logo
26 NİSAN 2024

Savaş girdapları ve dönme dolaplar-VIII

08.04.2003 00:00:00
İslam ülkeleri ve

Arapların tutumu

Ortaya atılan bu Hungthinton teorisi, mister Bush'un ve ABD'nin tutumları, İsrail'in Filistin'e yaptığı saldırıları ve benzeri olaylar İslam ülkelerini nerdeyse yarı şoka sokmuş bulunmaktadır. Hiçbirinden etkili bir ses, seda çıkmamaktadır. İslam ülkeleri sinmiş gibidir! Bekle gör durumuna girmiş sayılmaktadır. Arap ülkelerinin toplantıları, arasıra yapılmaktadır. Ama etkili kararlar alınamamaktadır. Hatta onların arasında da büyük anlaşmazlıklar oluşmaktadır. Sadece ABD ve koalisyon güçlerine karşı kınama yapılmaktadır.

Zaten Osmanlı'dan sonra İslam ülkeleri darmadağınık duruma gelmiştir. Birlik beraberlik, yardımlaşma ve birlikte güdülecek bir mefkure, henüz ortaya konulabilmiş değildir. Veya bu mefkure bilinmekte, fakat onu tatbik etmek için henüz bir ortamın oluşması beklenmektedir. Ortalarda büyük ve güçlü bir ülke olmadan birlikte hareket etmek çok zor olmaktadır. Böyle büyük ve güçlü bir ülkenin oluşmaması için ise, batı ve şimdiki büyük güçler, ellerinden gelen bütün oyunları yapmaktadır (Son yıllardaki Türkiye'nin başına gelenlere bir göz atarsak bu sözlerin doğruluğu kolayca anlaşılacaktır.)

Irak olayının arkasındaki olaylar

Irak olayı basit bir bölge olayı değildir. Hatta sadece enerji ve yeraltı zenginlikleri olayı da değildir. Aslında stratejik hazırlanmalarda onun da önemi oldukça büyüktür. Ama onun da ötesinde derinlerde yatan büyük hesaplaşmalar sezilmektedir. Öne sürülen kitle imha silahları ve Saddam olayı ise hiç değildir. Bu hadise büyük olayların bir safhası sayılmaktadır. Arkasında büyük ve derin amaçlar mevcuttur. Burada esas olarak yatan bir medeniyetler çatışmalarını devam ettirmek isteyen ve perde arkasında kalan, gizli güçlerin faaliyete geçmesidir.

Hani bazan derin devlet politikalarından bahsedilmektedir ya! Sanki ABD'nin derinliklerinden gelen siyasetin başlangıcıdır bu olaylar. Kısacası ABD bu büyük oyunlara hazırlanmak için kendine en uygun kazanımları elde ederek, ilerideki mücadeleler için hazırlıklarını yapmaktadır. Aslına bakılırsa mister Bush da bu olaylara sanki zorla itilmektedir. Onun için bazan sanki düşüncelerini taksit taksit ifade etmektedir. Ama ne amaçla olursa olsun başrol oyunculuğuna soyunmuş durumdadır. Başrol ona verilmiştir.

Zaten Bush'un başkanlığa gelmesi de çok tartışmalı olmuştur. 3 ay oylar tekrar tekrar sayılmış bulunmaktaydı. Sonunda pek az bir farkla birkaç oy ile, nerdeyse mahkeme kararıyla başkan olmuştu.

Derin güçler ona oynamıştı ve başkan olduktan sonra ona istediklerini yaptırmaya başladılar. Bir 11 Eylül terör hadisesi meydana geldi ve ondan sonra bütün olaylar arka arkaya gelmeye başladı.

Bakalım Bush bu rolü sonuna kadar başarılı bir şekilde yerine getirebilecek mi? Amerika'nın, tek devlet dünyasının mutlak hakimi teorisinin ne kadar gerçekleştirebilecek. Medeniyetler savaşı nasıl sonuçlanacaktır?

Türkiye ise bu oyanları mümkün olduğu kadar zararsız bir şekilde atlatması gerekmektedir. Onun için çok basiretli bir dış politika gütmesi ve çok dikkatli ve dengeli hareket etmesi gerekmektedir.

