Son günlerde Gazze'de olanlar, giderek Irak'taki durumu andırmaya başladı. Filistin topraklarında da acımasız ve umutsuz bir "kardeş kavgası" cereyan ediyor, pek çok insan ölüyor, bütün bir halk acı çekiyor, gözyaşı döküyor... Aradaki fark, Filistinlilerin birbirleriyle çatışmasının Irak'taki gibi -etnik veya mezhepsel faktörlerden değil-, daha çok ideolojik ve siyasal nedenlerden kaynaklanmasıdır.Bu, trajedinin bir yönü... Olayın diğer yanı ise, Hamas ile İsrail arasındaki çatışmaların giderek şiddetlenmesi ve daha geniş bir Ortadoğu savaşına dönüşmesi tehlikesini yaratmasıdır.Ne yazık ki bütün bunlar, son haftalarda Filistin'de birlik ve istikrarın kurulması, ayrıca İsrail ile Filistin arasında yeni barışçı girişimlerin başlaması umutlarının arttığı bir zamanda oluyor.Şimdi bu bölgenin görüntüsü, Irak'taki kadar karışık, ufukları da Irak'ınki kadar kara...Kardeş kavgasıGeçen şubatta Mekke'de varılan anlaşmaya göre, Filistin'de bir Milli Birlik Hükümeti kurulacak, yönetim Cumhurbaşkanı Mahmud Abbas (El Fetih) ile Başbakan İsmail Haniye (Hamas) arasında paylaşılacaktı.Gerçekten böyle bir hükümet kuruldu, hatta İçişleri Bakanlığı'na tarafsız bir kişi de (Hani el Kasımi) getirildi.Anlaşmaya göre Hamas ile El Fetih'e bağlı silahlı muhafızlar ve de militanlar güvenliği birlikte sağlayacaklardı. Ne var ki bu birliktelik bir türlü gerçekleşmedi. İki taraf kendi "askeri" pozisyonlarını korumaya çalıştı. İçişleri Bakanı da otoritesini kabul ettiremeyince istifa etmek zorunda kaldı.Bu ortamda Hamas ile El Fetih'in silahlı adamları sokaklara dökülüp birbirleriyle kıyasıya çatışmaya başladı. Ateşkes girişimleri de -daha öncekiler gibi- boşa çıktı.Tekrar bu noktaya gelinmesinin esas nedeni, iki tarafın da yönetime hâkim olmak, belli başlı mevkileri kontrol etmek konusunda ısrarlı davranmasıdır. Yani bu sadece ideolojik bir mücadele değil, aynı zamanda bir post kavgasıdır da...Bu kavganın kızışmasının önemli bir nedeni de Hamas'ın ve El Fetih'in silahlı birliklerinin, kendi amaçları yönünde bağımsız hareket etmeleridir. Açıkçası, hiçbiri silahlarını bırakmaya veya düzenli bir güvenlik kuvveti içinde görev yapmaya yanaşmıyor. Ve sonuçta bu silahlar, ne yazık ki, birbirlerine ve de sivillere karşı çevriliyor...Gazze'deki bu "kardeş kavgası"na paralel olarak, Hamas ile İsrail arasında da çatışmaların başlaması bir rastlantı değil.Son günlerde Hamas üyeleri, Gazze'den İsrail içindeki Sderot kasabasına roketler yağdırmaya başladı. İsrail'e göre, Hamas'ın amacı İsrail'i buna karşılık vermeye zorlamak, böylece Gazze'de olanları unutturup Filistinlileri etrafında toplamak...İsrail yetkilileri "böyle bir tuzağa düşmeyeceklerini" söylüyorlar ama, karşı saldırılara (özellikle havadan) geçmekten de geri kalmıyorlar.Şu anda İsrail ile Hamas arasındaki karşılıklı saldırılar bir "yıpratma savaşı" olarak nitelendiriliyor. Ne var ki bunun daha şiddetlenmesi ve yayılması riski her an için mevcut.Her iki cephede -yani gerek Gazze'deki "kardeş savaşı"na, gerek İsrail-Hamas çatışmalarına- kim, nasıl ve ne zaman "dur" diyecek ve dediğini de yaptırabilecek?Yıllardır yanıtı bir türlü bulunamayan bu soru bir kez daha gündemde...Sami Kohen
Korhan Berzeg'e ait olduğu düşünülen kafatası kemikleri bulundu
Balıkesir'in Gönen ilçesine bağlı Armutlu ve Gelgeç Mahallesi arasındaki dere yatağında kayıp Korhan Berzeg'e ait olduğu tahmin edilen kafatası kemikleri bulundu.
