Biliyor musunuz?
Sevgi mücerrettir yani somuttur; uzanırsanız dokunursunuz, uzanırsa dokunur size.
Sevginin dokunamadığı veya sevgiye dokunamayan yaşamıyordur, ölüdür...
Gerçi ömrümüz, ölü dirilerle diri ölüleri mukayese ile yani kıyaslama ile geçtiği için çoğu kez sevgiye dokunanlar veya sevginin dokundukları da atlarlar sevgiyi!
Sevgiyi sevmeyenler meydana çıkar!
İşte o zaman.
O zaman canlar yanar işte!
O zaman diri ölüler, ölü dirilere saldırıya geçerler ve kıyamete emsal işler olur; dost, dostuna hıyanet eyler, kardeş kardeşine ihanet!
İtimat sarsılır, güven yok olur!
Kalabalıklardaki yalnızlıklar, can yakar Cehennem ateşi gibi...
Yalan kıymet kazanır, yalancı itibar görür!
Haysiyet yaralanır, şahsiyet pespaye edilir!
Yargıç suçludan korkar, polis hırsızdan kaçar!
Huzur katledilir, düzen yok olur!
Sevginin tek hasmı vardır ki o da zararsızdır; küsmektir sevginin tek hasmı ve küsmek dünyanın en cesur işidir!
Biliyor musunuz? Küsmeyi de sadece çocuklar ve çocuk ruhlular becerir!
Seven küser, sevilenden küsülür!
Küsenin ve küsülenin olmadığı yerde, zamanın en teknolojik harikaları kullanılıyor olsa bile gülen yüz bulunmaz!
Gülen gülümseyen yüzlerin olmadığı, kalmadığı yerde medeniyet zirve yapsa neye yarar?
Sevgi mücerrettir, somuttur Beğler!
Yani sevgi, üreyebilir, üretilebilir!
Sevginin tohumu da sevgidir, tarlası da!
Sevgi eken, ancak sevgi biçer, herkese yetecek kadar!
Sevginin bağbanı, gönüldür Beğler!
Gönülün ikametgâhı olarak kalbi gösterseler de, gönülün adresi de sevgidir!
Bu yüzden; "Akıl, kullanılabilecek bir araçtır; insan gönüldür, Gönül..." Sözü, sevgimin sarayıdır, sarayımın sahibi...
Eğer insansa bir insana yapılabilecek en ağır bedduâ; "Sevgisiz, sevensiz kalasın!" olmalı değil midir?
Ve yine eğer insansa, bir insanın geceli-gündüzlü duâsı; "Allah'ım! Bizi sevgisiz bırakma..." olmalı değil midir?
Bu duâ değil midir; sevgi tarlası gönüle sevgi tohumu ekmek?
Fazla emek de gerektirmez biliyor musunuz?
Sevgi bağbanlarının ne llerinde, ne yüreklerinde, ne de duygulanma asla nasır olmaz, yoktur çünkü sevgi üretmek için uğraşıldıkça kalp yumuşar, gönül yumuşar, öfke yumuşar...
Yahu! Eğer ulaştırılırsa zalimi yumuşatır sevgi, zalimi!...
Ne kadar zamanında ekilirse mahsul o kadar zamanında alınacaksa, hadi ertelemeyelim; hemen hepimiz kendi gönlümüze, kendi aklımız ve vicdanımızla sevgi ekmeye başlayalım ki hemen biraz sonra sevgi hasatımızı alıp sevelim, sevilelim..
ÇOCUK OLASIM GELİR
Yeniden doğmak için, boşalıp dolmak için,
Yılanı boğmak için çocuk olasım gelir..
Çağırsam gelsin diye, korkutsam ölsün diye
Sövünce gülsün diye çocuk olasım gelir..
Saklansam görmesinler, demezsem bilmesinler
Ağlasam sevmesinler çocuk olasım gelir..
Hep yanlış saymak için, yavanla doymak için
Küsüp ağlamak için çocuk olasım gelir..
Gönlümce kızmak için, duvarı yazmak için
Yanlışı bozmak için çocuk olasım gelir..
İşim acayip olsun, kızana ayıp olsun
Her gün Regaip olsun çocuk olasım gelir..
Yitirip bulmak için, bilmesem sormak için
Sevmesem kırmak için çocuk olasım gelir..
Tutmayıp düz öğüdü, kırdık fidan söğüdü
Büyüdük dert büyüdü çocuk olasım gelir.
(M. Aslan, Sevdamı Ekiyorum Sevgimi Biçmek İçin, s.28)
Nefretin, kötülüğün, savaşın, kahpeliğin, kalleşliğin, ihanetin, hiyanetin bitmesi bitirilmesi için; huzûrun yokluğu kovabilmesi için ya sevgi ekin gönüllerinize ya da Sevgi Süvarilerine yol açın ki, Türk Milleti hak ettiği, Hakk'ın hakim olduğu günlerine kavuşsun...
Ki o Türk Milletine vatan, bütün dünya olur ve devleti KÂİNAT TÜRK DEVLETİ olur...
"OLAMAZ TÜRK'E BAŞ, TÜRK'ÜM DEMEYEN" Vesselâm... Selâm, sevgi, duâ...