Halen mister Bush, bazı sivri akıllı insanların hasta beyinlerinin ürünlerine kapılmış durumdadır. Hungthinton'nun teorilerine inandı ve inandırılmıştır. Zaten Bush büyük bir Hristiyandır. Bu teori ona yatkın görülmektedir. Böylece ideolojilerin din istirmacıların oyununa kolayca düşmüş görülmekmektedir.

Bir zamanlar Adolf Hitler de neler yapmıştı. Zamanında Almanya'nın başındaki Hitler de dünyaya hakim olmak istemişti. O da kendini haklı göstermek istiyordu. Ama bu haklılığı panzerlerle sağlamaya çalışıyordu. Üstelik bütün dünyayı karşısına alarak, zorla bunu yapmaya çalışmıştı.

2. Dünya Savaşı da benzeri şekilde başlamıştı

İkinci Dünya savaşından sonra, Avrupa'nın ve dünyanın dengeleri bozuldu ve onun yerine yeni düzen geliştirilmeye çalışıldı.

1929 yılında dünya ekonomisini sarsan Amerika'da, New York'ta büyük bir ekonomik kriz başlamıştı. Bu kriz bütün dünyaya dalga dalga yayılmaya hızla devam etmişti.

1900'lü yıllardaki Almanya'da büyük karışıklıklar mevcuttu. Almanya müthiş ekonomik sarsıntılar içine girmişti. Enflasyon canavarı doruk noktalara ulaşmıştı. Alman parası devamlı değer kaybediyordu. İşsizlik ve karışıklıklar gittikçe artıyordu. Millet yarı bunalıma girmiş durumundaydı. Hitler, o dönemde yapılan seçimle iktidara Almanların milliyetçilik duygularına hitap ederek, ülkeyi kurtarma vaatleriyle gelmişti.

Ülkelerdeki büyük ekonomik ve sosyal düzensizlikler daima ekstrem durumlara sebep olmaktadır. Adolf Hitler, Almanların ruhunu okşayan Nasyonal sosyalizmi seçerek, iktidarını iyice güçlendirmiş oldu. Sonunda bu durum Nasyonal Sosylamiz-Nazi rejimini ortaya koydu ve rejim tam bir diktaya dönüştü. Almanların üstün bir millet olduğunu, Almanya'nın herşeyin üstünde olduğunu ortaya koyarak bu temaların işlenmesine koyulmuştu. Hitlerin ağzı çok iyi laf yapıyordu. Nutukları sürükleyiciydi ve kısa zamanda Alman milletinin büyük kısmı ona inandı ve Hitler Almanya'nın baş tacı oldu.

Böylece Nasyonal Sosyalizmin-Nasizmin- de kökleri atılmış oldu.
 
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
14 bin koşucu finişi görecek
Katılımda rekor geldi, şimdi sıra derecelerde!
İnsan ‘kokuşmuş bir sudan’ yaratıldığını bilmiyor mu?
Ekonomiyi soğutmaya devam
IMF'siz IMF programı uygulanacak
Beyaz Saray'dan Erdoğan ziyareti sorusuna yanıt
'Takvime alınmış bir program yok'
'Suça konu ihaleyi hatırlamıyorum'
'Siyasi yasak' davası ertelendi
'Herkes lütfen bu tavrımızı çok iyi bilsin'
CHP'de 'Saray' kavgası kızışıyor!
İmam nikahlı eş anneden şikayetçi oldu
7 aylık bebeğini yola bıraktı!
AKP'li belediyeden o görüntü hakkında açıklama
'Takdir halkımızındır'
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
14 bin koşucu finişi görecek
Katılımda rekor geldi, şimdi sıra derecelerde!
İnsan ‘kokuşmuş bir sudan’ yaratıldığını bilmiyor mu?
Ekonomiyi soğutmaya devam
IMF'siz IMF programı uygulanacak
Beyaz Saray'dan Erdoğan ziyareti sorusuna yanıt
'Takvime alınmış bir program yok'
'Suça konu ihaleyi hatırlamıyorum'
'Siyasi yasak' davası ertelendi
'Herkes lütfen bu tavrımızı çok iyi bilsin'
CHP'de 'Saray' kavgası kızışıyor!
İmam nikahlı eş anneden şikayetçi oldu
7 aylık bebeğini yola bıraktı!
AKP'li belediyeden o görüntü hakkında açıklama
'Takdir halkımızındır'
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.