Bir Ramazan ayına daha eriştik şükürler olsun.
Tabii bir önceki Ramazan'ı aramıyor değiliz.
Bu gidişata göre her yıl bir önceki seneyi arayacağız Allah muhafaza.
7 Haziran'da Vezneciler'de yine masumlar siyasilerin hataları sonucu canlarını verdiler.
8 Haziran'da Mardin Midyat bombalı araç saldırısıyla savaş alanına döndü, yine hayatlar söndü.
Halkın içinden gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan da yaralanan bir vatandaşın yanına hastaneye gitti.
Vatandaş tam yaşadığı korkulu anları anlatmaya çalışırken Cumhurbaşkanı kadına "Kürt müsün Arap mı?" diye sordu.
Güler misiniz, ağlar mısınız?
Zaten ülkede terör sorunu Erdoğan'ın 'Kürt sorunu vardır' demesiyle körüklenmedi mi?
Kürt sorunu bahanesiyle başlatılan çözüm sürecinin geldiği noktaya bakar mısınız?
Terörü bitirmek için and içenler, "hesabını soracağız, bıçak kemiğe dayandı, terörün belini kırdık" diyenler artık, "terörle mücadelemiz kıyamete kadar sürecek" diyorlar.
Yani çözüm süreci yalanıyla milleti kandıranların amacı ülkeyi kıyamete kadar terörle başbaşa bırakmak.
Zaten ülkede kıyamet yerine döndü o ayrı bir mevzu.
'Ya Başkanlık ya kaos' manşetiyle yola çıkanların, bir yılda kurban edilen 'bin' vatandaş umurunda bile değil.
AK zihniyet, sıkıştığı yerde 'şehit' kavramına sarılsa da millet artık sokaklarda can korkusu olmadan yürümek istiyor.
Ülkede 5 bin korumayla gezenlerin 'bizi Allah koruyor' nidalarına inananların ise vebali paha biçilemez.
Artık ülkenin her yerinde terörle ilgili anılarımız var.
Sultanahmet'e gidince delikanlıysanız aklınıza canlı bomba gelmesin.
Artık Vezneciler'de aynı şekilde.
Ankara'yı hiç konuşmayalım zaten.
Güneydoğu bölgesi için iktidar partisi taşınabilir şehirler bile icat etti.
2 hafta önce Kilis'teydim, haberlerde verilenden daha vahim bir tablo var.
"Ne günah işledik de bu günlere geldik" diyenleri duyuyorum çoğu zaman.
Haçlı adına Müslümana namlu doğrultmak bu hale gelmemiz için yeter dediğimde 'Katil Esed' diyor.
"Ya İsrail, ABD?" diye sorduğumda sessiz kalıyorlar.
Asıl sorunumuz iman meselesi.
Her sakallıyı hoca, her siyasetçiyi kurtarıcı zannedersen olacağı bu.
Kime dost, arkadaş, dedilerse sildiler bunlar.
ABD, İsrail ve haçlılar hariç tabii ki.
Bir insan nasıl doğru zannettiğini hemen silebilir?
Silgi kalemden önce bitiyorsa yanlış çok demektir.
Dünyada lanet okuma ve kınama yarışması yapılsa AKP dünya lideri olur.
Anca lanet okuyup kınarlar zaten.
Kendileri yapıp vesile oluyorlar sonra da lanet okuyup kınıyorlar.
Şimdi de kendilerine Almanya'yı hedef seçtiler.
Akdamar Kilise'sini restore edip Ermenilere açan AKP.
Ermenistan ile dostluk maçında Azerbaycan bayraklarını yasaklayan AKP.
Ermenilere hak veren AKP.
Ama Ermeni soykırımını tanıyan elin Almanya'sına kızan yine AKP.
Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?
Zaten sadece AKP iktidarında 15'ten fazla ülke Ermeni soykırımı safsatasını tanımadı mı?
Nasıl bir ülke haline geldik, bir adet olumlu icraatı olmayanlara neredeyse Başkanlık verecek bu millet.
Padişah'ın şeyhülislamı olmak isteyenlerse, "Cumhurbaşkanı Mehdi'nin askeridir" diye fetva veriyor.
Herkes dünyalık menfaate imanını satma derdinde.
Allah hidayet etsin.
Ramazan ayına böyle girdik inşaallah sağ salim çıkarız.
Bence Müslüman Türk bir birey hak ile bâtılı ayırt edebilmeli.
Benden size nacizane tavsiye.
Kıyamet günü savunamayacağınız şeyleri, yazmayın, söylemeyin, savunmayın!
Tabii bir önceki Ramazan'ı aramıyor değiliz.
Bu gidişata göre her yıl bir önceki seneyi arayacağız Allah muhafaza.
7 Haziran'da Vezneciler'de yine masumlar siyasilerin hataları sonucu canlarını verdiler.
8 Haziran'da Mardin Midyat bombalı araç saldırısıyla savaş alanına döndü, yine hayatlar söndü.
Halkın içinden gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan da yaralanan bir vatandaşın yanına hastaneye gitti.
Vatandaş tam yaşadığı korkulu anları anlatmaya çalışırken Cumhurbaşkanı kadına "Kürt müsün Arap mı?" diye sordu.
