BTP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Erimhan, Başbakan'ın son Rusya ziyaretinde "Rum ve İsrail tezleri için çalıştığını" ifade ederek, "Başbakan belli ki Türkiye için değil, başkaları adına bu geziye çıkmış" dedi.
-Bu politikalar kimin için?
BTP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Erimhan, AKP Hükümeti ile İsrail arasındaki yakınlaşmaya dikkat çekerek, "Dışişleri Bakanı Suriye'de eski bir Mossad ajanının kemiklerinin Telaviv'e iadesi için 'kuryelik' yapıyor. Başbakan ise Moskova'da İsrail'e uzanacak boru hattı için imzalar atıyor" dedi. Erimhan "hükümet Moskova'ya, Şam'a kimin için gidiyor, İsrail için mi yoksa Türkiye için mi? Buna karar vermeli" şeklinde altını çizdiği basın açıklamasına şu sözlerle devam etti. -Kurye hükümet
"KKTC'yi tasfiye için Putin'i ikna etmek, İsrail'e doğalgaz anlaşmasına imza atmak ya da Şam'da bir İsrail ajanının kemiklerinin İsrail'e iadesi için arabuluculuk etmek, bunlar Türkiye'ye yakışmaz" diyen Ahmet Erimhan "hükümet belli ki dış politikası kuryelik hizmeti olarak görüyor" dedi.
BTP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Erimhan, AKP Hükümeti ile İsrail arasındaki yakınlaşmaya dikkat çekerek, "Dışişleri Bakanı Suriye'de eski bir Mossad ajanının kemiklerinin Telaviv'e iadesi için 'kuryelik' yapıyor. Başbakan ise Moskova'da İsrail'e uzanacak boru hattı için imzalar atıyor" dedi. Erimhan "hükümet Moskova'ya, Şam'a kimin için gidiyor, İsrail için mi yoksa Türkiye için mi? Buna karar vermeli" şeklinde altını çizdiği basın açıklamasına şu sözlerle devam etti:
Putin'i Rum tezleri
için iknak etmek!
Bilindiği gibi geçtiğimiz yıl Nisan ayında Kıbrıs'ta yapılan referandum, Rusya'nın BM Güvenlik Konseyi'nde son 10 yıldır kullanmadığı vetosunu kullanmasıyla reddedilmişti. Rum Kesimi'nden çıkan 'hayır', KKTC'yi yaşatan en temel argüman olurken, Moskova'nın KKTC'den tavrı Ankara'nın dahi önüne geçmişti.
Ancak şimdi öğreniyoruz ki hükümet, Rusya'dan KKTC lehine kullandığı tavrını değiştirmesini ve KKTC'yi tasfiye edecek Anan Planı'na yönelik BM'deki vetosunu kaldırmasını istiyor.
Bunun Putin'in "KKTC'ye uygulanan tavır yanlıştır" dediği bir ortamda ne kadar yanlış olduğunu bilmiyoruz söylemeye gerek var mı?
Hükümet Rusya'nın bu tutumundan KKTC lehine bir 'tanıma' kararı çıkarmak yerine, Moskova'yı Rum tezleri için ikna etmeye çalışıyor. Bunun anlaşılır ve kabul edilir bir yanı yoktur ve olamaz.
Turkiye kurye ülke
Hükülek maalesef dış politikaya tamamen yabancıların gözü ve gözlüğüyle bakmaktadır. Başbakan'ın Kıbrıs konusunda Putin'i ikna gezisi bunun tek örneği değildir. Hükümetin en son Suriye'ye yaptığı ziyaretle bir İsrail ajanının kemiklerinin İsrail'e iadesi için yaptığı girişim, konunun bir başka misalidir. İsrail'de yayınlanan Haaretz gazetesi bu girişimi okuyucularına "Türkiye'nin kuryeliği" olarak duyurmuştur.
Bölgenin en köklü ülkesi Türkiye bugün maalesef 'kurye ülke' ya da 'taşeron ülke' olarak değerlendirilmektedir. Bunun ne kadar acı verici bir durum olduğu herhalde ortadadır.
Telaviv'i sevindiren
anlaşma
Aynı hükümetin Moskova'da mesaisinin büyük bir kısmını yine İsrail için kullandığını görüyoruz. Rusya-Türkiye arasındaki doğalgaz hattını İsrail'e taşımak isteyen Başbakan'ın bu konuda elinden geleni yaptığını ve Putin'i ikna'ya çalıştığını görüyoruz.
Burada ve bu noktada millet adına sorulacak soru elbette şudur? Başbakan Moskova'da kim için vardı? Türk milleti için mi yoksa Rum ve İsrail'in menfaatlerini korumak için mi?
