Padişahım, pardon Başbakanım çok yaşa?

Başbakan R. T. Erdoğan söyleyeceğini söyledi. Lafın tamamını söyledi hem de?Erdoğan, "Bazıları çıkıp 'benim cumhurbaşkanım olamaz' diye ifadeler kullanıyor. Maalesef edep adap bilmeyenler de var. Bunu diyenler önce TC vatandaşlığından çıkmalı? Senin değilse; çık vatandaşlıktan, git kimi seçersen seç" dedi.Bitti? Bu kadar. Daha ne söylesin?!Bundan sonrasını Hürriyet'in Dokuzuncu Köy'ünden Bekir Coşkun düşünsün.Erdoğan'ın bu çıkışı üzerine herkes güya ayağa kalkmış.Nasıl söyler? Bu ne cesaret, filan? Beyanatlar bu minval üzere.Bana göre, Erdoğan "az bile" söyledi. O da liberal demokratlığındandır. "Ilımlı" olduğundandır.Eskiden padişahların adaları varmış. Rodos, Girit, Midilli, İmralı? gibi. Kendisini kabul etmeyenleri oralara "mecburi ikamet" ettirirlermiş? Buna da "sürgün" veya "tehcir" denirmiş.Yani adamın gideceği yeri bile padişah belirlermiş.Ama çağ değişti; liberal demokrasi var.Erdoğan, liberal demokratik anlayışı sebebiyle Bekir Coşkun'a gideceği yeri bildirmedi? Dilediğin yere gidebilirsin dedi.Erdoğan'a, nasıl böyle konuşursun, diyenler; neden Aydın Doğan'a, sen nasıl Emin Çölaşan'ı kovarsın, hangi gerekçeyle Çölaşan'ı paketleyip kapı dışarı edersin diye sordular mı?! Sorabildiler mi?!Yok? Kimseden tık yok.Patron Doğan yapınca doğal da, Başbakan Erdoğan söyleyince mi anormal? Bu duruşta, çok ciddi ve somut bir "yanlılık" var.Erdoğan, devletin birlik, dirlik ve düzeni için, nizamat için bu talimatı vermiştir. Çünkü Cumhurbaşkanı demek, cumhur demek, millet demek? Hiç kimse, milletin birliğini temsil eden o capcanlı "demokrasi abidesi"ne karşı duramaz, kabul etmiyorum diyemez. Derse, Erdoğan da onu der.Vatan, demokratik usule uygun olarak satılabilir; ama ben "bu adamı kabul etmem" denemez.Milletin birliği ve üniter devletin bölünmez bütünlüğü "demokratik teamüller" çerçevesinde dağıtılabilir; ama kimse "demokratik yolla seçilecek Cumhurbaşkanı benim başkanım değil" diyemez. Derse ne olur?Başbakan açık ve anlaşılır konuştu: "Maalesef edep adap bilmeyenler de var. Bunu diyenler önce TC vatandaşlığından çıkmalı? Senin değilse; çık vatandaşlıktan, git kimi seçersen seç."O kadar? Bunda anlaşılmayacak bir taraf yok.Erdoğan, Deniz Baykal ve etrafına da bu mesajı verdi bence.Sadece Bekir Coşkun'a yapmadı bu çıkışını; kızım sana söylüyorum, gelinim sen işit diye bir adap var. Adaptan da bahsediyor lafının arasında. Bu sebeple Deniz Baykal ve etrafı da Erdoğan'ın talimatının muhatabı? CHP, güya Abdullah Gül'e randevu vermediğini ilan ediyor. Ne demek bu?! Bekir Coşkun'un yazısında ifade ettiği halin, politik tavra dönüşmüş şekli? CHP, şayet Coşkun'a yönelik sarf edilen ifadeden hala kendisine pay çıkarmadıysa; Erdoğan, Baykal ve etrafını da ikaz etmeli? Hatta "ılımlı liberal demokrasi"den biraz ödün vererek, ikamet edecekleri adresi de göstermeli; onları Rodos'a göndermeli. Baykal, zaten Rodos'a kadar yüzerek gideceğini söylemişti.Ama Baykal, uyanık davrandı; Gül seçilirse uyumsuzluk yapmayacağız dedi son dakikada. Bir nevi sıyırdı.Son bir not daha; Meclis'te 367'yi sağlayacağız, AKP üzülmesin şeklinde jek-beyanat verdi; ama Gül'e karşı "güya aday" gösterdi MHP bu bir. Bir diğer gerçek daha var. O da şu; bana uzatılan eli havada bırakmam diyerek Zanagillerle sarmaş-toka olan Devlet Bahçeli'yi de sınamalı Erdoğan? Gerekirse, Apo Meclis'e getirilip Bahçeli ile tokalaşma seremonisi yapılmalı. Şayet muhtemel tokalaşma esnasında Bahçeli'nin eli titrer gibi olursa, ona da Bekir Coşkun'a söylenenler ifade edilmeli.Liberal demokrasinin cilveleri bunlar.Eee? ahir kelam ne, diye soracak gibisiniz. Bu kadar tecrübeden sonra, "Padişahım çok yaşa!" demekten başka ahir kelam olamaz.Padişahım, pardon Başbakanım çok yaşa!