden sevenlerimize ne mutlu!
Onlar bizden, biz de onlardanız. Onlar İmam olarak bizden râzıdırlar, biz de sevenlerimiz olarak onlardan râzıyız.
Ne mutlu onlara! Ne mutlu onlara! Allah'a yemin ederim ki, onlar kıyamet günü bizimle beraber aynı derecelerdedirler.'"
İMAM ALİ'YE OLAN HÜRMETİ
Râvi diyor ki: "İmam Mûsâ bin Ca'fer (a.s.) Emîrü'l-Mü'minîn Ali'nin (a.s.) kabrinin yanında şöyle diyordu: Selâm olsun sana ey Allah'ın velisi! Şehâdet ediyorum ki, şüphesiz sen ilk mazlum ve hakkı gasp edilen ilk şahıssın."
İMAM KÂZIM'IN, İMAM HÜSEYİN'E HÜRMETİ
İmam Rızâ (a.s.) buyurmuştur ki: "Babamın -Allah'ın selâmı üzerine olsun- Muharrem ayı girdiğinde güldüğü görülmezdi. On güne kadar sürekli gamlı ve mahzundu. Onuncu gün yani Aşura Günü olduğunda, o gün onun musibet, hüzün ve ağlama günü olurdu ve buyururdu ki: Bugün, öyle bir gündür ki, İmam Hüseyin bugünde şehâdete erişmiştir."
İmam Mûsâ Kâzım (a.s.) şöyle buyurmuştur: "İmam Hüseyin'in (a.s.) Fırat kıyısındaki mezarını, hakkını, hürmetini ve velâyetini bilerek ziyaret eden kimsenin alacağı en küçük sevap, geçmiş ve gelecek tüm günahlarının bağışlanmasıdır."
ALLAH'A HAKKIYLA KUL OLMA GAYRETİ
Tarihçi Ya'kubî, İmam Kâzım'ı anlatırken şunu yazar: "Mûsâ b. Ca'fer, kendi zamanının halkı arasında en çok ibâdet eden kimseydi."
Sa'd b. Ebû Halef, rivâyet eder: "Ebû'l-Hasan Mûsâ (aleyhisselâm), oğullarından bazısına dedi ki: Ey oğul! Dâima ciddi bir şekilde çalış. Sakın nefsinin Allah Azze ve Celle'ye ibâdet ve itaat hususunda eksik olduğunu aklından çıkarma. Çünkü hiç kimse Allah'a hakkıyla kulluk edemez." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Musa Kazım eserinden)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.