28.04.2024 22:51:00 İhlas Haber Ajansı
Bugün Gönen'in Armutlu ve Gelgeç Mahallesi arasında bulunan dere yatağında arama çalışmalarını yoğunlaştıran 60 kişilik ekip, 3 kadavra arama köpeği eşliğinde dere yatağını çit taraflı olarak arama çalışmalarına devam etti.
Çalışmalar neticesinde ilk bulunan kemik parçaları ve giysi parçalarının 3 kilometre uzağında yeni bulgulara ulaşıldı.
Ekipler, Korhan Berzeg'in kafatasına ait olduğu düşünülen 4 parça daha kemik buldu.
Almanya ve iki AB ülkesi daha Türkiye'den vize başvurularını durdurdu!
Son yıllarda Türk vatandaşlarına yönelik Schengen başvurularındaki ret oranları tarihin en yüksek seviyelerine ulaşırken, bazı Avrupa ülkeleri, yoğunluğu gerekçe göstererek Türkiye'ye vize başvurularını Mayıs sonuna kadar kapattı.
28.04.2024 22:22:00 Haber Merkezi
Türkiye'nin Avrupa Birliği ülkeleri ile olan siyasi ilişkilerindeki gerilimlerin yanı sıra, son yıllarda para karşılığı satılan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlıklarının sayısındaki artış, Schengen vizesi başvurularına büyük darbe vurmuş durumda.
Yüzde 20'ye yaklaşan ret oranı ile Türkiye, Avrupa'dan tarih boyunca en fazla ret yediği başvurusu takvimini geçirirken, yaşananlara rağmen AB ülkelerine yönelik talep kesilmiş değil.
Türkiye'de yaşanan yüksek enflasyon ortamı nedeniyle, restoran ve kafeler başta olmak üzere tatil köyleri, pansiyon ve otellerin bulunduğu birçok işletme mal ve hizmet bedellerinde rekor seviyelerde artışa giderken, yerli turistler bu duruma Avrupa'ya giderek tepki gösteriyor.
Yaşanan kur şoklarına rağmen Avrupa ülkelerindeki mevcut fiyatların Türkiye'ye kıyasla uygun olduğunu belirten vatandaşlar, Schengen vizesine başvuruda bulunurken, kötü haber 3 Avrupa ülkesinden geldi.
BU ÜLKELERE HAZİRAN AYINA KADAR BAŞVURULAMAYACAK
Halktv.com.tr'nin haberine göre, İspanya, İtalya ve Almanya, yoğun vize başvuru taleplerini gerekçe göstererek Mayıs ayının sonuna kadar randevuları kapattı.
Avrupa'ya gitmek isteyen vatandaşlar, daha uygun randevu tarihi veren ülkelerin listesini merak ederken, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına yönelik kısa süreli vize uygulaması da yeni başvuruların yığılmasına neden oluyor.
Schengen Bölgesi'nde bulunan ülkeler, Türk vatandaşlarına genel olarak yalnızca 2 aylık süreyle vize verirken, bu vizeleri yenilemek isteyen vatandaşların talepleri de yeni randevu alınmasını imkansız hale getiriyor.
Müjdemi isterim…
Cumhurbaşkanımız Almanya Cumhurbaşkanı ile vizesiz seyahat için görüştük demişti ve haber geldi.
Almanya vize başvurularını mayıs sonuna kadar kapattı.
