Sosyal medyadan kimler korkar

Bilgi çağına erişmeden önce dijital çağın bu kadar ilerlemediği zamanlarda herkesin yaptığı yanına kâr kalıyordu.

İktidar sahipleri para gücüyle yanına birkaç büyük medya kuruluşunu alırdı. Toplum mühendislerinin oluşturduğu projeleriyle düzenlenen algı yönetimi ile adeta millet hipnoz edilirdi.

Bilgi çağı internet sosyal medya öyle bir hal aldı kimse sınır tanımıyor. Bilgi kirliliği alabildiğine fazlalaştı. "Kontrolsüz güç güç değildir" prensibine göre gerçekten de zararı faydasından çok olan bir mecraya dönüştü.

Haksızlık adaletsizlik yalan haber diz boyu bunu baştan kabul edelim. Çünkü bu durumdan vatandaş olarak herkes etkileniyor.

MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli de bu durumdan rahatsız olmuş ki basına verdiği demeçte "Sosyal medyanın kökü kazınmalı. Hem aile yapımız hem toplumsal barışımız hem de dayanışmamız ve yeni neslimizin sağlıklı yetişmesi açısından dikkatli olunması gerekiyor. Bana kalsa yarım saatin içinde sosyal medyanın hepsini kapatırım." İfadelerine yer verdi.

Kimse kusura bakmasın ama sosyal medyanın bu hale gelmesi kayıtsız şartsız desteklediğiniz AKP iktidarı ve Erdoğan sayesinde bu hale gelmiştir. Bu birinci tespitimiz.

Gelelim ikinci tespitimize: Sosyal medya asıl size zarar vermekte aile falan bahanedir. Çünkü yaptığınız eski konuşmalar, Cumhurbaşkanımız Sayın Tayyip Erdoğan'a olmaz türlü hakaretleriniz, teröristlere yaklaşanlara demlendi deyip söylemedik söz koymadığınız, ülkücü hareketin rotasını değiştirdiğinizin arşivlerde sahne sahne yayınlanması sizi çok rahatsız ediyor. Tabanınıza haber anlatamıyorsunuz. Haklısınız onun için tek çare sosyal medyanın kökünün kazınmasıdır.

Maalesef atalarımızın dediği gibi "Geçti Bor'un Pazar'ı, sürün eşeğinizi Niğde'ye" derler adama.

"Adil olun, adaletli davranın, doğru olun doğru davranın, bir gören bir duyan olur, ağzınızdan çıkanı kulağınız duysun" dedik durduk ama sözümüz fayda etmedi. Yeni Mesaj'daki 15.12.2021 tarihli Sosyal medya tehdit mi? Yazımızla bam telinize dokunalım müsaadenizle:

Sosyal medya tehdit mi?

İktidar sahipleri engel olamadıkları, saflarına ve yandaşlığına çekemedikleri herkesi ötekileştirmeyi alışkanlık haline getirmeye devam ediyor. 

Şimdi de sıra sosyal medyayı ötekileştirmek. Ama dünyada engel olunamayacak tek şey sosyal medyanın gücüdür. Bunu kendileri de gayet iyi bilmektedirler. Ama yaratılan korku imparatorluğu sayesinde, "kaç kişiye daha korku salarsak o kârdır" zannıyla hareket ediyorlar galiba. 

Sayın Cumhurbaşkanımız şimdi de sosyal medyayı hedefine aldı. Bu fikrine bir cuma hutbesiyle diyanet de katılabilir. Danışmanlar sosyal medyaya bazı engeller getirmek ya da kötülemek için nas arayışlarına başlamıştır. 

Sayın Cumhurbaşkanımız özetle: "Sosyal medya mecralarının yaygınlaşmasıyla birlikte yalanın, üretilmiş haberlerin, dezenformasyonun hızla yayıldığını görüyoruz. Etkili bir denetim mekanizmasının olmadığı bu mecralardan yayılan bu tarz haberler sebebiyle milyonlarca insanın hayatı kararmaktadır. İlk ortaya çıktığında özgürlüğün sembolü olarak nitelenen sosyal medya, günümüz demokrasisi için ana tehdit kaynaklarından birine dönüşmüştür. Yükselen dijital faşizm ve yalan haber furyası karşısında bizim gibi dünyanın gelişmiş demokrasileri de teyakkuz halindedir. Gelinen aşamada dezenformasyon sadece bir milli güvenlik meselesi olmanın ötesine geçerek, küresel bir güvenlik sorunu halini almıştır. Kamuoyunu doğrudan bilgilendirmek, dezenformasyon ve propaganda ile hakikat dairesinde mücadele etmek bu bakımdan önem arz ediyor" dediler. 

Cumhurbaşkanımız bir yere kadar haksız değil, evet sosyal medya toplumda çok canlar yaktı ve yakmaya devam edecek. 

Ancak insanların doğru habere ulaşmak için sosyal medyadan başka yolu da kalmadı. Ülkeyi baştanbaşa yandaş kanallarla donattınız, toplumu istediğiniz gibi algı ile yönetiyorsunuz. Vatandaş doğru haber alma hakkını, birkaç kanal dışında maalesef kaybetti. 

Gençlik eski gençlik değil, dünya onun avcunun içindedir. İnsanlar istedikleri bilgiye engelsiz olarak istediği zaman sosyal medya vasıtasıyla ulaşabiliyor.  Eskiden aldatmak, yanlış yönlendirmek, arşivleri saklamak daha kolay oluyordu. Ama o dönem kapandı.

Geçmişte söylenenleri şimdiki söylenenlerle karşılaştırmak sosyal medyada çok kolay hale geldi. Bu sebeple sosyal medya iktidar sahiplerinin hiç de işine gelmez. Çünkü arşivler meydana çıkınca işler bayağı zorlaşıyor... 

Sosyal medyayı Alâeddin'in sihirli lambasındaki Cin'e benzetiyorum. Lambadan çıkan Cin'i geri sokmak zor görünüyor. Sosyal medyayı tehdit olarak görmek yerine, herkes "biri bizi gözlüyor" mantığıyla adımlarını daha sağlam atması daha doğrudur. Hem soğan yemeyenlerin ağzı kokmaz…