Tarihin hiçbir döneminde, hiçbir millet ona bağımsızlık ve bir devlet armağan eden kurucusunu bizim kadar eleştirmez.
Türk milleti ile kurtarıcısı ve devletinin kurucusu arasında önemli bir set vardı.
Yapılan kapsamlı araştırmalara göre; Osmanlı'nın bizzat ortaya koyduğu, Cumhuriyet döneminde de İngiliz ve Yunan ajanlarının sahip çıktığı, henüz Atatürk hayatta iken başlayan ve esasen millet için tezgâhlanan 'dinsizdir' yalanı idi bu set.
Oysaki gerçekler hiç de öyle değildi.
Elimde Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in kaleme aldığı ve belgeleriyle birlikte ortaya koyduğu "Hoş Geldin Atatürk" adlı eseri var. Okudukça okuyası geliyor insanın.
Sayfaları çevirdikçe ülkemizin banisi Ulu Önder hakkında devrim niteliğindeki gerçeklerle yüzleşiyoruz.
Atamızı doğru tanımak ve tanıtmak hepimizin hakkı.
Maalesef Atatürk hakkında ülkemizde zehirlenmiş bir kesim var. Bunu yakın çevremizde görüyoruz.
Bu kesimler gerçekleri araştırmak yerine, duydukları ile yetinerek büyük bir yanlışları doğru olarak kabul ediyorlar.
Bazıları içinse Atatürk ile uğraşmak esasen Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve bekası ile uğraşmak demek.
Bu eser her ikisine de cevap vermektedir.
Öncelikle belirtmeliyiz ki; belgeleri ile ortaya koyulan Mustafa Kemal, hem anne hem de baba tarafından Ehl-i Beyt soyuna dayanan bir aileden gelmektedir.
Baba tarafına baktığımızda dedesinin 12 İmamdan biri olan İmam Rıza'ya olan soyu, bağlılığı ve sevgisi oğluna Ali Rıza ismini koymasına sebep olmuştur.
Anne tarafından ise Mevlana'nın hocası Şems-i Tebrizi'nin soyundan gelen bir Zübeyde Hanım karşımıza çıkmaktadır.
Düşünebiliyor musunuz kimin ailesinde bu kadar mübarek bir soy var. Bu aile hakkında atılan iftiraların haddi hesabı yok.
Bunu ancak İngiliz ve Yunan ajanları yapabilirdi ve yaptılar. "Dinsiz bir Atatürk ve onun kurduğu devlette dinsizdir" yalanı yıllarca pompalandı topluma.
Bugün zinanın serbest bırakıldığı, domuz etinin kasaplık et listesinde sofralara konulmak için satışa sunulabiliyor.
Şimdi bunları yapanlar hak olacak, hutbe irad eden, cami yaptıran, namaz kılan ve Ehl-i Beyt soyundan gelen Atatürk dinsiz gösterilecek.
Hadi oradan!..
57 yıllık yaşamına; 11 Savaş, 24 madalya, 7 nişan, 13 kitap ve tam bağımsız 1 ülke sığdıran gerçek Atatürk'ü bu eşsiz eserden öğreniyoruz.
Ayrıca her Ramazan ayında Yaşar Hafızı köşke çağırarak Kur'an okutturduğunu hatta karşılıklı Kur'an okuduklarını; Mihalıççık ilçesinde Yunan işgali sonrası yakıp yıkılan Cami-i Kebir'i hazineden değil de cebinden 5 bin TL vererek onarımını yaptırarak ibadete açtırdığını, Bursa Amerikan kolejinde iki kız çocuğu Hristiyan yapıldı diye koleji kapattırdığını yine bu eserden öğreniyoruz.
Daha niceleri….
On Kasım değil… Son Kasım'a kadar…
- Bir anketin düşündürdükleri / 26.03.2024
- Ramazanın getirdiği bir demet güzellikler / 12.03.2024
- 106. yıl sonra Eskişehir’de… / 27.02.2024
- Emekliler kervanının yeni üyesi / 20.02.2024
- Perşembe akşamı izlenimlerim! / 13.02.2024
- Yerel seçimler üzerine / 07.02.2024
- Bu bizim insanlık namına görevimiz! / 30.01.2024
- Bir nefes sıhhat / 23.01.2024
- Üç cilt çıkan kitaplarımın öyküsü / 16.01.2024