Kolon kanseri önlenebilir bir hastalık
Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Cem Aykent, en sık görülen kanser türleri arasında üçüncü sırada yer alan kolon kanserinin özellikle 50 yaş üzerindeki kişileri tehdit ettiğini belirtti
26.02.2012 00:00:00
Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Cem Aykent, kalın bağırsak kanserinin bağırsak iç yüzeyini örten tabakayı oluşturan hücrelerden geliştiğini ifade ederek, bu kanser türünün sindirim sistemi kanserleri arasında birinci ve tüm kanser olgularında da Sağlık Bakanlığı'nın yayınladığı 1998 istatistiklerine göre kadınlarda ikinci, erkeklerde üçüncü sıklıkta rastlanan kanser tipi olduğunu kaydetti. Op. Dr. Aykent, "Yine Sağlık Bakanlığı'nın 2003 yılında yaptığı hastanelerde yatan hasta listesine göre akciğer ve meme kanserinden sonra kalın bağırsak kanseri üçüncü sıklıkta yer almakta" dedi.
Op. Dr. Aykent, "Hemen hemen tüm kalın bağırsak kanserlerinin bir polip zemininden başladığı konusunda görüş birliği vardır. Polip, bağırsak iç yüzeyini örten tabakadan gelişen, bağırsak içine doğru büyüyen kabartı ve şişliğe verilen isimdir. Bazı polipler, düz (sapsız veya sesil) bazıları ise bir sap ile bağırsak duvarına bağlıdırlar (saplı polip). Kalın bağırsağın en sık görülen hastalıklarından biridir. Erişkinlerde yüzde 15–20 oranında polip gözlenebilir. 50 yaş üzerinde ise bu oran yüzde 40–50'lere ulaşır" diye konuştu.
Kalın bağırsak poliplerinin genellikle iyi huylu olmalarına karşın kalın bağırsak kanseri ile olan ilişkilerinin kesin olarak gösterildiğini belirten Op. Dr. Aykent şunları söyledi: "Bir polipin kanserleşmesi için yaklaşık 8–10 yıl kadar bir süre gerekir. Hangi polipin kanserleşeceğini anlamak için polip dokusunun patolojik incelemesine gerek vardır. Bu nedenle pratik olarak her polip çıkarılıp, incelenmelidir. Tarama testleri herhangi bir şikayeti olmayan hastada yapılmalıdır. Kalın bağırsak kanseri taramasının amacı kanser oluşmadan polip aşamasında tespit etmek ya da kanseri erken evrede yakalayabilmektir. Kalın bağırsak kanseri herhangi bir yaşta ortaya çıksa bile hastaların yüzde 90'ından fazlası 40 yaşın üzerinde olan kişilerdir."
Op. Dr. Aykent risk faktörlerini ise, ailede birinci ve ikinci derecede akrabalarda kalın bağırsak kanseri hikayesi, kalın bağırsak polibi hikayesi, ülseratif kolit ve Crohn hastalığı, meme, yumurtalık ve rahim kanseri olanlar, 50 yaş üzerindeki bireyler olarak sıraladı. Kalın bağırsak kanseri için kullanılması gereken tarama yönteminin sigmoidoskopi–kolonoskopi olduğunu kaydeden Aykent, kalın bağırsak kanserinin aslında önlenebilir bir hastalık olduğunu, bu nedenle risk altındaki bireylerin herhangi bir şikayeti olmasa da mutlaka tarama yöntemlerinden yararlanması gerektiğini belirtti. (İHA)
Op. Dr. Aykent, "Hemen hemen tüm kalın bağırsak kanserlerinin bir polip zemininden başladığı konusunda görüş birliği vardır. Polip, bağırsak iç yüzeyini örten tabakadan gelişen, bağırsak içine doğru büyüyen kabartı ve şişliğe verilen isimdir. Bazı polipler, düz (sapsız veya sesil) bazıları ise bir sap ile bağırsak duvarına bağlıdırlar (saplı polip). Kalın bağırsağın en sık görülen hastalıklarından biridir. Erişkinlerde yüzde 15–20 oranında polip gözlenebilir. 50 yaş üzerinde ise bu oran yüzde 40–50'lere ulaşır" diye konuştu.
Kalın bağırsak poliplerinin genellikle iyi huylu olmalarına karşın kalın bağırsak kanseri ile olan ilişkilerinin kesin olarak gösterildiğini belirten Op. Dr. Aykent şunları söyledi: "Bir polipin kanserleşmesi için yaklaşık 8–10 yıl kadar bir süre gerekir. Hangi polipin kanserleşeceğini anlamak için polip dokusunun patolojik incelemesine gerek vardır. Bu nedenle pratik olarak her polip çıkarılıp, incelenmelidir. Tarama testleri herhangi bir şikayeti olmayan hastada yapılmalıdır. Kalın bağırsak kanseri taramasının amacı kanser oluşmadan polip aşamasında tespit etmek ya da kanseri erken evrede yakalayabilmektir. Kalın bağırsak kanseri herhangi bir yaşta ortaya çıksa bile hastaların yüzde 90'ından fazlası 40 yaşın üzerinde olan kişilerdir."
Op. Dr. Aykent risk faktörlerini ise, ailede birinci ve ikinci derecede akrabalarda kalın bağırsak kanseri hikayesi, kalın bağırsak polibi hikayesi, ülseratif kolit ve Crohn hastalığı, meme, yumurtalık ve rahim kanseri olanlar, 50 yaş üzerindeki bireyler olarak sıraladı. Kalın bağırsak kanseri için kullanılması gereken tarama yönteminin sigmoidoskopi–kolonoskopi olduğunu kaydeden Aykent, kalın bağırsak kanserinin aslında önlenebilir bir hastalık olduğunu, bu nedenle risk altındaki bireylerin herhangi bir şikayeti olmasa da mutlaka tarama yöntemlerinden yararlanması gerektiğini belirtti. (İHA)
