logo
19 NİSAN 2024

Mukayese edebilmek

14.03.2005 00:00:00
Mukayese edebilmek Allah'ın en büyük ikramlarından biridir.

Akıl, en büyük nimet kabul edilir. Doğrudur da; mukayese edebilmek de az nimet sayılmasa gerek. Geçmiş ile bugünü mukayese edebilmek çok şeyi çözebilir, çözmüştür de.

Ama değil mi ki, "hafızayı beşer nisyan/unutkanlıkla maluldür/illetlidir", çok kolay unutuyoruz.

İsterseniz siz, Yalçın Bayer'in, Başbakan'ın Batı Trakya gezisini değerlendiren yazısını hem okuyun, hem de bir yere kesip saklayın, ileride hafızanız malulleşince alır okursunuz.

"BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan'ın Yunanistan, özellikle de Batı Trakya gezisiyle ilgili çıkışı gözlerden uzak tutulmamalı. Üç günlük Batı Trakya gözlemlerimizde, Erdoğan'ın konuşmaları Türklerin kafasını karıştırmış...

Gümülcine'de üç ayrı yerdeki konuşmasında Erdoğan'ın '20 yıl önceki sözlerimi nasıl söylemişim, diyorum' demesi Türkiye'nin Batı Trakya'da yeni bir konsepte yönelmesinin göstergesi sayılıyor. Aynı şekilde Türkiye'nin Kıbrıs konusundaki politikasında paralellik gösteren bir bakış açısı şöyle ortaya çıkmış durumda:

"Artık geçmişi unutup, küçük hesaplarla uğraşmayın. Hepiniz güçlü bir Yunanistan için çalışın."

Gümülcine'nin merkezinde Türklerin toplandığı ünlü 'Çukurkahve'de, Erdoğan'ın bu bakışını sorduğumuz Hasan Hatipoğlu bakın ne dedi:

'Hikmetinden sual olmaz.'

Hatipoğlu, 1952'den 1967'ye kadar Yunanistan parlamentosunda dört dönem milletvekilliği yapmış; azınlık haklarını savunduğu 'Akın' gazetesini 36 yıl süreyle çıkarmış, azınlığın sevdiği bir kişi... Başka yorum yapmak istemiyor; soruna ta DP döneminin eski Dışişleri Bakanlarından Fuat Köprülü'nün 'Kıbrıs sorunu diye bir şey yoktur' demesine atıfta bulunarak sadece 'Biliniz ki, Kıbrıs sorunundan sonra Batı Trakya gündeme gelmiştir. Kıbrıs'tan sonra Batı Trakya'daki yeni manzara budur' diyor.

Türkiye'nin, 81 yıldır yürüttüğü Batı Trakya politikasına karşılık Erdoğan'ın çıkışı üzerine pek konuşmak istemiyor bölge halkı; Türkiye'den değil Yunanistan'dan çekiniyor.

Birkaçından sadece 'Bir patika açıyor Başbakan', 'Erdoğan pek de keskin viraj aldı', 'Peki biz şimdi çorbacının (Yunanın) hukukdışılığını kime şikayet edeceğiz?', 'Başbakan entegre olun diyor ama eskiden beri Yunan bizi asimile etmeye çalışıyor; şimdi bu baskılar daha artmasın?' 'Lozan'dan niye bahsetmedi' ve 'İçimizden birşeyler koptu' biçiminde tepkiler duyduk.

Batı Trakya'yı, Kıbrıs'la ilişkilendiren yorumları bir tarafa bırakıyoruz.

ATATÜRK HEMŞERİMİZDİR

Bir soydaşımızın sözü ilginçti:

'Fes giydiğimiz zaman bize 'Müslüman azınlık' denirdi, sonra fesi attık; Cumhuriyet'ten sonra da Atatürk devrimlerini benimseyerek şapka giymeye başladık. O zamandan beri de Yunanlılardan sopa yemeye başladık.'

Başbakan'ın, sürpriz şekilde AKP İl Başkanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu'nun köyü Kuzkebir'i ziyaret ettiği sırada, yerel belediye başkanı PASOK yanlısı Halit Mehmet'in şu sözlerine ne demeli?

'Türkiye'de, köyümüzden birçok politikacı var. Atatürk de hemşerimizdir, o da aramızdan çıktı.'

Erdoğan Yunanlıları rahatsız edecek bir şey söylemediği gibi Batı Trakyalılardan da sevgi gösterisi dışında hiçbir olumsuz tavır görülmedi. Bu çok önemli. Başbakan, 'Müslüman azınlık' sözünü hiç kullanmadı, sadece 'kardeşlerimiz, soydaşlarımız' sözcüklerini kullandı. 'Araya giren virüslerden' yakındı; peki kimdi bunlar? Açıklamadı ancak sonunda sevgi ve barış içinde yaşanmasını diledi.

