"Şii-Sünni gerginliği" için, İslam aleminin kanayan yarası diyoruz. Yıllardır, Batı'nın kirli oyunları ile ekilen fitne tohumları hakkı bâtıl göstermiş, Müslümanı Müslümana öldürtmüş, neticede Müslüman dünyanın kaderi parçalanarak Bâtı'ya teslimiyet olmuştur. Bugün Arap Baharı şeklinde Ortadoğu'da sahnelenen projede en önemli argüman da radikal İslam'ı kullanarak Müslümanı Müslümana kırdırmaktır.Son dönemde yaptığı çalışmalarla İslam âleminin hâmisi olarak görülmeye başlayan Rusya, bünyesinde barındırdığı Müslüman nüfus ile tehdit edilmek istenmekte. Zira, Arap Baharı benzeri bir oyun Rusya üzerinde denenmeye çalışılıyor.Bugün Libya'da, Tunus'ta, Mısır'da yaşananlar telafisi imkansız ve geriye dönülmez bir noktadadır.ABD ve İsrail ajanları vasıtası ile halk hareketi ile başlayan süreç, malumdur, ezilen halklara haklarını iade etmek, demokrasi getirmek, insan haklarını yaşatmak üzerine kurulu bir senaryodur.Rusya Fererasyonu da barındırdığı farklı etnik kimlikler ve farklı inançlar ile bu tehlikeye maruzdur. Ancak geç olmadan yapılmak isteneni fark eden Rusya Devlet Başkanı Putin, buna izin vermeyecek tedbirleri almaya başladı bile?Ülkedeki Müslüman maneviyat meclisinin 225. kuruluş yıldönümünde, İslami liderler ile bir araya geldiğinde bu konuya temas eden Rusya Devlet Başkanı, "Bazı dış siyasi güçler, radikal İslamcıları kullanarak ülkemizde karışıklık çıkarmak istiyor. Rus Müslümanlarının böyle şeyler yapmayacağını biliyoruz. Amaçları ülkemizde din ve etnik temelli çatışma oluşturmak" diyerek, İslam toplumları arasına sokulmak istenen nifak tohumlarından haberdar olduklarını ve Müslüman Rus nüfusu kendilerinden ayrı görmediklerini belirtmiştir.Putin'in ülkedeki Müslüman nüfusa sahip çıkması, onu Arap Baharı benzeri bir isyan dalgasından mutlaka koruyacaktır.Zira, ülkedeki nüfusun %20'sine sahip Müslüman kesim, diğer Rus vatandaşları ile eşit haklara sahip oldukça ve aynı görüldükçe bu birlik ortamı sağlamlaşacaktır.Bu bağlamda, Milli Ekonomi Modeli'ni hayata geçiren Rusya'nın MEM'in projesi olan vatandaşlık maaşını, her Rus vatandaşına etnik kimliği veya inancı ne olursa olsun vermeye başlaması, vatandaşlar arasında eşitliği, adaleti ve kardeşliği tesis edecek tek yoldur.Burada, Rusya'nın İslam'a bakışını değerlendirmek gerekir. Konuşmasında, "İslam, Rus kültürel kodunun parlak bir unsurudur" diye putin, Müslümanların böyle saldırılarda bulunmayacaklarına inandığını ifade etti. 2000 senesinde İkiz Kulelere CIA tarafından düzenlenen saldırıdan sonra İslam'ı terör dini ve Müslümanı terörist olarak kabul eden ABD'nin İslam algılaması ile Rusya'nın İslam'a yaklaşımı birbirine taban tabana zıttır.Kendi yaptığı bombalı saldırıyı İslam coğrafyasını işgal planı için bir bahane olarak kullanan ABD, bu saldırı sonrası, büyük haçlı seferini başlatmamış mıdır?Tarih boyu devam eden hilal-haç mücadelesi bugün, BOP ve Arap Baharı olaraksürmektedir. Müslüman, tehdit unsuru ve yok edilmesi gereken şahıs; kaynakları ve toprakları, ele geçirilecek ganimetlerdir.Rusya ise, gerek bünyesindeki, gerekse dünya genelindeki Müslümanları kucaklayan yaklaşımı ile, Batı'nın büyük oyununu bozmaktadır. Putin, "Rusya'nın İslam dünyasını bölüp-parçalama ve haritasını yeniden çizme gibi bir düşüncesi yoktur. Aksine Rusya, İslam dünyasının birliğini pekiştirecek tutarlı ve düzgün duruşunu sürdürmektedir" diyerek ABD'nin ve Rusya'nın, Müslüman dünya üzerindeki siyaset farkını ortaya koymuştur.
Sinem Baş / diğer yazıları
- Geçmiş olsun Sayın Baş / 23.03.2020
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018