Hüseyin Baş, Erdoğan'ın 'Vizesiz Almanya' müjdesini hatırlattı
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş, vize başvurularını askıya alan ülkeler arasında geçtiğimiz hafta Türkiye'yi ziyaret eden Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier'in ülkesi Almanya'nın da olduğunu belirterek, Erdoğan'ın görüşmede Almanya'ya vizesiz seyahatin de gündeme geldiğini söylediğini hatırlattı.
İBB çukurunda öldü, cenazesi ailesine verilmedi
Küçükçekmece Menekşe'de İBB'nin çalışması sırasında oluşan su dolu çukura düşerek hayatını kaybeden 5 yaşındaki minik Edanur'un cenazesi ailesine verilmedi
Küçükçekmece Menekşe'de İBB'nin çalışması sırasında oluşan su dolu çukura düşerek hayatını kaybeden 5 yaşındaki minik Edanur'un annesi konuştu. Cezaevinden izinli çıkan ve soluğu Adli Tıp Kurumu'nda alan acılı anne Nurcan Gezer, "Çocuğumu Edirne cezaevinde yanıma almak istedim ancak izin vermediler. Cenazeyi alabilmemiz için DNA testi istiyorlar" ifadelerini kullandı.
Küçükçekmece Menekşe sahilinde dün teyzesi ve akrabaları ile pikniğe giden 5 yaşındaki Edanur Gezer, İBB çalışması sonucu oluşan su dolu çukura düşerek hayatını kaybetmişti. Minik Edanur'un cenazesi otopsi işlemleri için Adli Tıp Kurumu'na getirildi. Edenur'un anne ve babasının cezaevinde olduğu öğrenildi. Kızının ölümü üzerine cezaevinden izinli çıkan Bulgaristan vatandaşı acılı anne Nurcan Gezer, Adli Tıp Kurumu'na geldi.
Edirne cezaevinden izinli çıktığını anlatan Nurcan Gezer, "Ben cezaevinde çocuğumu yanıma almak istedim. 'Bakacak kimsem yok' dedim ama izin vermediler. Şimdi cenazesini almaya geldim. Kızımın babası Türk vatandaşı. Cenazeyi vermek için DNA testi istiyor savcılık. Ben biran önce kızımın cenazesini almak istiyorum" ifadelerini kullandı.
Kızının teyzesi ile birlikte yaşadığını söyleyen Gezer, "Denize piknik alanına gitmişler. Piknik alanında oynarken çukurun içine düşmüş. Çocuğu göremeyince güvenliğe gitmişler. Güvenlik görevlileri direk kuyuya bakmaya gitmiş. Kardeşim direk suya atlamış çocuğu kurtarmaya çalışmış. Güvenlik hiçbir şey yapmamış. Kızımı en son 1.5 ay Silivri cezaevinde görmüştüm. Edirne'ye nakil olduktan sonra hiç göremedim" şeklinde konuştu.
Minik Edanur'u su birikintisinden çıkartan dayı Selçuk Yaşar ise "Böyle bir şey olamaz. Biz adalet istiyorum. Ben atlayıp çıkardım yeğenimi. Güvenlik hiçbir şey yapmadı. Kucağıma aldığımda gitmişti. Beni yutuyordu çukur beni içine çekecekti. Orada bu alanın çevrilmesi gerekliydi. Etrafında hiçbir şey yoktu. Su üstünü kapatmış. Ailesi perişan durumda. Cenazeye kaldıramıyoruz" diye konuştu.
Minik Edanur'un kimlik belgesinin bulunmadığı, cenazesinin aileye teslim edilebilmesi için DNA testi sonuçlarının bekleneceği öğrenildi.
Motosikletli saldırganlardan Etiler Nusret'e silahlı saldırı
Etiler'de gece saatlerinde Nusret isimli et restoranına motosikletli şahıslar tarafından silahlı saldırı düzenlendi. Saldırıda kurşun restoranın yanındaki bankaya isabet ederken, restorana herhangi bir isabet olmadı. Ölen ya da yaralananın olmadığı olayla ilgili polis, peşine düştüğü saldırganın peşinden de ateş açtı.
28.04.2024 13:57:00 / Güncelleme: 28.04.2024 15:51:23 İhlas Haber Ajansı
Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.