Ey şehid oğlu şehid!Ey; "Korkma sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak" hitabının muhatabı!Ey; "Bastığın yerleri toprak diyerek geçme tanı/Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı" şeklindeki tenbihi kulağına küpe yapan duyarlı delikanlı! "Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır/Toprak,eğer uğrunda ölen varsa vatandır" ölçüsünü kendisine şiar edinmiş ve "Bir gül bahçesine girercesine" vatan için canını, kanını sebil etmiş fedakar ecdadın torunları ey!Dedenizden aldığınız miraslara yeterince ve gereğince sahip çıkamadınız. Dedeniz, delikanlıydı, mertti, yürekliydi, vefakardı, fedakardı, cefakardı, vatanperverdi. "Vatan sevgisi imandandır" ölçüsüne sıkı sıkıya bağlıydı.Dedeniz; "Yumuşak başlı isem kim demiş uysal koyunum/Kesilir belki fakat çekmeye gelmez boynum" ölçüsünden hareketle yetimi-yoksulu, zayıfı-mazlumu daima görür, gözetir ve himaye ederdi ama zalimlerin, zorbaların da korkulu rüyasıydı. Elinin-kolunun uzandığı yerlerde, hırsızlar-arsızlar, soysuzlar ve edepsizler barınamazdı. Hele hele vatana kem gözle bakanlar, vatan toprakları hakkında kötü düşünenler anında ağızlarının paylarını alırlardı. Onlar, kendilerinden binlerce kilometre uzaklarda da olsa bir zulüm cereyan ediyorsa asla kayıtsız kalmazlar ne gerekiyorsa yaparlardı.Onlar, yüzyılların tecrübelerini çok veciz ifadeler haline getirip miras bıraktılar ki, hayat mücadelesinde işaret taşları olsun, vatan müdafaasında kulağınıza küpe olsun. "Su uyur düşman uyumaz" dediler." "Gafleti çok olanın devleti yok olur" dediler. "Ayıdan post gavurdan dost olmaz" dediler. "Hazır ol cenge, eğer ister isen sulhu-salah" dediler. Hatta onları toprağın altından duyabilenlere önemli mesajlar gönderdiler:
Şehit mezarından geçtiğim yerdeGelen bir inilti tan tan diyorduTarihe gömülmüş hangi seferde?Vatan için kurban kurban diyordu
Sürmüş düşmanları yurdundan atmışKanını yoğurmuş toprağa katmışKahraman ölür mü uykuya yatmışVar mı evladıma çatan diyordu
Kan ile dolmuştu karlı çizmesiÖnünde bir yığın düşman kellesiEli yarasında,kısıkça sesiKulak verdim,"vatan vatan" diyordu
Bir aslan heybeti mezar taşındaSilahı çantası yanıbaşındaKahraman Türklerin her savaşındaŞehit abidesi yatan diyordu
Mevlüt der Türk genci emanetin alŞerefli al bayrak; ak yüzlü hilalAziz cumhuriyet, şanlı istiklalEmanet bıraktı Ata'n diyordu.
Yaşayan ünlü halk şairlerimizden Mevlüt İhsani'ye ait olan bu şiir, vatan deyince beraber hatırlanan Mehmetçiğin bütün cephelerdeki kahramanlığını, hassasiyetini anlatmakla birlikte, özellikle Allahuekber Dağlarında yatan şehitleri anlatmaktadır. BTP lideri sayın Haydar Baş Bey'in dedesinin de aralarında bulunduğu Sarıkamış şehitlerinin yattığı o dağlarda gezerken bizzat yaşayarak yazmıştır bu dörtlükleri şairimiz. Kendisi de o bölgenin çocuğudur.Evet, kanı karlı çizmesini doldurmuş, bir eli de hala kanayan yarasında olduğu halde, kısıkça sesi ile duyabilenlere neler fısıldamış?Dedenizin, size daha iyi bir istikbal ve asla vazgeçilmeyecek bir istiklal bırakabilmek için gösterdiği gayretin, fedakarlığın sanki zerresi bile kalmamış.Cennet vatanımızın ezeli düşmanlarının sermayeleri ile kurulan gazeteleri desteklediniz, dernekleri, vakıfları desteklediniz. Vatan kavramı ile alay ettiler sustunuz, desteğinizi çekmediniz. Şanlı bayrağımızla dalga geçtiler sustunuz. Şehitli, gazilik gibi İslami kavramlara düşman cepheden ortaklar bularak sulandırdılar, sustunuz. Vatan topraklarının yabancılara satışı için yasalar çıktı sustunuz. Satışlar başladı, ecnebiler emlakçıların önünde kuyruğa girdi sustunuz. Bazı illerimizde, kasabalarımızda yabancılar topluma açık işletmeler açtı ve kapısına da "Türkler giremez" levhasını astı sustunuz. Bu susmalar, bu vurdumduymazlık, bu boşvermişlik nereye geldi dayandı? Bizim ülkemizde, bizim salonlarımızda, vatanımızın altını oymaya, milletimizi ayrıştırmaya yönelik toplantılar düzenleniyor ve "önce vatan" hassasiyeti olanların içeri alınmaması için emniyete müracaat ediliyor.Ünlü Soros'un dolarları ile ifsat çalışmalarını sürdüren vakıflar, Hocaefendinin mahcup yazarının eğitim editörlüğünü yaptığı vakıflar şimdi toplumu ayrıştırma faaliyetlerini hızlandırmış bulunuyorlar.Tam da "hizmetin" hezimete dönüştüğü gelişmeler yaşanıyor.Evet, sustunuz ve sıra size geldi; "önce vatan" diyenlerin giremeyeceği toplantılar yoğunlaşmış bulunuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Emekli ağlar yıkılır dağlar / 29.03.2024
- Dipsiz kuyunun kazıcıları hayret içinde / 28.03.2024
- Ne olursa ‘yeter artık’ diyeceksiniz? / 27.03.2024
- Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar / 26.03.2024
- Bende her yaradan var / 24.03.2024
- Ramazan’ın ortasında faizin tam ortasına… / 23.03.2024
- 'Yusuf’u kurt yedi' yalanı devam ediyor / 22.03.2024
- Kaç Yusuf kuyulara atılıyor? Kaç Yusuf pazarlarda satılıyor? / 21.03.2024
- Hayatı pürdikkat yaşamanın mevsimidir Ramazan / 20.03.2024
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024
- Dipsiz kuyunun kazıcıları hayret içinde / 28.03.2024
- Ne olursa ‘yeter artık’ diyeceksiniz? / 27.03.2024
- Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar / 26.03.2024
- Bende her yaradan var / 24.03.2024
- Ramazan’ın ortasında faizin tam ortasına… / 23.03.2024
- 'Yusuf’u kurt yedi' yalanı devam ediyor / 22.03.2024
- Kaç Yusuf kuyulara atılıyor? Kaç Yusuf pazarlarda satılıyor? / 21.03.2024
- Hayatı pürdikkat yaşamanın mevsimidir Ramazan / 20.03.2024
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024