logo
22 MAYIS 2025

Marketteki emekli öğretmenin dramı

20.12.2022 00:00:00

Geçtiğimiz gün akşam vakti.

İşten çıkıp eve giderken üç harfli marketlerden birisinin önünden geçiyordum.

Hani son haftalarda fahiş fiyatların (!) sorumlusu gösterilen üç harflilerden…

Kafamı kaldırıp içerideki kalabalığı görünce içimden bir ses içeriye girmemi söylüyordu.

Hadi gireyim dedim kendi kendime.

Keşke girmeseydim!

Göz ucuyla rafları kontrol edip bari girmişken ev için gerekli birkaç malzemeyi alıp kasanın önündeki ödeme kuyruğuna girdim.

Hemen önümde bir genç kız ve onun önünde arkası dönük üzerinde siyah kabanlı her halinden yaşlı bir teyze gözüme takıldı.

Yavaşça aldığı malzemeleri kasiyerin önündeki banta koymaya çalışıyor.

Bir süre izledim…

Yakın olunca kasiyer ile aralarında geçen konuşmalarını kolayca duyabiliyorum.

Kasiyerin söylediği ücreti yavaş hareketlerle yeşil renkli çantasının içerisindeki cüzdanından çıkarıp görevliye uzattı.

Görevli bir yandan parayı sayarken diğer yandan bantın üzerinde duran "bozaları" göstererek "Teyze bunlar indirime girdi bir tane alır mısın?" diye sordu.

İşte beni derinden etkileyen dakikalar da bundan sonra başladı.

İnsan hayatında öyle anlar vardır ki, birkaç dakika sürer ama etkisi günlerce.

Ben de böyle bir anı yaşıyordum.

Yaşlı teyze birkaç saniye bekledikten sonra kısık ses tonuyla "Hayır evladım. Onu alacak param yok. Emekliyim. Ancak ihtiyaçlarımı alabiliyorum…" diye karşılık verdi.

Kasiyerden paranın üstünü alıp cüzdanına koyarken konuşmaya devam etti: 

"Evladım ben emekli edebiyat öğretmeniyim. Aldığım maaş 4.750 TL. Zor geçiniyorum. Nasıl alayım bu söylediğini. Allah razı olsun iki çocuk büyüttüm de bana bakıyorlar. Yetmediği yerde onlar ihtiyacımı karşılıyor…" diye cümleler döküldü ağzından.

İçindeki ekonomik yangının alım gücünü tükettiğinin ifadesiydi bu cümleler…

Yüreğim kanadı!

İçimden bu memlekete yıllarını vermiş bir emekli öğretmenin hali karşısında üzülmemek elde değil.

Bu yaşlı öğretmen daha fazla bir şey söylemeden yavaş hareketlerle marketin boş olan yan tarafına geçerek aldığı ürünleri yanında getirdiği pazar arabasına yerleştirmeye başladı.

Bu arada önümdeki müşteri de ödemesini tamamladıktan sonra sıra bana geldi.

Bir yandan kasiyerle konuşup diğer yandan emekli öğretmen olduğunu sonradan öğrendiğim teyzenin üzerinde gözlerimi gezdiriyorum.

Yaşlı ayakta zor yürüyen emekli öğretmenin yanına yaklaştım.

Ne de olsa emekli öğretmen.

Hepimizin üzerinde hakkı olan bir mesleğin temsilcisi!

İçimden ona yardım etmek geldi.

İşiteceği bir ses tonunda "Teyze yardıma ihtiyacın var mı? Yardım edebilirim…" diye seslendim.

Eğildiği pazar arabasının önünden yavaşça doğrularak bir süre yüzüme baktı.

Başörtüsünün kenarından dışarıya çıkan saçlarını düzeltip öylece bekledi.

Zeytin karası gözlerinin çevresinde morluklar alnında ve yanaklarındaki derin çizgilere takıldı gözlerim.

Zaman, belli ki yüzünde derin çizgiler meydana getirmiş. 

Birkaç saniye daha bekledikten sonra "Çok teşekkür ederim evladım. Evim yakın az ileride. Şimdilik kendi işimi kendim görebiliyorum. Ara sıra zar zor gelip ihtiyaçlarımı alıp evime gidiyorum. Ama şartlar zor. 2004 yılında emekli oldum. Bir evladım yurt dışında çalışıyor. İyi ki onu okuttum da bana bakıyor..." diye cümleler döküldü dudaklarından.

Bir emekli öğretmen düşünün ki markette, belki de almak isteyip de alamadığı fiyatı da uygun(!) olan bir ürünü al(a)madan çıkıp usulca gitti yanımızdan.

Sizin de çevrenizde emekliler mutlaka vardır. Yaşadıklarını biliyorsunuzdur.

Marketten bu düşünce sarmalından dışarıya nasıl çıktım bilmiyorum.

