İtalya'da da MEM projeleri

İtalya'da 4 Mart'ta genel seçimler yapılmış ama yaklaşık 3 aydır yaşanan siyasi kriz sebebiyle bir türlü hükümet kurulamamıştı. Sonunda 1 Haziran'da hükümeti kurma görevi 5 Yıldız Hareketi-Lega koalisyonuna verildi. Başbakan Giuseppe Conte oldu ve kabinesiyle birlikte görevine başladı. 
Koalisyonun programında yer alan vaatler oldukça tanıdık ve Kapitalizmle hiçbir alakası yok, Euro Bölgesi'nin kurallarıyla da çelişiyor. "Vatandaşlık geliri" adı altında düşük gelirlilere ayda 780 euro ödeme yapılması ve gelir vergilerinin düşürülerek yüzde 15-20 oranlarına sabitlenmesi bu vaatlerden bazıları?
İtalya'da da iktidar koltuğuna oturanlar, Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'nin (MEM) bir projesi olan "vatandaşlık maaşı" projesini halklarına vaad ederek bunu başardılar.
Her zaman ifade ediyoruz, dünyada doğuda da batıda da MEM rüzgarları esiyor.
BRICS devletleri dediğimiz Rusya, Çin, Hindistan, Brezilya ve Güney Afrika, 9. ve 10. MEM Kongrelerine katılan ve tebliğ sunan BRICS temsilcisi Prof. Dr. Vladimir Gorbanovski'nin de altını çizarek ifade ettiği gibi, MEM'den istifade ederek dünyanın zirvesine oturdular ve ekonomik dengenin merkezi oldular.
Rusya ekonomik bağımsızlığına MEM'le kazandığını, Kapitalizmin yıkıcı etkilerinden MEM sayesinde kurtulduğunu, bizzat Modelin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş'ı 27 Şubat 2013 tarihinde Duma'sına davet ederek, O'na ve Modeli'ne 5 saat zaman ayırarak ilan etti.
Rusya Parlamentosu Duma İhtisas Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Vladimir Lisichkin 10. MEM Kongresi'ndeki tebliğinde bu konuda şu ifadeleri kullandı: 
"Rusya'da karşılık bulan MEM'in 'Milli paralarla ticaret' tezi, BRICS ülkelerinin ortak paydasını oluşturduğu gibi dünyada yeni bir dünya düzeninin doğmasına neden olmuştur. Milli paranın girdiği piyasalarda emperyalist para temizlenir. İnsanlar emek ve üretimlerinin karşılığını sömürülmeden hakkıyla elde ederler. Biz Prof. Dr. Haydar Baş'a inandık, sistemini uyguladık ve bugünlere geldik. Çok mutluyuz."
Çin de MEM'in tüketimi teşvik projelerini 2005 yılından bu yana uyguluyor. 5 Mart 2013 tarihinde gerçekleştirdiği, devlet başkanının belirlendiği Ulusal Halk Kongresi'nde, tüketim endeksli bir modelin yani MEM'in hayata geçireleceği açıklandı. 
Çin'in ekonomi politikalarında "tüketimin temel, üretimin ise anahtar" rolü olacağı vurgulandı.
BRICS devletleri 2008 yılından bu yana MEM'in Milli Paralarla Ticaret formülünü uyguluyor. Bu devletler, MEM kongrelerine ilim adamlarını da göndererek, Model'in kodlarını Sayın Baş'tan öğrenmeye çalışarak, tümüyle kanunlaştırarak uygulamaya çalıştılar. Böylece küresel emperyalizmin önü kesilmiş oldu, ABD'nin dolar merkezli kağıttan imparatorluğu yerle bir oldu. BRICS devletlerinde, diğer ifadeyle MEM'i hayata geçiren MEM bloğu ülkelerinde durum böyle, onlar bağımsızlıklarını elde ettiler ve dünyada söz sahibi olup, liderlik koltuğuna oturdular.
Peki, ya Batı'da durum nasıl? Doğuda MEM'i uygulayan ülkelerin liderleri, haklarının güvenini ve sevgisini tam kazanırken, Batı'da ise MEM'in tüketimi teşvik projeleri 2008 krizinde kısmen uygulandı, sonrasında da seçimlerde vaatler olarak halklara sunuldu. Hatta İtalya örneğinde olduğu gibi MEM projelerinden kopya çekilerek oluşturulan vaatler, siyasileri iktidarlara taşıdı.
Örneğin Yunanistan? Syriza partisi, Ocak 2015 seçimlerinde yüzde 36,3 oy oranıyla iktidara geldi. 2004, 2007 ve 2009 seçimlerinde yüzde 3,5'lar seviyesinde oy oranına sahip bu parti bir anda nasıl bir sıçrama yapabildi? 
Elbette ki bunun arka planında halkına sunduğu seçim vaatleri var. Yoksulluk sınırı altında yaşayanlara bedava elektrik, konut, gıda ve sağlık hizmetleri verilmesi; özelleştirilen kuruluşların geri alınması; yıllık geliri 12 bin Euro'dan az olanlardan vergi alınmaması; asgari ücretin 751 Euro'ya çıkarılması; emekli maaşlarına ve maaşlara zam yapılması vs vs? 
Bildik, tanıdık MEM projelerinin kopyaları?
Bir örnek de İspanya'dan? Podemos partisi, şu vaatlerle seçimlere girmişti:
Özelleştirmelerin durdurulması, tüm İspanyol vatandaşlarına hayatlarına devam edebilecek meblağda sabit bir maaş bağlanması (vatandaşlık maaşı), vergi alınırken bireyin ya da kurumun mal varlığına göre alınması? Yine MEM projeleri? 
Fransa siyasetinin güçlü isimlerinden Le Pen'in ise şu ifadeleri oldukça dikkat çekiciydi: "Dünyada bugün ABD ile Rusya arasında yaşanan bir mücadele var. Bu, ekonomik modellerin savaşıdır. ABD'nin tüm dünyaya dayattığı aşırı liberal modeli ile Rusya'nın uyguladığı yeni 'vatansever model' arasında bir savaş?" Yukarıda Duma temsilcisi Prof. Dr. Lisichkin'in bizzat ifadeleriyle bu vatansever modelin MEM olduğunu belirtmiştik.
10. MEM Kongresi'nde sunum yapan Hollandalı Profesör Cornelia Versteegh, MEM ve Vatandaşlık Maaşı konusunda şunları söylemişti: "Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'nde bize haber verdiği Vatandaşlık Maaşı'nın artık dünyada yayılarak uygulamaya girdiğini görüyoruz. Son olarak Finlandiya 2017 yılında temel gelir konusunu devreye aldı ve vatandaşlarına aylık 560 Euro maaş vermeye başladı. Hollanda'da da biz bu konuyu uzun süredir tartışıyoruz. ABD'de de böyle bir tartışma var. Refahın sağlanması için Avrupa Birliği'nin Milli Ekonomi Modeli'nden çok daha fazla faydalanması gerekiyor."
Dünyanın doğusu batısı MEM'le şekillenirken, Modelin içinden çıktığı güzel ülkemin işbilmez siyasileri Prof. Dr. Haydar Baş'tan istifade etmek yerine O'nun projelerini çalıp kendilerine mal etme ahlaksızlığını gösteriyorlar. 
Milletimiz ise MEM'le ve Baş'la BRICS ülkelerinin halkları gibi bir eli yağda, bir eli balda olacağına, işbilmezlerle sürünmeyi tercih ediyor. Bu büyük bir nasipsizlik değildir de nedir?