Güler misiniz, ağlar mısınız?
Zaten ülkede terör sorunu Erdoğan'ın 'Kürt sorunu vardır' demesiyle körüklenmedi mi?
Kürt sorunu bahanesiyle başlatılan çözüm sürecinin geldiği noktaya bakar mısınız?
Terörü bitirmek için and içenler, "hesabını soracağız, bıçak kemiğe dayandı, terörün belini kırdık" diyenler artık, "terörle mücadelemiz kıyamete kadar sürecek" diyorlar.
Yani çözüm süreci yalanıyla milleti kandıranların amacı ülkeyi kıyamete kadar terörle başbaşa bırakmak.
Zaten ülkede kıyamet yerine döndü o ayrı bir mevzu.
'Ya Başkanlık ya kaos' manşetiyle yola çıkanların, bir yılda kurban edilen 'bin' vatandaş umurunda bile değil.
AK zihniyet, sıkıştığı yerde 'şehit' kavramına sarılsa da millet artık sokaklarda can korkusu olmadan yürümek istiyor.
Ülkede 5 bin korumayla gezenlerin 'bizi Allah koruyor' nidalarına inananların ise vebali paha biçilemez.
Artık ülkenin her yerinde terörle ilgili anılarımız var.
Sultanahmet'e gidince delikanlıysanız aklınıza canlı bomba gelmesin.
Artık Vezneciler'de aynı şekilde.
Ankara'yı hiç konuşmayalım zaten.
Güneydoğu bölgesi için iktidar partisi taşınabilir şehirler bile icat etti.
2 hafta önce Kilis'teydim, haberlerde verilenden daha vahim bir tablo var.
"Ne günah işledik de bu günlere geldik" diyenleri duyuyorum çoğu zaman.
Haçlı adına Müslümana namlu doğrultmak bu hale gelmemiz için yeter dediğimde 'Katil Esed' diyor.
"Ya İsrail, ABD?" diye sorduğumda sessiz kalıyorlar.
Asıl sorunumuz iman meselesi.
Her sakallıyı hoca, her siyasetçiyi kurtarıcı zannedersen olacağı bu.
Kime dost, arkadaş, dedilerse sildiler bunlar.
ABD, İsrail ve haçlılar hariç tabii ki.
Bir insan nasıl doğru zannettiğini hemen silebilir?
Silgi kalemden önce bitiyorsa yanlış çok demektir.
Dünyada lanet okuma ve kınama yarışması yapılsa AKP dünya lideri olur.
Anca lanet okuyup kınarlar zaten.
Kendileri yapıp vesile oluyorlar sonra da lanet okuyup kınıyorlar.
Şimdi de kendilerine Almanya'yı hedef seçtiler.
Akdamar Kilise'sini restore edip Ermenilere açan AKP.
Ermenistan ile dostluk maçında Azerbaycan bayraklarını yasaklayan AKP.
Ermenilere hak veren AKP.
Ama Ermeni soykırımını tanıyan elin Almanya'sına kızan yine AKP.
Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?
Zaten sadece AKP iktidarında 15'ten fazla ülke Ermeni soykırımı safsatasını tanımadı mı?
Nasıl bir ülke haline geldik, bir adet olumlu icraatı olmayanlara neredeyse Başkanlık verecek bu millet.
Padişah'ın şeyhülislamı olmak isteyenlerse, "Cumhurbaşkanı Mehdi'nin askeridir" diye fetva veriyor.
Herkes dünyalık menfaate imanını satma derdinde.
Allah hidayet etsin.
Ramazan ayına böyle girdik inşaallah sağ salim çıkarız.
Bence Müslüman Türk bir birey hak ile bâtılı ayırt edebilmeli.
Benden size nacizane tavsiye.
Kıyamet günü savunamayacağınız şeyleri, yazmayın, söylemeyin, savunmayın!
Furkan Talay / diğer yazıları
- Atatürk’ün en büyük düşmanını açıklıyorum / 22.12.2020
- Haydar Baş’ın gizli mirası / 18.12.2020
- Hüseyin Baş’a destek değil yaren olacağız / 02.05.2020
- ‘İdeal delikanlı modeli Mustafa Kemal’ / 21.01.2019
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-II / 04.07.2018
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-I / 03.07.2018
- Atatürk camileri yıktı mı? / 29.06.2018
- Atatürk'ün partisi / 27.05.2018
- Atatürk Haydar Baş Milli Ekonomi Modeli / 11.05.2018
- Atatürk'süz Çanakkale kutlaması olmaz / 21.03.2018
- Haydar Baş’ın gizli mirası / 18.12.2020
- Hüseyin Baş’a destek değil yaren olacağız / 02.05.2020
- ‘İdeal delikanlı modeli Mustafa Kemal’ / 21.01.2019
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-II / 04.07.2018
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-I / 03.07.2018
- Atatürk camileri yıktı mı? / 29.06.2018
- Atatürk'ün partisi / 27.05.2018
- Atatürk Haydar Baş Milli Ekonomi Modeli / 11.05.2018
- Atatürk'süz Çanakkale kutlaması olmaz / 21.03.2018