Seçimler muhalefete bağlı

2023 seçimlerine az bir zaman kaldı. Eğer erken bir tarihe alma durumu olmazsa normal şartlar altında 18 Haziran 2023 Pazar günü yapılacak.

Ama Anayasaya uygun olmamasına rağmen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 3'üncü kez yeniden aday olması için seçimlerin erkene alınmasına kesin gözüyle bakılıyor.

Gerek Erdoğan'ın yeniden adaylığı, gerekse 2023 seçimleri için muhalefetin duruşu Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş'a soruldu. 

Geçtiğimiz Pazar günü TV100'de Pınar Işık Ardor'un sunduğu Pazar Siyaseti programına konuk olan BTP lideri Baş, kendisine yöneltilen soruları dikkat çekici cevaplar verdi.

BTP'nin 6'lı Masa'ya alınmaması konusu soruldu, BTP lideri şunları söyledi: "Orada BTP'nin olması şu demekti; masa genişleyebiliyor, muhalefet büyüyebiliyor.  Bakın, İtalya'da seçimler 14 partinin birleşimiyle kazanıldı. Bunu yakalayamayanlar Macaristan'da şurada burada seçim kaybetti. Bu psikolojiyi, bu ortamı oluşturacaktık bu olmamış oldu."

Evet, muhalefet için genişlemek değil, genişlememek problem. Bir de 6'lı Masa'nın oluşum sebebi sadece seçimleri kazanmak değil, güçlü bir iktidar oluşturarak, Meclis'te gerekli oy çoğunluğunu elde ederek parlamenter sisteme yeniden dönüşü temin etmek. O zaman 6'lı Masa için genişlemek, daha da büyük zorunluluk haline geliyor. 

6'lı Masa, gerekli birlikteliği ve sinerjiyi oluşturamazsa, kendi tabanından bile oy alamama gibi bir tehlike söz konusu. Üstelik seçim yaklaştıkça her türlü yetkiyi elinde bulunduran Cumhur İttifakı daha fazla sahaya inecek, muhalefet tabanına yönelik mutlaka yeni açılımlar yapacaktır.

Bu durumda 6'lı Masa, şimdiki anket sonuçlarına göre toplama-çıkarma yaparak sağlıklı bir neticeye ulaşamaz. Güçlü bir iktidar için mutlaka tüm muhalefeti kucaklayan güçlü bir sinerji oluşması gerekiyor. BTP'nin katılımıyla bu sağlanabilirdi ama maalesef bu adım atılmadı. 

BTP lideri Baş'a, muhalefetin şu ana kadar aday açıklamaması konusu soruldu, şu cevabı verdi: "Yıpranmasın diye açıklanmayan aday, olası tüm adayların yıpranmasına sebep oluyor. Nasıl bir aday ki üç ayda yıpranacak! Öyle bir aday ülkeyi beş sene nasıl yönetecek? Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun aday olmaya çabaladığı çok aşikâr. Şimdi yıpranmasın diye açıklanmayan aday Kemal Bey mi? Onu da ben merak ediyorum."

Gerçekten de öyle. Bir cumhurbaşkanı adayı yıpranmasın diye açıklanmıyorsa, demek ki yıpranmasından korkuluyordur. Sayın Baş'ın dediği gibi bu aday hasbel kader kazansa ülkeyi nasıl yönetecek? Mevcut koşullarda, temel birçok taşıyla oynanmış ülkemizde Cumhurbaşkanı koltuğuna oturarak bir icraat ortaya koyabilmek, emin olun ki adaylık yarışından çok daha çetrefilli ve doğal olarak yıpratıcı olacaktır. 

Cumhurbaşkanı adayı açıklanmalı ve mevcut Cumhurbaşkanıyla bizzat halkın önünde ciddi bir adaylık mücadelesi vererek bileğinin hakkıyla bu mücadeleyi kazanmalıdır. Sayın Baş'ın dediği gibi, aday açıklanmaması tüm muhtemel adayların yıpranmasına da neden oluyor. Eğer ismi geçen ve talep edilen adaylar dışında bir aday düşünülüyorsa, diğer bir ifadeyle sağ gösterip sol vurmak isteniyorsa, bu da daha önce tecrübe edildiği gibi geri teper, hiçbir netice vermez.

Ayrıca aday açıklanmadığı zaman muhalefet tabanında başlangıçta var olan umutlar da sönüp gitmektedir, bu da tüm adaylara zarar vermektedir.

BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş'ın programda yaptığı en önemli tespitlerden birisi de, "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 20 yıllık iktidarı, en zayıf döneminde. Bu seçimin sonucunu muhalefetin atacağı adımlar belirleyecek" tespitiydi.

BTP lideri şunları söyledi:

* "20 yıldır ülkeye verilen zarar ortada. İnsanların hukuka, adalete, eğitime, gıdaya, sağlığa ulaşımı, hayata yaklaşımı, geleceğe dair umutlarının bitişi ortada… Burada yıpranmış taraf zaten hükümet tarafı."

* "Bence Sayın Cumhurbaşkanı en güçsüz döneminde, 20 yıl içerisinde hiç bu kadar zor bir seçim geçirmemiş olacak. Erdoğan seçim gecesi bir bakıyor yüzde 40 oy almış, muhalefet iyi bir süreç yürütürse bu olur. Muhalefet kötü bir süreç yürütürse bir bakarsınız Erdoğan yüzde 50-51 almış."

* "Mesela 'Türkiye'de başörtüsü meselesi' diye ortaya çıkarsanız, bu güçsüz adaya, bu yıpranmış kişiye can suyu vermiş olursunuz."

* "Başörtüsü meselesini Sayın Kılıçdaroğlu'nun ortaya atması hata, Cumhurbaşkanı adayının şu ana kadar dillendirilmemesi hata, çünkü toplum güvenmek ister. Güven duygusu bir kez yıprandığı zaman bunu bir daha tesis etmek çok zordur."

* "Toplum güvenmeye elverişli, ama bir aday çıkaramıyorsunuz. O zaman ben de şöyle düşünmeye başladım; 2 aday çıkarırız, problem yok! Öyle bir ihtimal görüyorum."

Evet, ekonomik, siyasi, hukuki, toplumsal tüm koşullar, iktidarın yıpranmışlığını ortaya koyuyor. Muhalefet adına buradan bir başarı hikayesi çıkarmak kolay olan; eğer başarılamazsa muhalefet zor olanı yapmış olur. Sayın Baş'ın ifade ettiği gibi, 2023 seçimlerinin kazananını, yıpranmış olan iktidar değil, muhalefetin tavrı ortaya koyacak. Muhalefet, hatalar yapmaz ve yaptığı hatalarda ısrarcı olmazsa iktidar şansını elde edebilir. Ama seçimleri yine mevcut iktidar kazanırsa bu iktidarın başarısı değil, muhalefetin başarısızlığının bir sonucudur.

BTP lideri Baş'ın tespitleri çok çok önemli, muhalefet bloğunun BTP liderine daha fazla fırsat vermesi ve fikirlerinden istifade etmesi gerekiyor.