Teröristler aynı karakola yine hain bir saldırıyla 15 Mehmetçiğimizi şehit ettiler. Öncelikle şehitlerimize Allah'tan rahmet, ailelerine sabır niyaz ediyorum.Bu saldırı Aktütün karakoluna yapılan 5. saldırıydı. Bu karakol önceki hain saldırılarda da hazırlıksız yakalanmış ve kayıplarımız büyük olmuştu.Hain saldırıda şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Cahit Yıldırım'ın babası, cenaze törenine katılmak için Erzurum'a gelen Sağlık Bakanı Recep Akdağ'a yönelttiği ve cevapsız kalan "Bu karakol kaçıncı kez basıldı, niye tedbir alınamıyor?" sorusu herkesin cevabını merak ettiği sorulardan yalnızca biri.Başka sorular da var cevap bulmayı bekleyen.Terör ne zaman bitecek?ABD ile istihbarat paylaşıldığı söyleniyor, bu ne biçim istihbarat paylaşımı?ABD'nin bilgisi olmadan PKK'nın böyle büyük çaplı bir saldırı gerçekleştirmesi mümkün mü?Böyle sorular zihinleri meşgul ediyor.Genelkurmay'ın verdiği brifinge göre teröristler beş ayrı noktadan ağır silahlarla saldırmışlar. Aktütün karakoluna daha önceki saldırılarda 200-300 kişilik gruplarla saldırdığı bilinen teröristlerin yine büyük bir grupla saldırdığını söylemek zor değil. Zaten ağır silahları ve bu silahların mühimmatları taşıyabilmeleri için teröristlerin çok kalabalık olmaları gerekiyor.Her fırsatta teknolojisinin üstünlüğünden gem vuran ABD'nin bilgisi dışında böyle bir saldırı yapılmasının imkânı yok. Sınırlarımızdan içeri bu kadar kalabalık bir giriş, ABD uydularının gözünden kaçmış olamaz. Bu da PKK'nın barındırıldığı Kuzey Irak'ta hâkim tek otorite olan ABD'nin işin içinde olduğunu göstermektedir.Bu gerçekler ayan beyan ortadayken Türkiye'nin şimdi ne yapacaktır?Bence Türkiye'nin atması gereken ilk adım, ABD ile ilişkilerin ciddi bir şekilde gözden geçirilmesidir.Stratejik müttefik saçmalığı ve BOP' ta eş başkanlık aldatmacası gibi ilişkilerin tümü Türkiye tarafından süresiz olarak askıya alınmalıdır.Bundan sonraki adım ise PKK'ya sınır ötesi operasyon yapmadan önce Türkiye'nin İmralı'ya bir operasyon yapması olmalıdır.15 şehidimizin kanlarının hesabı önce İmralı'dakinden sorulması gerekmez mi? Türkiye'nin bölücü başı için verdiği ama geçen seçimlerde meydanlara ip atarak şov yapan partinin de ortak olduğu dönemin AB'ci koalisyon hükümeti tarafından rafa kaldırılan idam cezasının tekrar yürürlüğe sokulması için daha ne beklemekteyiz? Şehitlerin sayısının onlarla değil de -Allah korusun- yüzlerle ifade edilmesi mi beklenmektedir?Bölücü başına hak ettiği bu gecikmiş ceza uygulandıktan sonra Türkiye terör suçlarına caydırıcı cezalar vermeli ve bu cezalarda idam seçeneği mutlaka ilk sıralarda bulunmalıdır.Öte yandan meclise yarın gelecek olan Türk Silahlı Kuvvetlerine sınır ötesi harekât yetkisi veren tezkere süresiz olarak uzatılmalı ve bu şekilde teröristlere ve onun hamilerine etkili bir cevap verilmelidir.Şehit babalarının sorularına cevap verecek söz bulamayanlardan oluşan bir hükümet bunları yapamaz mı dediniz?O zaman yapacak olanları iş başına getireceğiz?Başka yol var mı?
Orhan Dede / diğer yazıları
- Oyları hunharca bölün… / 23.03.2024
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023