Sevgi mücerrettir yani somuttur; uzanırsanız dokunursunuz, uzanırsa dokunur size.
Sevginin dokunamadığı veya sevgiye dokunamayan yaşamıyordur, ölüdür...
Gerçi ömrümüz, ölü dirilerle diri ölüleri mukayese ile yani kıyaslama ile geçtiği için çoğu kez sevgiye dokunanlar veya sevginin dokundukları da atlarlar sevgiyi!
Sevgiyi sevmeyenler meydana çıkar!
İşte o zaman.
O zaman canlar yanar işte!
O zaman diri ölüler, ölü dirilere saldırıya geçerler ve kıyamete emsal işler olur; dost, dostuna hıyanet eyler, kardeş kardeşine ihanet!
İtimat sarsılır, güven yok olur!
Kalabalıklardaki yalnızlıklar, can yakar Cehennem ateşi gibi...
Yalan kıymet kazanır, yalancı itibar görür!
Haysiyet yaralanır, şahsiyet pespaye edilir!
Yargıç suçludan korkar, polis hırsızdan kaçar!
Huzur katledilir, düzen yok olur!
Sevginin tek hasmı vardır ki o da zararsızdır; küsmektir sevginin tek hasmı ve küsmek dünyanın en cesur işidir!
Biliyor musunuz? Küsmeyi de sadece çocuklar ve çocuk ruhlular becerir!
Seven küser, sevilenden küsülür!
Küsenin ve küsülenin olmadığı yerde, zamanın en teknolojik harikaları kullanılıyor olsa bile gülen yüz bulunmaz!
Gülen gülümseyen yüzlerin olmadığı, kalmadığı yerde medeniyet zirve yapsa neye yarar?
Sevgi mücerrettir, somuttur Beğler!
Yani sevgi, üreyebilir, üretilebilir!
Sevginin tohumu da sevgidir, tarlası da!
Sevgi eken, ancak sevgi biçer, herkese yetecek kadar!
Sevginin bağbanı, gönüldür Beğler!
Gönülün ikametgâhı olarak kalbi gösterseler de, gönülün adresi de sevgidir!
Bu yüzden; "Akıl, kullanılabilecek bir araçtır; insan gönüldür, Gönül..." Sözü, sevgimin sarayıdır, sarayımın sahibi...
Eğer insansa bir insana yapılabilecek en ağır bedduâ; "Sevgisiz, sevensiz kalasın!" olmalı değil midir?
Ve yine eğer insansa, bir insanın geceli-gündüzlü duâsı; "Allah'ım! Bizi sevgisiz bırakma..." olmalı değil midir?
Bu duâ değil midir; sevgi tarlası gönüle sevgi tohumu ekmek?
Fazla emek de gerektirmez biliyor musunuz?
Sevgi bağbanlarının ne llerinde, ne yüreklerinde, ne de duygulanma asla nasır olmaz, yoktur çünkü sevgi üretmek için uğraşıldıkça kalp yumuşar, gönül yumuşar, öfke yumuşar...
Yahu! Eğer ulaştırılırsa zalimi yumuşatır sevgi, zalimi!...
Ne kadar zamanında ekilirse mahsul o kadar zamanında alınacaksa, hadi ertelemeyelim; hemen hepimiz kendi gönlümüze, kendi aklımız ve vicdanımızla sevgi ekmeye başlayalım ki hemen biraz sonra sevgi hasatımızı alıp sevelim, sevilelim..
ÇOCUK OLASIM GELİR
Yeniden doğmak için, boşalıp dolmak için,
Yılanı boğmak için çocuk olasım gelir..
Çağırsam gelsin diye, korkutsam ölsün diye
Sövünce gülsün diye çocuk olasım gelir..
Saklansam görmesinler, demezsem bilmesinler
Ağlasam sevmesinler çocuk olasım gelir..
Hep yanlış saymak için, yavanla doymak için
Küsüp ağlamak için çocuk olasım gelir..
Gönlümce kızmak için, duvarı yazmak için
Yanlışı bozmak için çocuk olasım gelir..
İşim acayip olsun, kızana ayıp olsun
Her gün Regaip olsun çocuk olasım gelir..
Yitirip bulmak için, bilmesem sormak için
Sevmesem kırmak için çocuk olasım gelir..
Tutmayıp düz öğüdü, kırdık fidan söğüdü
Büyüdük dert büyüdü çocuk olasım gelir.
(M. Aslan, Sevdamı Ekiyorum Sevgimi Biçmek İçin, s.28)
Nefretin, kötülüğün, savaşın, kahpeliğin, kalleşliğin, ihanetin, hiyanetin bitmesi bitirilmesi için; huzûrun yokluğu kovabilmesi için ya sevgi ekin gönüllerinize ya da Sevgi Süvarilerine yol açın ki, Türk Milleti hak ettiği, Hakk'ın hakim olduğu günlerine kavuşsun...
Ki o Türk Milletine vatan, bütün dünya olur ve devleti KÂİNAT TÜRK DEVLETİ olur...
"OLAMAZ TÜRK'E BAŞ, TÜRK'ÜM DEMEYEN" Vesselâm... Selâm, sevgi, duâ...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Mustafa Aslan / diğer yazıları
- Atatürk'ün anlatımıyla Çanakkale savaşları / 20.03.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017