Bu aziz vatana yıllarını vermiş, kuş uçmaz kervan geçmez köylerde kara tahtanın başında bir ömür tüketmiş bu öğretmenin içinde düştüğü zorluğu…

Yazarlığı geçtik bir sade vatandaş olarak sözlerim iktidarıyla muhalefetiyle hepsine…

Emeklilerin bu halini görün ve çözün artık!

O öğretmenin suçu Türkiye'de yaşamak mı?

Avrupa'da yaşayan bir Alman ya da Fransız emekli öğretmenin aldığı ücret kadar maaş alabilse de ahir ömründe insan onuruna yakışır bir hayat sürdürebilse.

Üstelik kimseye muhtaç olmadan. Evladı bile olsa!

Ama gelin görün ki, birileri zevk içinde yaşarken hatta birkaç maaş alırken emekli öğretmen ve diğerleri bir anlamda açlıkla sınanıyor. 

Bunu hak etmiyorlar!

Bizim emeklimizin yukarıda da belirttiğimiz gibi elin Avrupalısından neyi eksik!

O, bir aylık maaşıyla gelip benim ülkemde istediği gibi gezip tatilini yapıyor, bizim emekliler ise bırakın tatil yapmayı köyüne kentine gitmek için elli çeşit hesap yapıyor.

Düğünü olan torununa bir bilezik, hadi bileziği geçtim bir çeyrek altın dahi takamayan bir dedenin ya da bir babaannenin ruh halini varın siz düşünün.

Ben düşündükçe yüreğim acıyor!

 
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Hüseyin Turhan / diğer yazıları
'Bulduk dedikleri telefon..'
Özgür Özel Pendik'te konuştu
Yarın 3 bin 41 halk otobüsü kontak kapatacak
İstanbullular dikkat!
Başsavcılıktan Minguizzi davasına ilişkin açıklama
"Yargılama titizlikle sürüyor"
Fransa'nın 'siyasal İslam' raporuna tepki
'Ülkedeki Müslümanlar fişlenecek'
İsrail azdıkça azıyor!
İsrail askerleri diplomatlara ateş açtı
İsrail Gazze'de katliamı sürdürüyor
Ölenlerin sayısı 53 bin 655'e yükseldi
KKTC çağrısı
Erdoğan Budapeşte'de konuştu
Dervişoğlu Grup Toplantısı'nda konuştu
'Terörle mesafe sıfıra indi'
Adana karpuzunda hasat başladı
Yüreğir Ziraat Odası Başkanı: ‘Karpuzun kilosunun 7 lira olması imkansız’
Marmara Denizi için çok geç kalmış uyarı
Bursa'da 376 sanayi tesisi denetim altında
Siber suçlara yönelik operasyonlarda 170 kişi tutuklandı
İçişleri Bakanı Yerlikaya açıkladı
Terörist anmasına engel olmak istemişti
Tunceli Valisi Merkez'e çekildi
Eş Şara'yı politikaya ABD hazırlamış
Şam itirafı inkar edemedi
İsrail yeni bir saldırı planlıyor
Bu kez hedef İran!
Ev kadınlarına emeklilik hakkı geliyor
'Haziran-temmuz ayında tamam'
'Bulduk dedikleri telefon..'
Özgür Özel Pendik'te konuştu
Yarın 3 bin 41 halk otobüsü kontak kapatacak
İstanbullular dikkat!
Başsavcılıktan Minguizzi davasına ilişkin açıklama
"Yargılama titizlikle sürüyor"
Fransa'nın 'siyasal İslam' raporuna tepki
'Ülkedeki Müslümanlar fişlenecek'
İsrail azdıkça azıyor!
İsrail askerleri diplomatlara ateş açtı
İsrail Gazze'de katliamı sürdürüyor
Ölenlerin sayısı 53 bin 655'e yükseldi
KKTC çağrısı
Erdoğan Budapeşte'de konuştu
Dervişoğlu Grup Toplantısı'nda konuştu
'Terörle mesafe sıfıra indi'
Adana karpuzunda hasat başladı
Yüreğir Ziraat Odası Başkanı: ‘Karpuzun kilosunun 7 lira olması imkansız’
Marmara Denizi için çok geç kalmış uyarı
Bursa'da 376 sanayi tesisi denetim altında
Siber suçlara yönelik operasyonlarda 170 kişi tutuklandı
İçişleri Bakanı Yerlikaya açıkladı
Terörist anmasına engel olmak istemişti
Tunceli Valisi Merkez'e çekildi
Eş Şara'yı politikaya ABD hazırlamış
Şam itirafı inkar edemedi
İsrail yeni bir saldırı planlıyor
Bu kez hedef İran!
Ev kadınlarına emeklilik hakkı geliyor
'Haziran-temmuz ayında tamam'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.