Kuşku şu; PASOK'la son yıllarda başlayan ve yeni iktidarla süreceği anlaşılan bazı 'iyileştirmeler' yetiyor mu? Yoksa azınlığın temel sorunları sürüyor mu?

YUNANİSTAN DA

ÖZVERİ GÖSTERSİN

Bütün sorunların hemen çözümü beklenmemeli; Başbakan da bunu vurguladı. Hatta azınlık yetkilileriyle konuşurken, onların camilerle ilgili şikayetlerine 'Kiliselerin onarımı için izin veriyoruz' dedi. Edirne'deki Bulgar kilisesinin onarımı bu çerçevede yapıldı, biri daha onarılıyor.

Türk heyeti döndükten sonra görüşlerini sorduk Türklere... Bir kere insan haklarına aykırı ve Lozan Anlaşması'na ters düşen bir sürü vaka anlattılar. Azınlık hâlâ kendilerince 'kukla müftüler' (devletin belirlediği Mehmet E. Şinikoğlu-Gümülcine ve Meço Cemali-İskeçe) tarafından zorla yönetiliyor. Camilerde kendi iradeleriyle seçtikleri İbrahim Şerif (Gümülcine) ve Mehmet Emin Aga (İskeçe), evlenme-boşanma, tapu gibi sorunlar üzerinde resmi işlem yapamıyorlar; sonuçta sadece din eğitimi ile ilgileniyorlar.

EN İYİ TÜRK KİMDİR?

Sorunlar bu kadar değil... Adında Türk sözcüğü bulunan dernekler yasaklanıyor; bu konuda yargı savsaklanıyor. Yunanlı öğretmen Türkçe öğretiyor; olmuyor. Türkçe derslerden Yunan dilinde sınav yapılıyor. Türkçe kitapları yetersiz ve eksik... Eskisi gibi Türkiye'den öğretmen getirilmiyor. Türklerin binlerce dönüm arazisi üniversite, sanayi sitesi ve cezaevi için istimlak edildi. Seyahat hürriyetinde kısıtlamalar; zaman zaman da Türklere yönelik saldırılar sürüyor. (Bu yılın başında İskeçe'de bir caminin duvarına 'En iyi Türk, ölü Türk'tür' diye yazılmış.)

Yani özetlenirse; din, dil, kültür ve yaşamda hep birlikte çile çekiliyor.

Aslında 'Amacımız, Yunanistan'a karşı sorun çıkartmak değil, var olan haklarımızın tanınması konusunda bizlere yardımcı olunmasıdır. Bunu da AB üyesi olan Yunanistan'ın yerine getirmesi gerekmektedir; ama yapmıyor' diyorlar.
 
Müslim Karabacak / diğer yazıları
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Teknoloji geliştiriyor
Özellikle 5G teknolojilerinde iddialı
Sulusaray'da deprem korkusu sürüyor
Geceyi dışarıda geçiriyorlar
Kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı
Tokat bu kez 5.6 ile sallandı
Tokat beşik gibi sallanıyor
5.6'lık deprem korkuttu
Doç. Dr. Mehtap Aras 'kaçış yok' dedi
'6 ila 7,2 arasında bir deprem kaçınılmaz'
Kayyum başkan toplantıya katılmadı
Seçimi kaybeden başkan toplantıda
Özel'den seçime dair çarpıcı değerlendirme
' 31 Mart bir zafer değildir'
ABD'den İsrail'e Refah saldırısı için yeşil ışık
İran'a saldırmama şartı iddiası
Parçalanmışlık, rekabet gücü kaybı, yatırım yetersizliği...
AB Liderler Zirvesi başladı
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü
Şimşek'in temasları ve ABD'den gelen ziyaretçinin şifreleri
'Erdoğan teslim oldu'
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Teknoloji geliştiriyor
Özellikle 5G teknolojilerinde iddialı
Sulusaray'da deprem korkusu sürüyor
Geceyi dışarıda geçiriyorlar
Kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı
Tokat bu kez 5.6 ile sallandı
Tokat beşik gibi sallanıyor
5.6'lık deprem korkuttu
Doç. Dr. Mehtap Aras 'kaçış yok' dedi
'6 ila 7,2 arasında bir deprem kaçınılmaz'
Kayyum başkan toplantıya katılmadı
Seçimi kaybeden başkan toplantıda
Özel'den seçime dair çarpıcı değerlendirme
' 31 Mart bir zafer değildir'
ABD'den İsrail'e Refah saldırısı için yeşil ışık
İran'a saldırmama şartı iddiası
Parçalanmışlık, rekabet gücü kaybı, yatırım yetersizliği...
AB Liderler Zirvesi başladı
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü
Şimşek'in temasları ve ABD'den gelen ziyaretçinin şifreleri
'Erdoğan teslim oldu'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.