Hükümetin kararı ortadadır. Şimdi karar sırası Türk milletindedir.
-Bu politikalar kimin için?
BTP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Erimhan, AKP Hükümeti ile İsrail arasındaki yakınlaşmaya dikkat çekerek, "Dışişleri Bakanı Suriye'de eski bir Mossad ajanının kemiklerinin Telaviv'e iadesi için 'kuryelik' yapıyor. Başbakan ise Moskova'da İsrail'e uzanacak boru hattı için imzalar atıyor" dedi. Erimhan "hükümet Moskova'ya, Şam'a kimin için gidiyor, İsrail için mi yoksa Türkiye için mi? Buna karar vermeli" şeklinde altını çizdiği basın açıklamasına şu sözlerle devam etti. -Kurye hükümet
"KKTC'yi tasfiye için Putin'i ikna etmek, İsrail'e doğalgaz anlaşmasına imza atmak ya da Şam'da bir İsrail ajanının kemiklerinin İsrail'e iadesi için arabuluculuk etmek, bunlar Türkiye'ye yakışmaz" diyen Ahmet Erimhan "hükümet belli ki dış politikası kuryelik hizmeti olarak görüyor" dedi.
BTP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Erimhan, AKP Hükümeti ile İsrail arasındaki yakınlaşmaya dikkat çekerek, "Dışişleri Bakanı Suriye'de eski bir Mossad ajanının kemiklerinin Telaviv'e iadesi için 'kuryelik' yapıyor. Başbakan ise Moskova'da İsrail'e uzanacak boru hattı için imzalar atıyor" dedi. Erimhan "hükümet Moskova'ya, Şam'a kimin için gidiyor, İsrail için mi yoksa Türkiye için mi? Buna karar vermeli" şeklinde altını çizdiği basın açıklamasına şu sözlerle devam etti:
Putin'i Rum tezleri
için iknak etmek!
Bilindiği gibi geçtiğimiz yıl Nisan ayında Kıbrıs'ta yapılan referandum, Rusya'nın BM Güvenlik Konseyi'nde son 10 yıldır kullanmadığı vetosunu kullanmasıyla reddedilmişti. Rum Kesimi'nden çıkan 'hayır', KKTC'yi yaşatan en temel argüman olurken, Moskova'nın KKTC'den tavrı Ankara'nın dahi önüne geçmişti.
Ancak şimdi öğreniyoruz ki hükümet, Rusya'dan KKTC lehine kullandığı tavrını değiştirmesini ve KKTC'yi tasfiye edecek Anan Planı'na yönelik BM'deki vetosunu kaldırmasını istiyor.
Bunun Putin'in "KKTC'ye uygulanan tavır yanlıştır" dediği bir ortamda ne kadar yanlış olduğunu bilmiyoruz söylemeye gerek var mı?
Hükümet Rusya'nın bu tutumundan KKTC lehine bir 'tanıma' kararı çıkarmak yerine, Moskova'yı Rum tezleri için ikna etmeye çalışıyor. Bunun anlaşılır ve kabul edilir bir yanı yoktur ve olamaz.
Turkiye kurye ülke
Hükülek maalesef dış politikaya tamamen yabancıların gözü ve gözlüğüyle bakmaktadır. Başbakan'ın Kıbrıs konusunda Putin'i ikna gezisi bunun tek örneği değildir. Hükümetin en son Suriye'ye yaptığı ziyaretle bir İsrail ajanının kemiklerinin İsrail'e iadesi için yaptığı girişim, konunun bir başka misalidir. İsrail'de yayınlanan Haaretz gazetesi bu girişimi okuyucularına "Türkiye'nin kuryeliği" olarak duyurmuştur.
Bölgenin en köklü ülkesi Türkiye bugün maalesef 'kurye ülke' ya da 'taşeron ülke' olarak değerlendirilmektedir. Bunun ne kadar acı verici bir durum olduğu herhalde ortadadır.
Telaviv'i sevindiren
anlaşma
Aynı hükümetin Moskova'da mesaisinin büyük bir kısmını yine İsrail için kullandığını görüyoruz. Rusya-Türkiye arasındaki doğalgaz hattını İsrail'e taşımak isteyen Başbakan'ın bu konuda elinden geleni yaptığını ve Putin'i ikna'ya çalıştığını görüyoruz.
Burada ve bu noktada millet adına sorulacak soru elbette şudur? Başbakan Moskova'da kim için vardı? Türk milleti için mi yoksa Rum ve İsrail'in menfaatlerini korumak için mi?
Hükümetin kararı ortadadır. Şimdi karar sırası Türk milletindedir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.