Ukrayna savaşı başladığından beri tarımın ne kadar stratejik bir sektör olduğu, yıllardır ısrarla anlamak istemeyenlerin kafasına dahi dank etmiş durumda.
Hatta tarıma ve çiftçiye 20 yıldır üvey muamelesi yapan Ak Parti hükümetinin çiçeği burnunda yeni Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci de tarımın bu öneminin altını çizdi.
Bu hafta açıklamalarda bulunan Kirişci, tarımın vazgeçilmez ve stratejik bir sektör olduğunun altını çizerek, "Tarımın temel misyonu bulunurluğu sağlamaktır. Ancak bu bulunurluk kendi üretimimizle olmalıdır. Bulunurluğu bedelini ödeyerek dışardan ithal yoluyla da gerçekleştirebilirsiniz. Ama bunun sürdürülebilir bir şey olmadığını, son yaşadıklarımız bir kez daha bize gösterdi" demişti.
Aynı hükümetin önceki bakanları farklı iş görürken yeni Bakan Kirişci, doğru şeyler ifade ediyor. Umarız bunlar lafta kalmaz. Ancak kağıt üstünde güzel şeyler yazmak, konuşurken doğru şeyleri dile getirmenin yeterli olmadığını görmek için sadece Ak Partili yıllara bakmamız yeter de artar bile.
'Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz' diye boşuna söylememiş atalarımız.
Şimdi Sayın Kirişci için dediklerini yapma zamanı…
Türkiye'de tarımın önemini kavramakta yalnızca Ak Parti iktidarları sınıfta kalmamış, ondan önceki iktidarlar da tarıma gereken önemi vermemiş.
Bizde hükümetler tarıma karşı bu duyarsızlığı gösterirken diğer ülkeler tarıma destekleri artırmışlar.
Bunun etkisini tarım ürünlerin yıl yıl üretim artışlarına baktığımızda çok net görebiliyoruz.
Çin, 1990 yılında 98 milyon ton buğday üretilirken 2020 yılında buğday üretim miktarı 134 milyon tona ulaşmış. Yani Çin 30 yılda buğday üretimini 34 milyon ton artırmış.
Bir başka ülke Hindistan, 1990'da 50 milyon ton buğday üretirken, 2020'de üretimini 108 milyon tona çıkarmış. 30 yıldaki artış 68 milyon ton.
Rusya, 2000 yılında 34 milyon ton buğday üretirken 2020'de bunu 86 milyon tona yükseltmiş. Artış 20 yılda 52 milyon ton.
Pakistan bile 1990'da 14 milyon ton buğday üretirken 2020'de bunu 25 milyon tona çıkarmış.
Şimdi savaş yaşayan Ukrayna, 2000 yılında 10 milyon ton buğday üretirken, 20 yılda bunu 15 milyon ton artırarak, 2020'de 25 milyon tona çıkarmış.
Bir de Almanya'dan örnek verelim.
1990'da 15 milyon ton buğday üreten Almanya, 2020'de bu üretimini 22 milyon tona çıkarmış.
Türkiye ne yapmış?
1990'da 20 milyon ton buğday üreten ülkemiz, bu üretimi 2000'de 21 milyon tona çıkmış. 2010 yılında 19.6 milyon tona gerileyen Türkiye'nin buğday üretimi 2020 yılında 20.5 milyon ton seviyesinde kalmış.
1990'da 54 milyon olan Türkiye nüfusu, 30 yılda 30 milyon artarak 2020'de 84 milyona çıktığı halde buğday üretimimiz yerinde saymış.
Merak ediyorum, Tarım ve Orman Bakanlığı diye bir bakanlık olmasa, bu bakanlığa o kadar bütçe ayırmasak, Türkiye tarımı için bu daha iyi mi olurdu yoksa daha kötü mü?
Sizin ne düşündüğünüzü bilemem ama bana göre bugünkü durumdan daha kötü olmazdı.
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Oylar AKP’ye zoraki gitmiş! / 12.08.2023
- Ya o rüzgâr hiç esmezse… / 11.08.2023