"Her millet ebedilik fikrini fertlerine aşılamayı başlıca vazife telakki etmiştir. Toplumları ayakta tutan en kuvvetli amil inançlardır. Gerek maddede, gerekse manada toplumlarda görülen sanat, kültür, teknik vs. gibi oluşlar, onların akaitlerinin eseridir. Devletler, ideoloji haline getirdikleri inançlarını yaymak ve ayakta tutmak için her devirde hayatlarını ortaya koymuşlardır. Tarihte, sebepleri çeşitli faktörlerle izah edilmeye çalışılan harplerin temelinde bu inançlar yatmaktadır. Ehl-i Salibin zaman zaman İslam'a karşı tertipledikleri Haçlı seferleri bu düşüncenin tezahüründen başka bir şey değildir. Çanakkale'yi geçmek için Ehl - i Salib'i temsilen Fransız ve İngilizlerin bir araya gelmesi aynı düşüncenin neticesidir. O halde harplerde çarpışan milletler, kullandıkları kılıçları, kalkanları, topları, tüfekleri ile inançlarının sözcülüğünü yapmaktadırlar." (Prof. Dr. Haydar Baş Makalat sayfa: 165- 166 13. Baskı)Bu açıdan baktığımızda günümüzdeki savaşların temelinde de inanç yatmaktadır. Ancak tarihteki gibi sebepler farklı farklı gösterilmektedir.Günümüzde batılılar savaş argümanı olarak insan hakları, Demokrasi ve Barış, Diktatör rejimlerin yıkılması, ezilen halkları kurtarmak ve enerji kaynaklarının zalim diktatörlerin eline geçmiş olması gibi mazeretleri kullanmaktadır.Teknolojinin gelişmiş olduğu günümüzde iletişimin çok hızlı olduğu düşünülürse dünya kamuoyunun desteğini arkasına almak ve savaşlarına geçerli bir kılıf bulmak için batılılar yukarıda saydığımız argümanları kullanmaktadır.Burada bir konuya dikkat çekmek gerekiyor. İran için kullanılan mazeretlerden biri İran'ın nükleer silah sahibi olmaya çalışması olarak gösteriliyor. Böylece İran dünyayı tehlikeye sokacak bir güç olarak gösterilmektedir. Oysaki son yüzyıla baktığımızda dünyada kan, zulüm ve gözyaşına sebep olan savaşları bugünkü batı yapmıştır. İran ise sadece Amerika'nın kışkırtması nedeni ile kendisine saldıran Saddam Hüseyin ile savaşmış yani sadece kendini savunmuştur.Ne yapalım ki günümüzde medya gücü ile batılılar kurdu kuzu, kuzuyu ise kurt göstermekte ve kendilerini haklı göstermektedir. Böylece Irak'taki, Libya'daki, Filistin'deki kan ve gözyaşının hesabını vermek zorunda kalmamaktadırlar.Bu oyunlara gelmemek dileğiyle?
Misafir Kalem (A) / diğer yazıları
- Niçin organik cilt ürünlerini tercih etmeliyiz? / 01.06.2014
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012
- Ölçülerden uzaklaşıldı (Harun KAYACI) / 01.01.2012
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012
- Ölçülerden uzaklaşıldı (Harun KAYACI) / 01.01.2012