logo
29 MART 2024

Prof. Dr. Haydar Baş: "Avrupa Birliği köleliktir" demişti

26.05.2011 00:00:00
Prof. Dr. Haydar Baş'ın çeyrek asırdır üzerinde durduğu konulardan bir diğeri Avrupa Birliği (AB) meselesi. Türkiye'nin AB üyeliğinin çokça gündem edildiği 1980'li yıllarda siyasi, akademik ve iş dünyasının kesin gözüyle baktığı üyeliğimiz ile ilgili olarak, yalnızca Sayın Prof. Dr. Haydar Baş farklı bir yorumda bulunmuş ve "Avrupa Birliği topluluğu bizi aralarına kabul etmeyecektir" tezini savunmuştur.Gelinen noktada bu tezin hayat bulması, Sn. Baş'ın görüşlerindeki haklılığın ve gerçekliğin boyutlarını şaşırtıcı olarak gözler önüne sermiştir. Zira, "Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu" adıyla kurulan AB'ye 1959-1963 yıllarında katılım başvurusunda bulunan Türkiye Cuhuriyeti Devleti yaklaşık 50 yıldır AB kapılarında beklemektedir? Ocak 1987 (24 yıl önce)"Bakınız, biz senelerden beri Ortak Pazar'a girmek istiyoruz. Ortak Pazar'a girmek istememize rağmen, çeşitli müracatlarımız, çeşitli defalarda değerlendirilmiş ve fakat her defasında bir sebep ile bizi bu Pazar'ın içerisine almamışlardır" (Prof. Dr. Haydar Baş, Almanya-Berlin).Ocak 1990 (21 yıl önce)"Müttefikimiz diye kabul ettiğimiz Batı, kendi dünyasına maalesef bizi  kabul etmedi. AB topluluğuna almadı ve almak istemiyor" (Prof. Dr. Haydar Baş).1990'lı yıllara kadar çeşitli bahanelerle oyalanan AB maceramız, uyum sürecinin ardından farklı bir mecraya dönüşür ve bu tarihten sonra AB'ye kayıtsız şartsız bir teslimiyet başlar. Bu hedef ve anlayışa karşı çıkan tek isim, Prof. Dr. Haydar Baş'tan başkası değildir:Haziran 1997 (14 yıl önce);"Alınan karaların tamamen ardında şart cevap olması lazım. Biz bu şartla buna evet diyoruz. Yarın Avrupa Birliği'ne seni almaz, bugün sana o gerekçeyle beraber birtakım imzalar attırır. Gerek Ege'de, gerek Kıbrıs'ta, gerek Güneydoğu'da birçok haklarından vazgeçersin ve de daha geriye dönüşün de olmaz." (Prof. Dr. Haydar Baş, İstanbul)."Şu anda bizim, bu medeniyetin müntesibi gibi gösterilmemizin asıl sebebi, onların esaretlerini kabul etmemizdir. Yani onların esiri olmamızdır. Köleliktir bu; kültür köleliğidir, fikir köleliğidir, ahlak köleliğidir, düşünce, şahsiyet köleliğidir. Benliğimizden kopmamızdır. Bu benlikten koptuğun zaman, zaten senin adın Türk olmaz, Müslüman-Türk hele hiç olmaz. Şimdi böyle bir zillete evet diyorsak biz, burada bu ittifakta olalım, hayır bu olamaz diyorsak bu ittfakta olmamız hiç mümkün değildir. Bu bizim için de böyledir, onlar için de böyledir. Şimdi durum bu olmasına rağmen; dikkat edersek ne yaptık, hiç bunlar düşünülmeden, nasıl bir siyasi irade ki bizim 20 sene sonramızı 50 sene sonramızı düşünmeden bütün bunların altına, bu Birlik'te olacağız diye gelişigüzel şart koymadan imza atıyor" (Prof. Dr. Haydar Baş)."Gümrük Birliği'ne dahil olmak Türkiye'nin aleyhinedir"90'lı yılların başında ülkemizdeki politikacılar ve aydınlar, Gümrük Birliği'ne girişimizi bir zafer olarak kutlarken; sadece Prof. Dr. Haydar Baş aksi yönde bir açıklama yapmış, "AB'ye girmeden, Gümrük Birliği'ne dahil olmak Türkiye'nin aleyhinedir" demişti. Ve neticede de aleyhimize oldu. Türkiye'nin davulla zurnayla karşıladığı, AB'nin kapısından girişin ilk adımı olarak nitelendirdiği Gümrük Birliği, Türkiye'ye yarardan çok zarar getirdi. Her yıl 20 milyar doların üstünde dış ticaret açığı veren ülkemiz, 90'lı yıllardan başlayarak 2006 yılı sonuna kadar toplam 279,8 milyar dolar dış ticaret açığı verdi. Bu rakam, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde verilen toplam dış ticaret açığının yüzde 70,1'ini oluşturdu."Türkiye'yi çok ucuza satın alıyoruz"Prof. Dr. Baş'a kulak verelim:"Bilindiği gibi Türkiye 1995'te Gümrük Birliği'ne girdi. Gümrük Birliği ile Türkiye, tarihte mallarına yeni pazarlar bulmak uğruna savaşlar çıkaran Avrupa için bedava bir pazar haline gelmiş oluyordu. Bu sebepten olacak ki bazı Avrupalı parlamenterler Türkiye'nin Gümrük Birliği'ne girişi hususunda "Türkiye'yi çok ucuza satın alıyoruz" ifadelerini kullanmıştı."Gümrük Birliği, Türkiye içinkötü bir hediye..."AP üyesi D. John Bendit, "Gümrük Birliği Türkiye için kötü bir hediye. Türkiye ekonomik alanda güçlük çekecek, politik birliğin nimetlerinden de yararlanamayacak" sözleri ile bu durumu ortaya koyuyordu. Netice olarak Türkiye AB'ye alınmadan Gümrük Birliği'ne girmekle siyasi karar mekanizmalarında yer almadığı bir ülkeler topluluğuna tek taraflı bir şekilde ekonomik ve ticari olarak kapılarını açmış, ucuz ve büyük bir pazar haline gelmiş oluyordu. Bu durum ülkemizin ekonomik ve ticari yönden kalkınması bir yana, daha da kötüye gitmesine zemin hazırlamıştır. Hiç bir konuda Türkiye'ye dürüst davranmayan Avrupa, Gümrük Birliği konusunda da antlaşmanın Türkiye yararına işleyecek olan tarafını olabildiğince etkisiz hale getirmeye çalışmış ve bunda başarılı da olmuştur." (Prof. Dr. Haydar Baş, Yeni Mesaj Gazetesi, 04.06.2008)
 
Oğuz Köroğlu / diğer yazıları
2 suç örgütü lideri daha İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranıyorlardı
Müzakereler katliama zaman kazandırmak için
Takas önerisini Netanyahu reddetti
3 büyük takım taraftarı iftarda buluştu
'Futbol sahada, dostluk her yerde'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
2 suç örgütü lideri daha İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranıyorlardı
Müzakereler katliama zaman kazandırmak için
Takas önerisini Netanyahu reddetti
3 büyük takım taraftarı iftarda buluştu
'Futbol sahada, dostluk her yerde'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.