Kaşıkçı olayının yankıları
20.10.2018 00:00:00
Kaşıkçı cinayeti ile ilgili her gün birçok haber çıkmaya devam ediyor. Haberlere bakılırsa, cinayetin basit bir cinayet olmadığı, arkasında bildiğimiz, bilmediğimiz birçok hesapların döndüğü bir gerçek…
ABD'de yayın yapan Axios haber sitesinin haberine göre, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Veliaht Prens Muhammed bin Selman'a, muhalif gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın kaybolmasıyla ilgili soruşturmayı sonuçlandırması için 72 saat süre verdi.
Bu süre dün akşam itibarıyla doldu.
Pompeo, Prens Selman'a Kaşıkçı olayında gerçeklerin ortaya çıkarılmaması halinde ülkenin uluslararası itibarının zedeleneceği uyarısında bulundu.
ABD merkezli CNN'e göre, Pompeo, Suud Veliahtı'na, "kral olmasının Kaşıkçı vakasının içinden çıkıp çıkmamasına bağlı olduğunu" söyledi.
Washington Post gazetesi, Trump yönetiminin, Prens Selman'ın adını Kaşıkçı krizine bulaştırmayacak bir açıklama arayışında olduğunu yazdı.
New York Times (NYT), Riyad yönetiminin suçu Veliaht Prens'e çok yakın olan, hatta üst düzey danışmanı pozisyonunda bulunan Suudi Arabistan İstihbarat Başkan Yardımcısı Tümgeneral Ahmed el-Assiri'ye yıkmayı planladığını yazdı.
Habere göre, Suudi yetkililer, el-Assiri'nin, Veliaht Prens'ten Kaşıkçı'nın ülkesinde sorgulanması yolunda talimat aldığını ancak bu talimatı yanlış anladığını ya da yetkisini aşarak Kaşıkçı'yı öldürdüğünü söyleyecek.
Hatırlarsanız, CNN İnternational'in iddiaları da bu noktadaydı.
NYT, Amerikan istihbarat servislerinin giderek artan bir oranda, Kaşıkçı'nın kaybolmasının ardında Muhammed bin Selman'ın olduğundan emin olduklarını yazdı.
Gazeteye göre, el-Assiri'nin adı Beyaz Saray yetkililerine verildi, yani günah keçisi aranıyordu, bulundu.
Bu arada el-Assiri'nin geçmişte Yemen'de Suudi Arabistan liderliğinde koalisyon güçlerinin sözcülüğünü de yaptığını belirtelim, yani eli ve dili Müslüman kanına bulaşmış vaziyette…
ABD Başkanı Trump, daha önceki açıklamalarında muğlâk ifadeler kullanıyordu, hatta Kral Salman ile Veliaht Prens olayı bilmiyor diyerek temize çıkarmaya çalışıyordu.
Yaklaşan ara seçimler öncesi, tüm dünyada ve de ABD'de yükselen seslere kayıtsız kalamayan ABD Başkanı söylemini biraz daha sertleştirmeye başladı.
Seçim çalışmaları için gittiği Montana eyaletinde Kaşıkçı olayıyla ilgili şunları söyledi: "Kaşıkçı kesinlikle ölmüşe benziyor. Bu çok kötü bir durum. Soruşturmanın sonuçlarını bekliyorum. Bundan eğer Suudi Kraliyeti sorumluysa sonuçları ağır olacak."
Trump ayrıca gelen tüm istihbaratların Kaşıkçı'nın öldüğüne işaret ettiğini belirtti.
ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence de, "Dünya bu konuda ne olduğuna dair bir cevap bekliyor. Olayda sorumluluğu olanlar hesap vermeli. Emin olabilirsiniz ki olaya dair bilgileri bir araya getireceğiz ve Başkan Donald Trump kararını verecek. Eğer bir gazeteci böylesine bir şiddet sonrasında hayatını kaybediyorsa bu özgür ve bağımsız basın adına önemli bir tehdittir. Bunun bir bedeli olacaktır" ifadelerini kullandı.
ABD basını sadece Suudi yetkililere değil, aynı zamanda Trump yönetimine de damat Kushner üzerinden yükleniyorlar. Neticede Trump başkanlık koltuğuna oturduktan sonra ilk ziyaretini Suudi Arabistan'a yapmıştı, küre etrafındaki fotoğraf ve kılıç dansı hala hafızalardaki yerini koruyor. Kushner bu birlikteliğin mimarıydı.
Veliaht Prens'in İsrail'le olan yakın ilişkileri de Kushner sayesinde sağlanıyordu.
New York Times, "Trump'ın damadı ve Orta Doğu danışmanı Jared Kushner, Başkan'dan Suudi Arabistan'a destek olmasını istiyor... Kushner, Kaşıkçı'nın kaybolmasının yol açtığı infialin geçici olduğunu savunuyor. Bu noktada Lübnan Başbakanı'nın kaçırılmasını ve Suudi Arabistan'ın Yemen'de düzenlediği hava saldırısı sonucu bir otobüsteki tüm çocuklarını ölmesini hatırlatıyor" satırlarına yer veriyor.
Aslına bakıldığında Kaşıkçı olayı, Veliaht Prens'i, onu destekleyen Kushner'i ve de dolaylı olarak da Trump'ı vuruyor. Ara seçimler öncesi Trump'ın telaşı da bundan…
Suudi yetkililer, Kaşıkçı vakasının sorumluluğunu taca atmaya çalışadursun, ülke içerisinden de Suud yönetimine karşı sesler yükselmeye başladı.
Arap 21 haber sitesine göre, Suudi Arabistan Alimler Heyeti yaptıkları açıklamada, Suudi Arabistan Veliaht Prensi'nin zalimce girişimleri ve yanlış politikaları ve de bin Selman'ın Kaşıkçı cinayetinden sorumlu olduğuna işaretle, onun görevden alınmasını istedi.
Heyet, âlimler ve aydınların tutuklanması, toplumsal fesat ve yolsuzluğun beceriksiz kişileri işe almakla yayılması, kamu malının ziyan olması gibi, bin Selman'ın yanlış girişimlerine işaretle, bin Selman'ın yerine uygun bir şahsın getirilmesini istedi.
Görünen o ki, bir Kaşıkçı olayı birçok kirli ilişkinin aşikâr olmasına neden oldu.
Prof. Dr. Haydar Baş Bey, Sosyal Devlet Milli Devlet eserinde devletin milletine hizmetkâr olması gerektiğini vurgulamaktadır, ülkeler arasında karşılıklı çıkarların korunması, insan haklarına ve adalete riayet edilmesi gerektiği belirtmektedir. Bir devletin bekası, milletine yaptığı hizmet, adaletli olmak ve uluslar arası arenada kurulan sağlam ve güvenilir birlikteliklerle alakalıdır. Dostun ABD olursa sonun elbetteki Saddam gibi olur.
Zulümle asla payidar olunmaz. Yapılan yanlışların faturası elbet bir gün önüne çıkar. Sana nasıl muamele yapılmasını istiyorsan, öyle muamele yapmalısın.
Yemen'de öldürülen 10 bini aşkın masum insanın âhı tutmayacak mı? Elbette tutacak; ama bugün, ama yarın… Ama onun eliyle, ama bunun eliyle…
Murat Çabas / diğer yazıları
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Sandıktan ‘çözüm’ değil, ‘tepki’ çıktı / 02.04.2024
- Bu yerel seçimlerde değişime kapı açılacak! / 30.03.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Sandıktan ‘çözüm’ değil, ‘tepki’ çıktı / 02.04.2024
- Bu yerel seçimlerde değişime kapı açılacak! / 30.03.2024
