Ona her zaman muhtacız

Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızın vefatının üzerinden 5 yıl geçti. Bu zaman hiç de az bir zaman değildir. Onsuz geçen zifiri karanlıkta koskoca 5 yıl. Bu hasret kendi kıyametimiz olan kendi ölümümüze kadar devam edecektir. Umuyoruz ki bu dünyada onunla dost olmak şerefine nail olmak bize ahirette de beraber olmayı sağlayacaktır.

Çünkü Alemlere Rahmet Hazreti Muhammed efendimiz "kişi sevdiğiyle beraberdir buyurmuştur."

Hocamızın ahirete göçünden sonra herkes kendi yürek yangısını çaresizliğini ayrılığının acısını farklı şekillerde dile getirmişti. Ama beni en çok etkileyen ve her satırından bir ibret aldığım şu konuşmayı paylaşmak istedim.

Asla unutulmayacak

Azerbaycan'ın yetiştirdiği önemli akademisyenlerden Prof. Dr. Kumru Memmedaliyeva, Prof. Dr. Haydar Baş'ı vefatından hemen sonra anlattı:

"Yaşanılan bu günler anlatılmaz acılarla dolu… Haydar Baş Hocamız Hakk (c.c.) dünyasına kavuştu. Biz ise dünyamızı yitirdik. Merhamet dünyamızı, şefkat dünyamızı, adalet dünyamızı, selamet dünyamızı, keramet dünyamızı, samimiyet dünyamızı yitirdik. Başımızın üstündeki bulutlarda yaşayan bir kartal gibi, saygısı ile şefkati ile tedavisi ile bize destek olan büyük bir insanımızı yitirdik. Büyük bir dünyamızı yitirdik. Zekâsından, hikmetinden, adaletinden şeref duyduğumuz nadir bir insanımızı kaybettik. Kâmil bir insanımızı yitirdik" dedi.

Uzun yıllardır tanıma şerefine eriştiği Prof. Dr. Haydar Baş'ın Allah'a sevdalı bir insan olduğunu dile getiren Prof. Dr. Memmedaliyeva,

"Haydar Baş Hoca ölümden korkmazdı. Çünkü hayatı boyunca ölümsüzlük kanunları ile yaşıyordu. O'nun hamuru Allah aşkı ile yoğrulmuştu. İnsanlara açılan muhabbet dolu gönlü de samimiyeti de bu aşkla yoğrulmuştu. Samimi insanlar çok nadirdirler. Samimiyete çabalayan olur, ama Haydar Baş Hocamız gibi samimi insanlar çok nadir olur" İfadelerini kullandı.

Prof. Dr. Memmedaliyeva, şunları söyledi: "Hocamız hem siyaset âleminde gurur kaynağı hem de iktisat âleminde gurur kaynağıdır. Hakk yolunun yolcuları arasında da gurur kaynağıdır. Siyasetçiler de unutulacak, iktisatçılar da unutulacak, kâmillik yoluna baş koyanlar da unutulacak ama bu üç yolu da birleştiren, özdeşleştiren Haydar Baş Hocamız asla unutulmayacaktır.

Hocamız basiret sahibi idi. Esen rüzgârların nereden estiğini, ne zaman esmeye başladığını, tufanlara mı döneceğini, sonucunun ne olacağını insanlığa, vatana, millete, imana ve dine ne cihetler getireceğini önceden görürdü. Ve o güzel ve ölmez eserleriyle bu hain tufanlara karşı gelirdi.

Hocamız Hakk'a yürüdü. Ömrümüz boyunca O'nun nasihatlerine ihtiyaç duyacağız. O'nun nasihatlerinde hiçbir yanlış olmazdı, çünkü Allah aşkıyla yaşayan insan hiçbir vakit yanılmaz. Bizim en büyük sevincimiz Haydar Baş Hocamızın devrinde ve ilminde yaşamamızdı. Allah'tan geldi, Allah'a da döndü.

Ben O'nun o eserlerinde insanlara tavsiyesini, 'Kâmil olun, dininizde kâmil olun, insanlığınızda kâmil olun, vatan sevgisinde kâmil olun' şeklinde görüyorum. Hoş Geldin Atatürk derken de bunu demek isterdi. Cesaretini yitirme Türkiye'm. Başınız sağ olsun.

Yüreklerimize döneceğiz ve O'na dua edeceğiz. Ailesine ve Haydar Baş Hocamızı sevenlere başınız sağ olsun diyorum. Başın sağ olsun Türkiye'm." Yeni Mesaj Gazetesi

Allah'ın bize onunla aynı gök kubbe altında yaşamayı onunla yol yürümeyi nasip ettiği için kendimizi şanslı kullardan sayıyoruz. Hele de o gittikten sonra ona olan ihtiyacımız arttıkça…

Gurur kaynağımız da şudur ki onun açtığı yolda yürüdüğü hedeflere doğru koşar adımlarla yürüyen liderimiz Hüseyin Baş ve BTP kadroları var. Yolu yolumuz davası davamızdır. Yolumuz açık olsun. Âmin.