Seyir halindekilere

Hatırlarsanız Seyr-i Sulük'la ilgili olarak "Ölümü Tefekkür" isimli bir yazı kaleme almıştık. İnşaallah yazıyı okumuşsunuzdur, çünkü bu yazı o yazının devamı niteliğinde olacak. Seyr-i Süluk eden kişi yani salik diğer saliklerle birlikte hem gerekli, hem zor ve hem de haz veren bir yolculuğa başlamıştır. Hani, hemen hepimizin bildiği bir hadis-i şerif var; "Ölmeden önce ölünüz, hesaba çekilmeden önce nefsinizi hesaba çekiniz." İşte seyir halinde olanlar bu söz ile haşır neşir olur ve bu sözün etkisinden olacak bazı zamanlar uykularını feda edip hüzünlü geceler de geçirebilirler. Yolculuğuna devam eden salik sanki Nasr suresinin 3. ayeti ile emrolunduğunu hisseder; "Rabb'ini hamd ile tesbih et ve O'ndan bağışlanmanı dile. Çünkü O, tevbeleri çokça kabul edicidir."Hamd eder, tevbe eder belki yine hatalara düşer. Fakat her zaman kalbinde onu doğruya yöneltmek isteyen bir ses duyar. Bu ses salikin zikrinin bir karşılığı olarak kalbinde yerleşen "vaiz"in sesidir. Bu sesi ne kadar güçlü duyabilirse yoluna o kadar sadık kalır.Salikler bu zor yolculukta birbirlerine yardım etmeli, birbirlerinin hallerini sorup paylaşmalı ve hakkı ve sabrı tavsiye etmelidirler. Saliklerin birbirlerine olan muhabbeti, Allah'a (cc) olan muhabbetleri ile doğru orantılıdır. En çok zikreden salik diğer salikler arasında yakınlaştırıcı, barıştırıcı, karşılıklı sevgiyi artırıcı bir rol de oynar.Salikler bazen sohbetleri ile geceleri ihya ederler, bu sırada ister istemez birbirlerinin hallerini tahlil ederler. Zaten tasavvuf ilminde sohbetin özel bir yeri vardır. Hani Prof. Dr. Haydar Baş Bey "insan gönüldür, gönül" demişti hatırlarsanız, gönülün gönül olabilmesi için sohbet etmesi, sohbet dinlemesi gerekir. Gönül kapıları sohbetin başındaki besmele, hamd, salat-ü selam ile açılır ve işte Seyr-i Süluk'un en tatlı, en huzur verici, en öğretici kısmı başlar. Bazı zamanlar salik sohbeti dinlerken sohbet onu içine alır, uzaklarda bir yerlere götürür ve sanki kendisi ile başbaşa kalır, gönül dünyasını tanır ve kimseler fark etmeden gönülden tevbeler eder, güzel duygulara, güzel davranışlara niyetlenir, kendine sözler verir.Salik'in salihlerden olabilmesi için sabırlı olması gerekir, ancak Allah (cc) kuluna yardım eder.