Bizleri "eşref-i mahluk'' (mahlukatın en şereflisi) olarak yaratan Rabbimiz, hükmü, kudreti ve hikmeti gereği bir takım sıkıntılarla imtihan etmektedir. Böyle durumlarda bize düşen sabırla karşılık vermek, boyun eğmek ve teslim olup yüce Yaratana sığınmaktır. İmanın, huzurun, kurtuluşun çaresi budur.Cenâb-ı Hak Kur'an-ı Kerim'de bu hususta ayet-i kerimelerde şöyle buyurur:"Muhakkak Biz, sabredenlerin mükâfatını, yapmakta olduklarının daha güzeliyle vereceğiz" (Neml, 96)."Ancak sabredenlere ecirleri hesapsız ödenecektir" (Zümer, 10)."Sabredin; çünkü Allah sabredenlerle beraberdir" (Enfâl, 46)."Andolsun ki, sizi biraz korku, biraz açlık, mallardan ve ürünlerden yana eksiltmekle imtihan edeceğiz, sabredenleri müjdele'' (Bakara, 155).Belâ ve musibetler hangi şekilde olursa olsun Müslüman, onu imanının gereği olan sabrı ile aşmasını bilir. Bu sebepledir ki, sabrı siper edebilen, sabır kalesine sığınabilmesini başarabilenler Ferhat'ın dağları delmesi gibi engelleri aşabilirler. Böyle kimseler yüksek bir gayrete, himmete, fazilete erişmiş kimselerdir.Hayatımızın biricik örneği Sevgili Peygamberimiz (S.A.V), sabrı sayesindedir ki, kıyamete kadar devam edecek bir dîni hakim kılmıştır. Şunlar iftira ediyor, şunlar dedikodu yapıyor, şu hastalık var, şu yoksulluk var?diye bir an olsun ne ibadetten, ne zikirden, ne şükürden, ne İslâm'ı yaymaktan, ne yoksulu doyurmaktan?geri kalmıştır.Sevgili Peygamberimiz hadis-i şeriflerinde sabrı şu başlıklarla tarif eder:"Sabır, imanın yarısıdır.''"'Sabır cömertliktir''Sabretmesini bilen, küçük sıkıntılardan büyük zararlar görmez. Sabrın cömertliğiyle gönül zenginliği yaşar. Problemleri cömertçe aşmasını bilir."Sabır cennet hazinelerinden bir hazinedir.''Cenâb-ı Hak kulunun her faydalı işinden, her emrini yerine getirişinden, her helâli işleyişinden ona sevaplar verir. Cennetinde ona mükafatlar hazırlar.Bir hadis-i Şerif'te: "Sabırla kurtuluşu beklemek ibadettir'' buyurulur.Bizlere düşen musibetler anında doğruca sabra dayanmaktır.İnsan âni bir hastalığa yakalanabilir, âfetler başına gelebilir, bir anda bütün malını kaybedebilir, çocuklarından, eşinden, akrabasından, arkadaş çevresinden bir sıkıntıya düşürülebilir?Bütün bu musibetlerde önce sabra sığınmalıdır. Bundan sonra yapılması gerekenlere yönelmelidir. Eğer Kastamonu'da Şerife Bacılar sırtında yavrusu ile beraber askere mermi yetiştirmek üzere yola çıkmış ve donarak şehit olmuşsa, o sabrın bedeli olarak vatanın her köşesinde ezan okunuyorsa o ulvi sesler duyuldukça, o özgür adımlar yürüdükçe Allah o şehitlerimizi mükafatlandıracaktır.Biz bu dünyaya ait değiliz. Özellikle eğitimciler, yarının büyüklerini yetiştirecekleri zaman, sabra büyük önem vermelidirler. Nice yaramaz zannedilen, nice laf dinlemez zannedilen öğrencilerin sabırlı öğretmenlerin elinde her biri bir değer olan başarılı çocuklar olarak yetiştiklerini görüp dururuz.Doktorun sabrı, imamın cemaatine sabrı, işçinin, işverenin, ananın, evladın, şoförün?vs. kişiler, ancak sabırlı davranışlarına göre sürekli başarıya, sevmeye sevilmeye, güzel arkadaşlığa, başarıya ulaşırlar.Hani bir laf vardır; 'burnundan kıl aldırmaz". Böyle hafif meşreplikle yol almaya kalkışan, hemen parlayan, stresten kurtulamaz.Bizde musibetlere uğrayan kişilere karşı üzerimize düşeni yerine getirmemiz lazımdır.Eğer maddi bir yardımımız dokunacaksa maddi, eğer manevi olarak yardımımız dokunacaksa mutlaka manevi olarak, nasihat olarak, dualarımız ile yardımına koşmalıyız. Bu yazımı hazırlamama sebep olan, ülkemizde yaşadığımız sel felaketleri ile ilgili düşüncelerimi bir sonraki yazıma bırakarak,Sabır, yardımcımız, zaferimiz, kazancımız, huzur kaynağımız olsun.
Mustafa Sabri / diğer yazıları
- Ramazanlaşmak / 17.07.2012
- III. Balkan Savaşı mı? / 28.05.2012
- Mihrabiyelerimiz; zikirden bir demet / 01.03.2012
- Ali Hoca’nın ardından / 25.02.2012
- "Türkiye Uyan!" / 31.01.2012
- Suriye Noel hediyesi olmayacak / 21.12.2011
- 9. Cüz'ü okurken, Suriye'yi düşündü? / 09.12.2011
- Şu idrake bakın / 01.11.2011
- Musiki ve hafızlarımız / 22.10.2011
- Ashâb-ı Hicr: Körlüğü seçen kavim / 10.10.2011
- III. Balkan Savaşı mı? / 28.05.2012
- Mihrabiyelerimiz; zikirden bir demet / 01.03.2012
- Ali Hoca’nın ardından / 25.02.2012
- "Türkiye Uyan!" / 31.01.2012
- Suriye Noel hediyesi olmayacak / 21.12.2011
- 9. Cüz'ü okurken, Suriye'yi düşündü? / 09.12.2011
- Şu idrake bakın / 01.11.2011
- Musiki ve hafızlarımız / 22.10.2011
- Ashâb-ı Hicr: Körlüğü seçen kavim / 10.10.2011