Operasyon ile gelen, operasyon ile gider

Türkiye, Ergenekon Operasyonunun sembol Savcısı öncülüğünde başlatılan Yolsuzluk Operasyonu'nun tetiklediği siyasi gelişmeleri bütün boyutları ile değerlendirip etkin bir senaryo geliştiremezse bu cendere ülkemizi yıllarca yeni bir girdaba sürükleyecek gibi duruyor.Şimdi yürütülen büyük operasyonun çok boyutlu okumasını yapma girişimine soru ve cevaplarla başlayalım: 1. Bu bir AKP'ye dönük yolsuzluk operasyonu mudur?Operasyonu başlatan iradenin medyaya servis ettiği haber ve fotoğraflar bizim böyle düşünmemizi sağlamaya matuf. Önümüze konan menü şu: Erdoğan ve yakın çevresi, çoluğu, çocuğu, Bakanları, bürokratları ve işadamları ile yolsuzluk batağına saplanmış durumda.Ayakkabı kutusunda gizlenen milyon dolarlara zuum yapılarak bu gerçeğin kafalara kazınması isteniyor.Seçimlere üç ay kala gizliden gizliye cemaat yargısı ve polisi tarafından sümenaltı edilen birkaç dosya birleştirilerek Erdoğan'ın kucağına fırlatılan parça tesirli bomba haline dönüştürülüyor.Beklenen tesirli patlama gerçekleşiyor, birkaç bakan siyaseten eks, Başbakan ve ailesi yara bere içinde bırakılıyor. Abdullah Gül ve çevresi, cemaate yakın AKP'li bakan ve bürokratların itina ile bomba sahasından uzaklaştırıldığı geliyorum diyen bomba.10 yıllık AKP iktidarının sümenaltı edilen yolsuzlukları zaten herkesin bildiği ve kanıksadığı sır iken sadece Başbakan ve yakın çevresini hedef alan son operasyonla hedeflenen gerçekleşti ve Erdoğan'lı AK partinin Kararmakta olduğu, Gül üzerine düşeni yapmazsa onun da sönüvereceği mesajı en tesirli biçimde verildi.Başbakan'ın öfke, panik ve aculluk içinde verdiği geç tepkiler Erdoğan kabinesini topal ördek pozisyonuna düşürmüş oldu. İlk tespit: Bu operasyonun hedefi AKP değildir. Hedef AKP olsa sümenaltında bekleyen yüzlerce kaset, binlerce yolsuzluk dosyası sahneye sürülürdü. 2. Bu bir Erdoğan'ı yeme operasyonu mudur? Başbakan hedef benim diyor. Doğrudur. Kılıçdaroğlu boşuna ağzını şapırdatıyor, cehenneme odun taşınıyor, cemaatle yatıp kalkıyor. Hedef AKP ve Türk siyasetinden dostlarının ellerini kanatan Erdoğan dikeninden kurtularak AKP'yi cemaati sermest edecek, İslam dünyasını batının kokuları ile sarhoş edecek Güllerle donatmaktır.ABD'nin işareti ile AKP'yi bugüne kadar omuzlayan Komprador sermaye, uzantısı medya, operasyonel cemaat, ve liberal entelijansiya şimdilerde Erdoğan'ı boynuzlamak için ortak yemin etmişe benziyor. Amerika bizi kardeş kavgasına karıştırmayın diyerek hem sırrı ele veriyor hem aradan sıyrılıveriyor. Amerika, olayın dışındaymış gibi yaparak Erdoğan'ın dünkü kardeşlerini kalleşçe üzerine salıyor. Dün iktidarı için dua edenler bugün beddualarla uğurluyor.Bu operasyon bu boyutu ile bir saray içi kavga, şehzadeler savaşı şeklinde de okunabilir.Ama acımasız kavga. Sultanın vücudundan kan damlıyor gibi.Erdoğan biraz da gölgesi ile kavga eder gibi. Kendisini değiştirmeden gölgesini değiştirmesi zor görünüyor. Açarız bu yönünü belki.3. Bu operasyon ABD'nin yürüttüğü bir savaş mıdır? Erdoğan seslendirir gibi olunca Amerika bizi karıştırma yoksa sonuçları olur diye tehdit ediverince sustu. Ama Erdoğan medyası bu bir Amerikan operasyonudur ve hedef Mursi gibi Erdoğan'ı devirerek ülkeyi karıştırmaktır diyor. Biz de onlara günaydın diyoruz. Günaydın ama biraz geç aydın.Evet, bu bir ABD operasyonudur. Tıpkı on yıl önceki AKP operasyonu gibi. Dün Erdoğan ile İslam coğrafyasında ve Türkiye'de büyük operasyonlar yapıldı. Siz Bağdat yıkılırken, Şam yıkılırken komisyondan başka bir şey düşünmediniz. Operasyon hortumlarla bağlandığınız iktidarı hedef alınca vaveylayı kopardınız. Oysa biz uyarmıştık: Operasyonla gelen operasyonla gider. Yaşamak için tek bir şansınız var. Bu sefer bari bizi dinleyin.