Maliye Bakanlığı Hesap Uzmanları Kurulu'na göre, ABD ve Japonya'da yüzde 8-10, Yunanistan, İtalya gibi ülkelerde yüzde 24-30 düzeyinde seyreden kayıt dışı ekonomi, Türkiye'de yüzde 61'lere çıkıyor. Vergi ve SSK primlerinin yüksekliği, vergi sisteminin adaletsiz olması ve afların kayıt dışılığı teşvik ettiğini ifade eden Kurul, kayıt dışı ekonomi ile mücadele için bir eylem planı hazırlanmasını, gelir vergisinde ilk oranın da yüzde 5'e çekilmesini istedi. Hesap Uzmanları Kurulu'nun hazırladığı "Türk Vergi Sistemi" raporunda kayıt dışı ekonominin boyutları, nedenleri ve çözüm yolları da ortaya kondu. Dünyada hemen her ülkenin kayıt dışı ekonomiye sahip olduğu kaydedilen raporda, ABD, Japonya gibi ülkelerde yüzde 8 ile 15 arasında değişen kayıt dışılık oranının Yunanistan, İtalya, İspanya gibi ülkelerde ise yüzde 24-30 düzeyinde seyrettiği vurgulandı. Kayıt dışı ekonominin GSMH'ye oranının gelişmiş ülkeler ortalamasının yüzde 15, gelişmekte olan ülkeler ortalamasının ise yüzde 30 olduğu bildirilen raporda, Türkiye'de ise bu alanda çok farklı oranlar telaffuz edildiğine ve oranın yüzde 61'lere kadar çıktığına dikkat çekildi.
Çözüm önerileri
Kayıt dışı ekonominin aşağı çekilme sürecinde alınacak önlemlere baskı gruplarının tepki ve direnç göstereceği de ifade edilen raporda,şu önerilerde bulunuldu: Stratejik eylem planı hazırlanmalı. Hangi önlemlerin, ne zaman ve ne şekilde alınacağı ortaya konulmalı. Bu mücadele, devlet politikası olarak benimsenmeli, kararlı ve sürekli olunmalı. Toplumsal destek ve katılım yaratılmalı, işbirliği sağlanmalı. Kısa vadede de gelir vergisi tarifesinin ilk dilimi yıllık asgari ücret tutarından ve oranı da yüzde 5'den başlamalı ve en üst dilim de yüzde 40 olarak düzenlenmeli. Vergilemede enflasyon sorun olmaktan çıkarılmalı. Stopaj oranları yeniden belirlenmeli, istisna ve muafiyetler azaltılmalı. KDV'de en fazla 2 oran kalmalı. ÖTV kaçakçılığı yapılamayan ya da karaborsada satılmayan ürünler sınırlandırılmalı.
Çözüm önerileri
Kayıt dışı ekonominin aşağı çekilme sürecinde alınacak önlemlere baskı gruplarının tepki ve direnç göstereceği de ifade edilen raporda,şu önerilerde bulunuldu: Stratejik eylem planı hazırlanmalı. Hangi önlemlerin, ne zaman ve ne şekilde alınacağı ortaya konulmalı. Bu mücadele, devlet politikası olarak benimsenmeli, kararlı ve sürekli olunmalı. Toplumsal destek ve katılım yaratılmalı, işbirliği sağlanmalı. Kısa vadede de gelir vergisi tarifesinin ilk dilimi yıllık asgari ücret tutarından ve oranı da yüzde 5'den başlamalı ve en üst dilim de yüzde 40 olarak düzenlenmeli. Vergilemede enflasyon sorun olmaktan çıkarılmalı. Stopaj oranları yeniden belirlenmeli, istisna ve muafiyetler azaltılmalı. KDV'de en fazla 2 oran kalmalı. ÖTV kaçakçılığı yapılamayan ya da karaborsada satılmayan ürünler sınırlandırılmalı.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.